Bir insanı tasvir etmek, (..) zordu. Çünkü hatıralar doğaları gereği parça parça, yalıtılmış ve gelişigüzeldi, geceleri aydınlık bir pencereden görülen anlık görüntüler gibi.
513. Toprağa, suya bilgi ışığı vurdu da yeryüzü tohumu kabul eder bir hâl aldı.
514. Toprak emirdir; ona ne ekersen hainlik etmez, onu biçersin.
515. Bu eminliği, o emânet yüzünden bulmuştur toprak; çünkü ona adalet güneşi vurmuştur, o güneş ışıtmıştır toprağı.
Oyun ne denli masum olsa da, eşitliği ve yakınlığı açığa çıkarıyordu, çünkü biriyle oyun oynadığınızda sınırlar kalkıyor, ne hiyerarşi ne kişisel yaşam öyküsü kalıyor; oyun, herkesin ve herkese açık bir alan.
Sen gelmeden önceki varlığım saatin içinde bağlantısız, boşa dönem bir dişli gibiydi. Senin gelişinle zembereğe bağlandım, hayatın içine karıştım sanki.
Liberal batı, Siyonizm’de mantık ve idealizmin zaferini, sadece bunu gördü, çünkü, liberalizmin görmek istediği başlıca şey buydu.
Siyonizm’e gelince o da liberalizmde kendisini, olmak istediği kendisini, gördü.