İnsan ne kadar erdemli ise,üstben de o kadar sıkı ve şüpheci davranır,öyle ki sonuçta kendilerine en ağır günahkârlık suçlamalarını yöneltenler,azizlik yolunda en ileri noktaya ulaşmış kişilerdir.
Pek çok kişi, insan yaşamının tek ya da az sayıdaki alanı dışına çıkamıyor; oysa geçmişe ve yaşanılan zamana ilişkin ne kadar az şey bilinirse, gelecek konusunda verilecek yargı o kadar güvenilemez nitelik taşımakta.
Kalplerimiz neden yetmez ki birbirimize? Bu sorunun cevabı yoktu. Kalbe gelene kadar insanların yapması gereken tonla iş vardı. Meşguliyetler ve meşakkatler, bu ikisi insanların kalbine ve ruhuna yönelmesini engelliyordu. İnsan biraz da kalbi ile meşgul olmalı.