Sabitlenmiş gönderi
O yüreğinde sadece aşkı hissedecekti.Ona ne anlatılırsa anlatılsın sadece aşkı hissedecekti ve hep o aşkla yaşayacaktı ömrünü.O aşk;kızgınlık ve nefret duymasına, intikam duygularının bilenmesine mâni olacaktı.O aşk;onu sersefil ve perişan ettiği gibi, saadetten çılgın ve mutluluktan sarhoş da edecekti.
200 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Okur Takip Önerileri
"Sözler yaralara merhem, yaralar sözlere davetkârdı. Canlar susmuştu. Susmuş her can emanete verilmiş bir ömürdü beyaz kedinin feryatlarında."
"Onu öldüreceğim. Çoktan başladım bile. Öldürmek derken öyle Buck Jones'un tabancasını alıp dan diye öldürmeyi kastetmiyorum. Öyle değil. Kastettiğim onu kalbimde öldürmek. İyiliğini istemeden vazgeçmek."
Bu memlekette, hemen her meselede bir görmezden gelme, yok sayma alışkanlığı vardı.Farklı düşünmek, çoğu zaman düşman kabul edilmenin nedeni olurdu.
"Ne denir bilirsin: Denizler ötesine giden kişi yalnızca iklimi değiştirmiş olur, aklını değil..."
Ona bakarken Mevlânâ'nın dizeleri gelmişti aklıma:'Bu aşka ilahi diyemem korkarım/İnsani diyemem utanırım.'
"Aşk denen şey bazen yürür,bazen uçar;bazen koşar biriyle birlikte; bir başkasıyla ölümcül yürüyüşe çıkar; üçüncüyü buzdan heykele çevirir; dördüncüyü atar alevlerin içine.Birini yaralar;öldürür ötekini.Aynı anda çakıp sönen bir şimşeğe benzer.Geceleyin saklar şafakta zapt edilecek olan kaleyi.Çünkü dayanacak güç yoktur karşısında."
Sahipsiz kelimeler gibiyim.Hangi cümleye sığınacağını bilmeden kendini alfabesinin uçurumdan atan.!
Sayfa 179Kitabı okudu
Susmak göğündeki göç eden kırlangıçlarla birlikte bilmediğin bir ülkeye kanat çırpmak değil mi?
Sayfa 177Kitabı okudu