Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.26
Sühan
Sühan
@Suhan89
57 okur puanı
Haziran 2017 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
2019 Stephen King Okuma Etkinliği
Tepki, benim için yeri çok ayrı olan bir Stephen King romanı. Bildiğiniz gibi kendisi korku yazarı olmakla ünlü fakat bu kitabı okuyunca sadece korkuda değil bilim kurgu - fantastik türünde de gayet iyi olduğunu fark edeceksiniz.
Romanın ana karakteri diğer çoğu kitabında olduğu gibi bir çocuk. Ancak anne ve babasının o doğmadan yılkar önce bir deneye katılarak genetik mutasyona uğratıldınlarından habersiz. Karakterimiz, zihin gücüyle etraftaki nesneleri yakabiliyor. Tabii ki çılgın bilim adamları da kızımızın peşinde.
Stephen King kitaplarının en sevdiğim yanı yan karakterlerin de olaylar üzerinde çok büyük etkiye sahip olmaları. Bu hikayeleri daha gerçekçi kılıyor ve akıcılığı artıyor.
Bu romanı özellikle Stephen King hayranlarına öneriyorum. Çünkü bu kitap sayesinde yazar bize çok yönlülüğünü, sadece bir korku yazarı olmadığını kanıtlıyor. Severek okuduğum güzel bir kitaptı. Keyifli okumalar.
Not: yazıyı baştan sona tekrar okuyunca biraz Stephen King güzellemesi yaptığımı fark ettim ama ne yapalım artık, seviyoruz. :))
·
Puan vermedi
Kitap bir harika. Macera, arkadaşlık ve sihir bu kitapta... Ellie, Summer ve Yasmin in süper arkadaşlık sihirleri bütün zorlukları aşmaya hazır bir şekilde kötü kalpli Fesat Kraliçe yi bu seride yenmeye çalışıyotlar ama bu kiyapta başlarına öyle bir şey geliyor ki... Bunu öğrenmek için bu seriyi be bu kitabı mutlakaa okuyun bahse varım kitap bittiğinde bir dahakini okumak için sabırsızlanacaksınz
O
Bu kitap korku gerilim türünde benim için zirve noktası. Bu kitabın seviyesinin üstüne çıkacak bir eser uzun yıllar göremeyeceğiz sanırım. Açıkçası bir kitabın sonuna yaklaştığımda bitmemesi için bu kadar üzüldüğümü hatırlamıyorum. Karakterleri o kadar içselleştiriyorsunuz ki sanki siz de kaybedenler kulübü nün bir üyesiymişsiniz ve her şeyi beraber yaşamışsınız gibi geliyor. Bu yönde hem yazar hem çevirmen çok güzel iş başarmış. Kitap aslında iki hikayenin birleşimi gibi sanırım bu yüzden çok uzun olmuş hem 27 yıl öncesi hem bugün çok başarılı bir şekilde anlatılmış. Eğer filmini izlediyseniz ve çok korktuysanız, kesinlikle kitabı okumanızı önermem çünkü kitaptaki gerilimin onda biri bile filme yansıtılamamış (devam filmi de geliyor bu kez 27 yıl sonrası anlatılacak ama yine kitabın seviyesine ulaşamayacağına eminim).
Okur Takip Önerileri
Da Vinci Şifresi, ilk sayfalarında Melekler ve Şeytanlar'ın devamı gibi gözükse de çok başka bir hikaye anlatıyor. Robert Langdon bu sefer Fransa'da Louvre Müzesinde maceraya koyuluyor.
Kitap tabii ki çok akıcı. Ancak kitapta gereğinden fazla bilgi verilmiş ve bazen "ansiklopedi mi yoksa macera romanı mı okuyorum?" diye soruyorsunuz kendinize. Bazı yerlerde olayı bırakıp bilgi verliiyor ve maalesef olayın çok heyecanlı ve gerilimli olması bu açığı kapatmaya yetmiyor kanımca. Ayrıca kitapta Fransızca kelimeler biraz fazla kullanılmış (örneğin yüzbaşı Fache in konuşmalarında ve Silasin konuşmalarında) ,yabanci kelimeleri okumakta zorluk çekiyorsunuz. Yine de bunlar kitabin kötü bir kitap olduğu anlamına gelmiyor ve kurgusuyla sizi içine çekiveriyor. Bir de sonu fazla zorlama olmuş gibi geldi.
