Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Yaprak

Medineyet, insan toplumlarının sürekli bir gelişme içinde olduklarını, daha üstün bir geleceğe doğru yol aldıklarını köklü bir inanç haline getirmeyi bir görev olarak üzerine almış. Bu, gerçekte belirli bir zorbalığın haklılaştırılma isteğinden başka bir şey değildir.
Sayfa 349Kitabı okudu
Reklam
Batı tekniğini besleyen olağan bilim anlayışı, kavramayı reddeder, algılamayı seçer. Algıda devre benim duyu organlarımla nesne arasında kapandığı halde, kavrayışta ben gerek duyu organlarımın gerekse aklımın işleyiş tarzından yükselerek düşündürüldüm. Bu tarz zihin faaliyeti, Batılı bilim adamlarında uygulamaya dönük olmayan ve sadece "bilmek için bilmek" kaygusunun yaşadığı zamanlarda egemen olabilmiştir.
Sayfa 327Kitabı okudu
Kendi felsefi temellerinden kuşkuya düşmüş bir medeniyet, ister istemez bir hayat yolu arayacaktı.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Her "ben " iddiası bir " öteki" nin varlığını tazammun ederken, her " öteki" vurgusu da bir "ben" tasavvuru inşasını zorunlu kılar.
Bana çılgın diyorsun, seni sevdiğim için. Yanılıyor­ sun, sevmek çılgınlık değil. Sevmek insan tarafımızı bul- mamızdır bence. Biraz da yaklaşmamızdır Tanrıya zaman zaman. Dünyada sevmeyenlere, sevemeyenlere acımalı. O ot gelip, ot gidenlere acımalı. Sevebilen insan kendini keşfet­ miş insandır. Talihli insandır. Çektiği bütün acılara rağ­ men; mutlu, kıvançlı insandır o. Aşktır yücelten bizi ve derinliğimiz aşktandır. Gerisi boş, yalan. Aşksa; sevmektir. Durmadan, nefes alırcasına sev­ mektir. Sevmekle sevilmek ayrı şeyler... Sevilmeyi çoğalt­ mak, ona bir başka şekil vermek, daha da yoğunlaştırmak onu elimizde değil. Oysaki sevgimizi dilediğimiz gibi yo­ ğurabilir, dilediğimiz şekli verebiliriz ona. Derinlikse derinlik, yükseklikse yükseklik, geniş­ likse genişlik. Sevmekte gücümüz var, irademiz, aklımız var. Biz varız sevmekte. Sevmek yaratmaktır bir bakıma. Sevil­ mekse; yaratılmak. Demek ki biz seninle birbirimizi yaratıyoruz durma­ dan. Sen beni yarattıkça güzelsin işte ye ben seni yarattık­ ça güçlüyüm, daha bir insanım. Beni sevmeseydin yine bir şey değişmeyecekti benim için. Sen biraz eksik kalacaktın, biraz sen kaybedecektin. O kadar.
Reklam
Dünyadaki kötülük neredeyse her zaman cehaletten kaynaklanır ve eğer aydınlatılmamışsa iyi niyetle kötülük kadar zarar verebilir. İnsanlar kötü olmak yerine daha çok iyidir ve gerçekte sorun bu değildir. Ancak İnsanlar bir şeyin farkında değillerdir, şu erdem ya da kusur denilen şeyin; en umut kırıcı kusur, her şeyi bildiğini sanan ve böylece kendine öldürme hakkı tanıyan cehalettir. Katilin ruhu kördür ve insan her tür sağduyudan yoksunsa güzel aşk ve gerçek iyilik diye bir şey olmaz.
Sayfa 135Kitabı okudu
Beni sevmesen ölürdüm Beni sevmesen bir çakıltaşıydım şimdi Beni sevmesen bir duvar gibi sağırdım Kördüm bir ot kadar Ölümden acıydım, ölümden beterdim Beni sevmesen Dünyayı bütün insanlara zindan ederdim
Ne zaman şiir yazmak istediysem Seni yazdım senden öteye gidemedim Suçluyum umutsuzluğum hiç geçmeyecek Seni asla bulamayacağım sanıyordum Rüya da olsa yalan da olsa şimdi Seni buldum artık bırakmayacağım Ve daha nice yıllar bütün yazdıklarım seni anlatacak Allaha inandığım kadar sana da inanıyorum inan
Bir toplum tamamen sözlü olan bir iletişim sistemi kullanıyor olsa bile, sabit if a deler halinde dile getirilen ve böylece aktarıl­ ması mümkün olan bir geleneğe başvurmak zorundadır: tıpkı bizim gibi. Bir dil bu gereksinime yanıt verirken aynı zamanda nasıl sözlü kalabilir? Bunun yanıtı ritüelleşmiş sözde, sözcükle­ rin sabit bir sırayı izlediği bir ritüel gibi biçimsel olarak tekrar edilebilir geleneksel bir dilde yatar. Bu tür bir dilin işiti l erek öğrenilmesi gerek i r. Hayatta kalmasını sağlamanın tek yolu budur. Öğrenme, ritüelleştirme aracılığıyla gerçekleşir. Öğrenilen anılar ki şiseldir, topluluktak i her erkek, kadın ve çocuk için fa rklıdır ne var ki içerik, saklanan dil ortak­ tır, toplulukça paylaşılan gelenekleri ve tarihsel ki mliği yansıtan bir şeydir.
Siz mantığın diliyle konuşuyorsunuz, siz soyutluklar dünyasında yaşıyorsunuz.
Reklam
HER anı mücevher o zamanlar nerde Altın bir alevden tutuşanlar nerde Tek inci mi kalmış o kadar servetten Elmaslı şerefler hani? Şanlar nerde.
EN sevdiğimiz nerde, neden gitti gider Ten nerde, nasıl, nerde beden, gitti gider Bir pencereden aleme kim bakmışsa Bir gün yine bir pencereden gitti gider_
B İR gün hepimiz kabre zamansız düşeriz Düştük mü riyasız ve yalansız düşeriz Bir rahme düşüşten nice yıllar sonra Can aldığımız toprağa cansız düşeriz.
AşıKLARA zannetme ömür yar oldu Ergeç kimi toprak, kimi rüzgar oldu Dilsiz ve sağır kubbenin altında, inan Her kim seni sevmişse biraz var oldu.
Düşünmeden konuşmadan yaşayanlarrmız düşünmeden konuşmadan yaşayanlarımızın geleceğini bekliyor aykırı bir sese yeniliyor kocaman sessizlik gelecek gelmiyor
388 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.