İnsan doğduğu andan itibaren, aklı erene kadar yalan söylemeyi bilmez. Yalan söyleme duygusu sonradan kazanılır. Yani bir noktada insan beyni doğruları söylemek üzere yaratılmıştır. Yalanı bizler sokuşturmaya çalışırız.
"Görmek için gözleri, duymak için kulakları olan kişi bilmelidir ki, hiçbir ölümlü sır saklayamaz,. Eğer dili susarsa parmak uçlarıyla konuşur, ihanet her gözeneğinden sızar..." Freud
Kalp öyle hassas öyle savunmasız ki hiç bir şey saklayamazsın ve olacak olaylardan hiçbir şekilde kaçamazsın. Her şeyi bir şekilde belli edersin öyle ya da böyle kendini ele verirsin. Mesela hüzünlensen de, mutlu olsan da, heyecanlansan da, gözlerinden okunur duyguların. Boşuna dememişler kalbin aynasıdır diye. Bu yüzden kimseyi takmadan kimseye aldırmadan ne hissediyorsak o an yaşamalıyız duygularımızı. Eğer ertelersek yaşamak istediklerimizi hayata bir sıfır yenik başlamış oluruz ve tüm güzellikleri kaçırırız.