Sonuç olarak kitabı beğendim. Ancak "dünyanın en çok satan romanı" unvanına sahip olması kusursuz bir roman olduğu anlamına gelmiyor. Okumanızı tavsiye ederim, akıcı olduğundan çabucak okuyacaksınızdır muhtemelen.
9/10 puan verdi
Tam bir başyapıt. Okurken tüylerim tam anlamıyla diken diken oldu. Jack Torrance in nasil delirdiğini, otelin aileyi nasil parçaladığını ve küçük çocuğun otelde nasıl felaketlerle karşı karşıya kaldığını okudukça nabzınzın arttığını hissediyorsunuz ve bu tempo kitap boyunca düşmüyor. Korku severlerin mutlaka ama mutlaka okuması gereken bir kitap. Kitapta en çok asansörün kendi kendine hareket etmeye başladığı kısmı beğendim. Eleştireceğim nokta ise sonunu pek beğenmedim ama yine de korku severlerin okuması gereken bir Kitap.
8/10 puan verdi
"Boyalı Peçe istemli körlügün simgesidir.
İstemli körlük ise insanin görebilecekken
kendini gerçeklere kapamasıdır."
Somerset Maugham bu eserinde aslinda basit bir aşk hikayesinden yola çıkmış.1920 li yıllarda sınıf atlamanın tek yolu varlıklı biriyle evlenmektir.Kitty de sırf bu yüzden hiç yakınlık duymadığı biriyle evlenir.Eşini aldatır.Hayatı Hong Kong a gitmesiyle değişir.Hayatının ne kadar boş ve anlamsız olduğunu fark eder.Kendini koleraya karşı savaşa ve kimsesiz insanlara adar.Bu da Kitty nin peçesinden kurtulmasına yol açar.Yalan bir aşkın peşinde koşması ve zenginlikle sınıf atlama çabasıyla boyanan peçe artık yoktur.Kitty artık hayatına anlam katmayı öğrenmiştir.
Kitapta anlatılanlar günümüzde de geçerli maalesef.Özellikle genç kızların okuması gereken bir kitap.
Kör Baykuş edebi zevkin zirve yaptığı başyapıtlardan biri. Sadık Hidayet İran edebiyatının en önemli yazarı.Kitapta
şiirsel ve sembolik bir anlatım var.Olay zaman ve mekanın dışında geçer.Hayatın acı gerçekleri ,bunalımları,ölüm,tekdüzelik büyük bir umutsuzlukla anlatılmıştır.Eserde kişiler birbirine dönüşmüştür.Hastalıklı bir ruh halinin yenilgisini görüyoruz.
“Yaralar vardır hayatta, ruhu cüzam gibi yavaş yavaş ve yalnızlıkta yiyen, kemiren yaralar.” Roman bu cümleyle başlar. Aslında bu cümle eserin ana fikrini de verir. İnsan daima güzel olanı aramıştır ve her seferinde gerçekle yüzleşmiştir. Fakat yalnız, ölüm yalan söylemez. Hayatta sadece güzeli, mükemmeli aramak da bir çeşit körlüktür. Çirkinlikleri, gerçekleri Kör Baykuş gösterir. Yani bizi bütün aldanışlardan ölüm kurtarabilir. Fakat bu ölüm bizi hiçlik ülkesine götürmeli ve boşluk duygusuna gömmelidir."(kültürelması)
“Lolita, hayatımın ışığı, kasıklarımın ateşi. Günahım, ruhum, Lo-Li-Ta; Dilin ucu damaktan dişlere doğru üç basamaklık bir yol alır, Üçüncüsünde gelir dişlere dayanır. Lo-Li-Ta”
Muhteşem bir giriş.Roman,kahramanın kendisinden yaşca cok küçük olan bir kız çocuğuna karşı duydugu platonik aşkı konu ediniyor.Bazı bölümleri okurken roman kahramanindan iğrendim.Ahlaksız bir kitap gibi görünse de aslında almamız gereken bir ahlak dersi de var.Küçük kız Doleres in dramı göz yaşartacak cinsten.Romanın sonunda kahramanımız Humbert e acımadım da degil.Eser bir başyapıt okunması gereken bir kitap.
