O ana kadar susuyor ve uzak ve yabancı hissettiğimiz vatanımıza karşı kendimizi o korkunç susuşla koruyorduk sanki. İşte sen bu susuşa son verdin. Solmuş asker elbiseleri içinde dolaşan, gaz maskeli gözlükler taşıyan, yıkıntıları temizleyen, sigara bulamayıp izmarit içen, her gün ölen ve öldüren, yataklarımızın yanı başında yatan ölü arkadaşlarımızın donuk bakışlarıyla ürperen bizler, senin sesinde nihayet kendimizi bulduk...