Kur'an'da iman kavramı neredeyse tek başına hiç anılmaz. "İman eden ve salihatı yapanlar" şeklinde birlikte anılmaktadır. Bu da salihatı yapmadan yalnızca iman etmenin bir değerinin olmadığını açıkça göstermektedir. Amel olmadan yalnızca iman etmekle kimse cennete gidemez:
"İman edip, salihatı yapanlar Cennet ehlidirler. Ve onlar orada kalıcıdırlar." (2:82)
"İman eden ve salihatı yapan kimseleri Rabbleri rahmeti ile kuşatacaktır. İşte bu, büyük kurtuluşun ta kendisidir." (45:30)
2:81 yani bir önceki ayet de çok kritik: "Hayır! Kim bir kötülük kazanır da suçu kendisini kuşatırsa, onlar Cehennem ehlidir ve onlar, orada kalıcıdırlar."