Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Muharrem Kenger

Muharrem Kenger
@MuharremKenger
Sana düşman, bana düşman, düşünen insana düşman, Vatan ki bu insanların evidir. Sevgilim, onlar vatana düşman.
Lisans
Kahramanmaraş
340 kütüphaneci puanı
1132 okur puanı
Ocak 2018 tarihinde katıldı
Muharrem Kenger bir yorumu yanıtladı.
36 syf.
10/10 puan verdi
Ah İstanbul. Tarihin en kıymetli şehrisin belki ama kim bilir kaç kez insanoğlunun tecavüzüne uğradın. Seni her devirde öldürüp öldürüp tekrar yarattılar deyim yerindeyse... Ölümün tarih oldu, yeniden doğuşun medeniyet oldu. Sevgili
Ferhan Şensoy
Ferhan Şensoy
bu gerçeği tüm çıplaklığı ile ortaya koymuştur bu eserde. Özellikle Mimar Sinan ve Fatih rolleri ile karşımıza çıkan iki büyük ustanın verdiği mesajlar harikadır. Çok güzel bir eser.
İstanbul'u Satıyorum
İstanbul'u SatıyorumFerhan Şensoy · Ortaoyuncular Yayınları · 19881 okunma
Emre Gündaş okurunun profil resmi
Emeğinize sağlık Ferhan Şensoy inanılmaz eğlenceli ve nüktedan bir insandı vefat etmeden önce görme fırsatı bulduk Allah gani gani rahmet eylesin 🤲🏻🌟 Mekanı cennet olsun
Muharrem  Kenger okurunun profil resmi
Teşekkür ederim. Ne mutlu size böyle bir üstadı yakından görmüşsünüz 🎭
1 sonraki yanıtı göster
Reklam
Muharrem Kenger yorumladı.
Tanrım, değiştirebileceğim şeyleri değiştirmeye cesaret ver, değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etme huzuru ve birini diğerinden ayırt etme bilgeliği ver.
Muharrem  Kenger okurunun profil resmi
"Allah'ım gönlümde olanı hakkımda hayırlı eyle, Hakkımda hayırlı olanları da gönlüme razı eyle.." Hz. Ali
Muharrem Kenger yorumladı.
Ah, çoğu hayvanın yaptığı gibi olabilirdi her şey. Yılda bir kez üreme için gerekli olan vücut salgılarını değiştokuş et, işte bu kadar. Yaşamımız nasıl huzurla dolardı. Çatışma yok, gam yok, konuşacak konu yok, aşk filmi yok, ucuz romantizm yok, şarkı yok, çıplak fotoğ­ raflar yok, pornografi yok, politik skandal yok, komşu kavgası yok, cinsel istismar yok, silikon yok, Viagra yok. Sigmund Freud övmek yok. Fallosantrizm yok. Bu kitap da yok.
Muharrem  Kenger okurunun profil resmi
Sanki hayatımızdaki tüm çatışmanın, proplemin kaynağı cinsellik gibi yorumlamış 🤔
e. okurunun profil resmi
Alıntının devamını eklemediğim için öyle algılanıyor fakat yazar devamında şunları ekliyor: “Tekdüze bir hal alırdı ya­şam; eğlenceli olması gerektiğini kim diyor ki zaten? Biz daha iyi bilecek değiliz. Yine de göreceğimiz üzere: Erotizmin neden olduğu stresin evrim tarafından planlanmış ve gereği gibi topluma ve kültü­re yayılmış olduğu gerçeği, bize ihtimal dahilindeki tüm pratikler­den müteşekkil bir çeşitlilik bahşetmiştir. Yaşam tam da budur işte.”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Muharrem Kenger bir yorumu yanıtladı.
28 Şubat'ta yani katliamdan üç hafta sonra İlice'den dö­nen Yarbay Griasnoff bana şunları anlatmıştır: Köye giden yollarda uzuvları hurdahaş olmuş cesetlere rastlamıştır; yol­dan geçen her Ermeni bir de küfür savurarak bunlara tükür­mekte imiş. Caminin 10-15 saşen ( 10 metre = 4.69 saşen) büyüklü­ğündeki avlusu takriben bir buçuk metre yüksekliğinde ceset­le örtülü idi. Bunlar arasında her yaşta kadın, erkek çocuk ve ihtiyar bulunuyordu. Kadınların vücutlarında ırza geçme ala­metleri gözüküyordu; kadın ve genç kızların tenasül aletleri­ ne fişekler sokulmuştu. Yarbay Griasnoff, Ermeni kıtalarında telefoncu olarak çalışan birkaç genç Ermeni kızını caminin av­lusuna çağırarak, vatandaşlarının yaptığı vahşeti göstermiş ve kapalı bir tekdir mahiyetinde olmak üzere bununla iftihar ede­bileceklerini söylemiştir. Fakat bu manzara karşısında dehşet içinde kalacakları yerde sevinçten güldüklerini görünce, Gri­asnoff'u nefretle karışık bir hayret kaplamıştır. Heyecana ka­pılarak onlara küfretmiş ve Ermenilerin kadınları da dahil, en alçak ve barbar bir millet olduğunu söylemiştir; bizzat bir subayın bile saçlarını dimdik yapan böyle bir manzara karşı­sında tahsil ve terbiye görmüş genç kızların sevinçten çılgın bir hale gelmelerinin bunların ırsi vahşetlerine inkar edilemez bir delil olduğunu ilave etmiştir.
1 önceki yanıtı göster
Muharrem  Kenger okurunun profil resmi
Yani ne diyeyim. İnancımız da olmasa kederden ölürdük herhalde. Yada gider aynısını biz yapardık. Ama ben yine de bir çocuğa, masum! bir kadına dokunmazdım.
Muharrem Kenger yorumladı.
Almanların garp cephesindeki ilk muvaffakiyetleri ve daha sonra Hindenburg'un Ma­zur gölleri civarındaki zaferleri, Çanakkale'nin gerek karadan ve gerek denizden müdafaası, Kut-tül-amare muzafferiyeti harbi çok popüler yapmıştı. Harbe girme kararı aleyhinde rey vermiş olanlar, Almanların nihai zaferinden şüphe ettikleri için, aleyhte bulunmuşlardı. Yoksa, bütün Osmanlılar Türki­ye'nin,yenilmeyen bir Almanya ve Avusturya birliğinde mev­cudiyet ve istiklalini muhafaza edeceğine kaniydiler. Bu ha­kikat, Rus ihtilalinden sonra da açık olarak görünüyordu. Bütün mülahazalar Almanya'nın mağlup olmayacağı ihtimali­ne göre yürütülmüştü. Fakat Almanya'nın mutlak galibiyeti­ne inanılmıyordu. Hiç kimse harbe girildiğinden dolayı piş­manlık hissetmiyordu. Padişah, veliaht (Vahdettin), Ayan ve Mebusan Meclisleri, subaylar, halk ve memurlar memleketin kurtarılmış olduğuna kaniydiler. Fakat harbin dört sene süre­ceğine ihtimal verilmemişti. Harbin birinci ve ikinci senele­rinde halk bütün yük ve külfetleri memnuniyetle taşıdı, ma­lını ve canını severek verdi. Hiçbir yerden bir şikayet işitilme­di. Subaylar ve sivil memurlar şereflerini muhafaza ettiler.
Muharrem  Kenger okurunun profil resmi
Atatürk sanırım bu harbin ilanını duyunca "Enverden de bu beklenirdi" gibi bir cümle sarf ediyor ve savaşa girmemizi doğru bulmuyordu.
202 öğeden 1 ile 5 arasındakiler gösteriliyor.