Her sabah uyandığımda yaşadığım sokakta, mahallede, şehirde bir sürü yenilik görüyordum.
Bostanlar, yangın yerleri dere yatakları hatta kurtların indiği boş vadiler küçük evlerle doluyordu.
Gerçi ağaçlar azalıyordu ama briketten yığma taşla ve tenekeyle bile yapılan bu zavallı küçük
kulübeleri ve çamur içindeki sahiplerini gördükçe yüreğim bir daha birleşmeyecek şekilde parçalanıyordu...