Dante, İlahi Komedya yı 14.yy da yazmistir.Komedya "sonu iyi biten hikaye" anlamına gelmektedir.Dante Cehennem,araf ve Cennete yaptığı fantastik bir gezi anlatmaktadır.Bu eser Dante nin yakılarak öldürülmesine yol açmıştır.Ortaçağ da kilise üstün bir güç olarak karşımıza çıkıyor.Dante papanın siyasete bulaşmasını ve yolsuzluklarını, skandallarını korkusuzca eleştirmiştir.Eserde Dante ye hocası Vergilius yoldaşlık ediyor.Cehennemi 9 tabaka şeklinde düşünmüş.Cehennem tasvirleri çok can yakıcı.Dante kutsal kitapların tümünü okumuş fikrimce.Dünyada ne iyi ne kötü olanları ilk tabakaya vaftiz edilmeyemleri ikinci tabakaya sirasiyla yerleştirmiş.Hristiyanliktan sonra yeni bir din anlayışı getirdiği için Hz Muhammed e karşı oldukça önyargılı olduğunu gördüm.
Benim dikkatimi çeken Dante cehennemin en kötü tabakasına din adamlarını yerleştirmiş en iyi tabakaya da felsefeci ve bilimadamlarını yerleştirmiş.Aslında kitap baştan sona Avrupa tarihi ile ilgili.Evrensel bir takım değerleri ele aldığı için bir başyapıt.
Ben sadece Cehennemi ni okudum.Unutmadan Beatris ten de bahsedeyim.Dante nin sonsuz bir aşkla bağlı kaldığı karısı Beatris.9 yaşında onunla karşılaşıyor Beatris de 8 yaşında.Yakılarak oldurulene kadar ona büyük bir aşkla tutkun.Sanat eserlerine de ilham kaynağı kaynağı olmuşlar.
İlahi Komedya okunması zor bir eser. Zoru severim diyorsanız Dante sizi bekliyor.
Aşk romanı seviyorsanız bu kitabi da seveceksiniz.Olaylar kadın kahramanımızın ağzından anlatılıyor.Yazar bir kadının duygularina nasıl bu kadar hakim nasıl bu kadar başarılı anlatmış takdir ettim doğrusu.Kadın kahramanımız tüm hayallerinden vazgeçerek küçük yaşta evlilik yapar.Eşiyle yurt dışında yaşar.Evliliği çok sıradandır.Bir baloda çapkın ve yakışıklı Fuat beyle karşılaşır ve aralarında yasak bir aşk başlar.Dili olduça sade ve akıcı.1940 lı yıllar sonrasında 1960 li yıllar ve siyasi hayatına değinilmiş.Kitabı bitirdikten sonra kadın kahramanımızın aşık olduğu adamın Adnan Menderes mı yoksa onunla idama giden arkadaşlarından biri mi olduğunu anlayamadım.Olaylar çok etkileyici gelişiyor içerikten fazla bahsedip okuma isteğinizi kaçırmayayım.Beklentiniz çok yuksek değilse severek okursunuz.
"Hep şaştılar,
Herkes..bütün hayatım boyunca arkamdan gelen o dedikoduları duydum. Nereye girsem sanki birdenbire konuşmaların kesildiğini anladım. Ama anlamadıkları şuydu; bazı insanlar hayatlarını kendi istedianlatsıbi kurarlar. Geri kalanlarsa onların yaptıklarını birbirlerine anlatıp dururlar. Ben başkalarının hayatlarını anlatarak ömrümü geçirmek istemedim. Varsın başkaları benim hayatımı anlatsın."
