Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

•Nyx•

•Nyx•
@Wasee
Ama sen beni öldüremezsin, Lord Despot. Ben senin ne kadar çok uğraşırsan uğraş, öldürmeyi asla başaramadığın şeyim. Ben umudum.
Sissoylu - Son İmparatorluk
Sissoylu - Son İmparatorluk
159 okur puanı
Aralık 2019 tarihinde katıldı
Sabitlenmiş gönderi
"Ölüm bütün insanların sonu!" diye kükredi Dalinar. "Bir kere göçtükten sonra, onun ölçütü ne? Biriktirip üstünde didişmeleri için mirasçılarına bıraktığın zenginlik mi? Sadece onu öldürenlere aktarılmak üzere toplamış olduğun şan mı? Tesadüf eseri sahip olmuş olduğun yüce konumlar mı? Hayır. Biz burada savaşıyoruz çünkü biz anlıyoruz. Sonlar aynı. İnsanları birbirinden ayıran yollar. Biz o sonun tadına baktığımız zaman, bunu başlarımız dik, gözlerimiz de güneşe bakarak yapacağız."
Sayfa 445 - Akılçelen KitaplarKitabı okudu
Reklam
•Nyx• tekrar paylaştı.
Susuyorsun! Sessiz kalmanın bir hüner olmadığını bilerek Ve yüreğinde biriken cümlelerin ağırlığına rağmen Susmayı tercih ediyorsun.
Sayfa 46
95 syf.
6/10 puan verdi
·
22 saatte okudu
Öğrenci Kız
Öğrenci KızOsamu Dazai
7.8/10 · 8,2bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Bizim duygularımızı her zaman geçiştiriyorsunuz. Başımızı okşayıp 'Geçer bunlar...' dediğinizde her şey bitecek sanıyor, acımızı utanç verici derecede basitleştiriyorsunuz. Halbuki, biz sadece anı yaşamanın derdinde değiliz. İleride bir dağı gösterip 'Oraya kadar gidebilirsin her şey düzelecek!' dediğinizde söylediğiniz şeyin muhtemelen doğru olduğunu ve oraya gitmemiz gerektiğini de düşünüyoruz. Fakat siz bunu söylerken şu an yaşadığımız şiddetli ağrıyı bile isteye yok saymamızı, görmezden gelmemizi istiyorsunuz. 'Haydi, az kaldı. Devam et!' diyerek bizi ağrılar içinde yürümeye zorluyorsunuz, size göre iyileşebilmemizin tek yolu bu! Şüphesiz ki bu işte bir yanlışlık var. Eğer bana sorarsanız da yanlış olan sizsiniz, biz değil!"
Sayfa 90 - Tokyo mangaKitabı okudu
Reklam
"Bizim çektiğimiz acıyı kimse anlamıyor. Evet, belki yetişkin olduğumuzda bugünkü sefilliğimiz bize komik gelecek çünkü o zaman birçok sıkıntıya göğüs gerecek kadar güçlenmiş olacağız. Fakat o zaman gelene dek bu sıkıntıyla nasıl mücadele edeceğiz? Kimse bize bunu öğretmiyor. Kızamık gibi, iyileşmesi için zamana bırakmaktan başka elden bir şey gelmeyen bir hastalık mı acaba bu? Gerçi kızamıktan ölen de var, gözlerini kaybeden de... Öyle hiçbir şey yapmadan geçmesini beklemek iyi bir yöntem değil. Her gün bir azan bir durulan bu depresif hal tarafından ruhu törpülenen insanlarız sadece. Bazılarımız geri dönüşü olamayacak kadar yozlaşacak, geri kalanlar hayatlarını bozuk bir birey olarak sürdürecekler."
Sayfa 89 - Tokyo mangaKitabı okudu
"Sabahlar gri. Her zaman aynı, hiç değişmez. Var olmamış olmayı en çok bu zamanlarda diliyorum. Sabahları yatağımda uzanırken hep isteksiz ve karamsarım. Nefret ediyorum bu halimden; ayrı ayrı onlarca pişmanlığımın göğüs kafesimde birikip taşlaşmasından ve acı içinde kıvranmaktan... Sabahlar benim için çok acımasız."
Sayfa 12 - 13/ Tokyo mangaKitabı okudu
•Nyx•
Bir kitabı yarım bıraktı
The Seven Husbands of Evelyn Hugo
The Seven Husbands of Evelyn HugoTaylor Jenkins Reid
8.7/10 · 3.195 okunma
“The world is ugly, and no one wants to give anyone the benefit of the doubt about anything. When we lose our work and our reputations, when we lose our friends and, eventually, what money we have, we will be destitute. I’ve lived that life before. And I cannot let it happen to you. I will do whatever I can to prevent you from living that way. Do you hear me? I love you too much to let you live only for me.”
