1930'larda Nazi Almanya'sı Yahudi cemaatini güçlendirerek , Filistin'e gönderme politikası takip ederken, Britanya buna kısıtlama getirdi. Ne var ki Arap liderler, Yahudileri Filistin'den uzak tutan İngilizleri değil Almanları desteklediler.
Yine bir başka tuhaflık, 1948'de İsrail kurulduğunda ABD buna soğuk yakalamıştı. BM'de çoğunluk sağlayan Rusya İsrail'in tanınmasını sağladı, Moskova Çekler üzerinden İsrail'e silah tedarik ediyordu. ABD ise İsrail'i tanımadı de facto ilan etti ve silah ambargosu koydu. Buna rağmen Araplar Rusları destekledi.
Uzun zamandır okumayı planladığım Orhan Pamuk'un belki de en son okumam gereken kitabıydı. Film tadında romanları her zaman vakit kaybı gördüğüm için bu modern roman denemesinin klasik romanlardan farklı bir mekan ve olay kurgusu olduğunu düşünüyorum. Kitabı okurken bir apartman dairesinden çıkıp kendinizi İstanbul'un esrarengiz sokaklarında buluyorsunuz. Belki bir aşk veya bir cinayet hikayesi mi diye düşünürken birbirinden bağımsız gibi görünen farklı konuların içinde buluyorsunuz kendinizi. Yazarın kalın bir kitap yazma arzusuyla, sanki çok derinmiş ve ana konuyla ilgiliymiş gibi görünen bölümler bazen can sıkıyor. Bazı cümleler sanki yabancı birisinin Türkçe konuşmaya çalıştığı hissini uyandırıyor. İlk okuyuşta hayır burada derin bir düşünce var, bu cümle, bu paragraf basit bir anlam taşımıyor burada gözden kaçan birşeyler var tekrar okumalıyım deyip ardından tekrar tekrar okuyup sonunda evet pek ehemmiyetli olmayan basit bir cümleymis dediğiniz yüzlerce örnek var.
Belki de Kara Kitap üzerine yazılmış inceleme makalelerini okumalı. Her bölümünde farklı bir kelime tekrar tekrar karşınıza çıkıyor, anlamlı mı bilinmez. Ancak kitabın sonuna kadar bir sırrı keşfetme arzusu ile sabırla okumaya devam edip sonunda hayal kırıklığı yaşayabilirsiniz....
Kara KitapOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20228,8bin okunma