Neval

Neval
@Nevalll
Kafamdaki sahnenin yönetmeni
Yapıcı tartışma, sizin için önemli olan bir kişiye karşı duyduğumuz kızma, kırılma, rahatsız olma gibi duygularınızı, onunla paylaşarak birbirinizi daha iyi anlama, birbirinizi daha gerçekçi biçimde tanıma amacıyla kullanılır. Birbirlerine karşı duydukları kızgınlığı, kırgınlığı ve rahatsızlığı belirtmeyen kimseler, genellikle iki nedenden ötürü bunu yapamazlar: 1. Kaybetme korkusu: Kişi kırgınlık, kızgınlık gibi olumsuz duygularını karşısındakine belirttiği zaman, kendisi için onemli olan bu kimseyi kaybedeceğinden korkar. Bu korkunun altında yakin iliskide olan insanlarda bu duygular olmaz hicbir zaman. Bu duygularin varlığı, ilişkinin sonu demek olduğundan, şu veya bu nedenlerle gelişse bile karşıdakine gösterilmemelidir. 2. Kötü insan olma korkusu: Iyi ve olgun insan kızmaz ve kırılmaz. Kizan ve kirilan insna kötü ve zayıf insandır. Bu duygularin bir yana itilmesine, bastırılmasına, inkar edilmesine yol açar. Oysa olumsuz duygular da olumlu duygular gibi yaşamın ayrılmaz bir parçasıdır. Yaşamlarının gercek bir parcasini birbirinden saklayan, birbirleriyle bu yanlarını paylaşmayan iki insan yakın bir ilişki kuramaz. Bu nedenle, olumsuz duyguları yapıcı bir tartışma içinde paylaşabilmek, yakın ilişkinin doğması için gereklidir.
Reklam
Birbirlerine kızgınlıklarını, kırgınlıklarını söylemeyen çiftler kibar değil fakat sahte çiftti. Zamanla biz, yıkıcı ve yapıcı tartışmaları birbirinden ayırt etmeye başladık ve kızgınlığın öyle denetlenemeyen, bir sel gibi her şeyi silip süpüren bir şey olmadığıni öğrendik.
3 tip evlilik var. Kartondan yapilmis evlere benzeyen evlilikler, oyun oynayan evlilikler ve gerçekten birbirlerine yakın olan çiftler. Karton evler büyük grubu oluşturuyor daha çok evliliğin kurumsal ve dış görünüşüyle ilgilenip yetiniyorlardi. Insan insana bir yakınlık doğmaz ciftler arasında. Başkası ne der? Kaygısına ve sosyal prestiji kaybetmeme isteğine dayanıyordu. Oyun oynayan evlilikler ise sayisi az ve birbirlerine daha yakın çiftlerden oluşmaktaydı. Temelde toplumsal tore ve gelenekleriyle evlilik oyununa kendilerini kaptirmislardi. Ekonomik avantajlari yitirme, bosanma vs değişimden korkma nedenleri vardı çiftlerin. Çiftler birbirini koruyor fakat evliliğin insan yasamina mutluluk getirmedigine kanaat getiriyorlardi ama evliliği bekar kalmaya, yalnız olmaya yeğliyorlardi. Gerçekten birbirini seven çiftler ise birbirlerine yakın ilişki kurmuslardi. Aralarında surekli tartıştıkları ancak birbirleriyle çatışmalarının, tartışmalarının çok doğal olduğunu kabul eden çiftler, her konuda tartisiriz bundan dogal ne var diğer çiftler, kizginliklarini depolamadan tartışarak birbirlerine belirtmelerini evliliğin doğal bir parçası olarak kabul etmeleri, onları diğerlerinden ayırt eden en belirgin özellikti.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Insanlar aralarında çıkan duygusal sürtüşmeleri birbirlerini daha iyi anlayabilmek için bir araç olarak kullanıp dostluklarını pekistirebilirler.
Yakın ilişkilerin, dostlukların doğabilmesi için kişilerin iç benlikleriyle kendilerini ortaya koyabilmeleri gerekir.
Reklam
Reklam
308 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.