Prue'nun minik kardeşini kargalar "vahşi ormana" kaçırır, üstelik kardeşi kendisine emanet edilmişken. E tabi iş başa düşer, Prue -ve peşine takılan arkadaşı Curtis- birden kendini vahşi ormanın büyülü dünyasında bulur. Asker tilkiler, gizemli bi postacı kamyoneti, konuşan kuşlar, kötü kalpli insanlar, iyi mi yoksa kötü mü bir türlü karar veremediğiniz bir kraliçe ve çıkmak üzere olan büyük bir savaş.
Narnia günlüklerini okumuş olanlar için çok da süpriz olmayacak gibi bu konu. Benzer bi hikaye, farklı karakterlerle işlenmiş. Bir de elbise dolabı yok tabi. Akıcı, güçlü, kesinlikle kendini okutan bir roman, ancak şaşırtıcı değil.
Peki bu kitabı özel kılan nedir ? Tabi ki kitabın çizimleri. Çizimlerini saatlerce inceledim, ve resimleyen kişinin yazarı çok çok iyi tanıdığını yoksa bu kadar güzel bir iş çıkamayacağını düşünmüştüm ki, kitabın sonunda yazarla evli olduklarını öğrendim. Muazzam bir iş çıkarmışlar. Sırf çizimleri için bile kitaplıkta bulınması gereken bir kitap. Ben ara ara açıp bakıyorum hala. :)