"Bir sürü aptalın saldırısına uğrayan, daha fazlasının da yok saydığı ahlâki vicdan, var olan ve daima var olmuş bir şeydir, yoksa ruh denen şeyin bulanık bir fikirden öte olmadığı Dördüncü Zaman filozoflarının icadı değildir. Zaman geçtikçe, birlikte yaşarken ve genetik değişimler olurken, vicdanımızı giderek damarlarımızda dolaşan kanın rengine ve gözyaşlarımızın tuzuna buladık, bu da yetmiyormuş gibi, gözlerimizi içimizi gören bir aynaya dönüştürdük, sonuçta gözlerimiz, ağzımızla inkâr etmeye çalıştığımız şeyleri çoğu zaman hiç çekincesiz gözler önüne serer hâle geldi."
Sayfa 25 - Kırmızı kedi
Reklam
"İnsanların çoğu öyle önemsizdi ki. Ama bazıları... Bazı insanlar dünyaları yerinden oynatıyordu. Bazı insanlar dünyalar yaratıyordu. Davriel ümitsizce onlardan biri olmak istemişti. Kaderi yaşayan değil kontrol eden biri. Bu onun hayatının en büyük çelişkisiydi. Belki de tüm hayatların en büyük çelişkisiydi bu. Dünyanın arzuyla yürüdüğünü anlamıştı. Temel anlamda, tüm insanlar içgüdüleriyle hareket ediyordu. Yine de Davriel Cane farklı olduğuna inanmak istemişti."
Sayfa 149 - Akılçelen KitaplarKitabı okudu
"İnsanların inanacakları, onlara bir nebze huzur verecek, onları insanî varoluşun hakikatleri altında ezilmekten alıkoyacak bir şeye ihtiyaçları vardı. Gerçek tehlikeli bir şeydi ve onu olabildiğince gerçekçi bir şekilde sömürüp kendi çıkarına yontacak olanlara bırakmak en iyisiydi."
Sayfa 95 - Akılçelen KitaplarKitabı okudu
"Belki biz insanlar öyle uzun zamandır av olduk ki insan olmanın ne demek olduğunu unutma pahasına hayatta kalmayı öğrendik. Adil ve iyi olmayı unuttuk." Davriel alaycı bir şekilde güldü. "İyi insan olmak, sosyal normlara uymaya istekli olduğunu göstermekte kullanılan bir yöntemden başka bir şey değil. Kalabalıkla mutabakat. İstediğin tarih kitabına bak, kabul edilebilir mutabakatın alt limiti, grubuna göre büyük oranda değişiklik gösteriyor."
Sayfa 77 - Akılçelen KitaplarKitabı okudu
"Salacağım onun üstüne açlık ve yangın Etrafını ıssızlık sarana değin. Sonra harici karanlıktaki tüm iblisler Ağızları açık bakıp hayret edecekler Ve intikam insan işidir diyecekler."
Sayfa 332 - İthakiKitabı okudu
"Zihnimizin sahip olduğu en büyük beceri belki de acıyla başa çıkmaktır. Klasik yaklaşım bize herkesin ihtiyacı doğrultusunda geçtiği dört kapı olduğunu öğretir. Birinci kapı uykudur. Uyku bize dünyadan ve onu dolduran tüm acıdan kaçabileceğimiz bir sığınak sağlar. Bir insan ağır yaralandığı zaman genellikle kendinden geçer. Aynı şekilde travmatik haberler alan birinin bayıldığı olur. Zihin ilk kapıdan işte böyle geçerek kendini acıdan korur. İkinci kapı unutmaktır. Bazı yaralar kısa zamanda kapanamayacak, hatta belki de asla iyileşemeyecek kadar derindir. Ayrıca bazı anılar o kadar azap vericidir ki onlara alışmak mümkün değildir. 'Zaman tüm yaraları iyileştirir' sözü yanlıştır. Zaman çoğu yarayı iyileştirir. Geri kalanlar bu kapının ardında saklıdır. Üçüncü kapı deliliktir. Bazen insanın aklı öyle bir darbe alır ki kendini delilikte saklar. Bu ilk bakışta faydalı gözükmese bile öyledir. Gerçekliğin acıdan başka bir şey getirmediği zamanlar vardır ve bu acılardan sakınmak için zihnin gerçekliği geride bırakması gerekebilir. Dördüncü kapı ölümdür. Son sığınak. Öldükten sonra bizi hiçbir şey incitemez. Ya da en azından bize öyle söylenir."
Sayfa 145 - İthaki - KvotheKitabı okudu
815 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.