Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Orhan Veli "dile vurgundur", Türkçenin her iklimine vakıf. Çingene kızı gibi fal bakabilir, balıkçılar gibi sayabilir ne varsa denizin altında, denizin üstündeki rüzgârları da anar isterseniz tek tek. Kalem efendisi gibi de konuşur bıçkın delikanlılar gibi de. Türküleri yöre ağzıyla okur dahası ayak üstü Karagöz de oynatabilir. "Huu" diye dalar arkadaşlarının arasına Karagöz edasıyla. Şaşırtmayı sever insanları. Herkesin unuttuğu tarihleri o hatırlar. Bütün tanıdıklarının telefon numaraları hafızasındadır. Melih Cevdet Anday'a soracak olursanız, üç yüz baharat, altmış kadar balık adını söyleyebilir arka arkaya. Ankara'da gittiği lokantalardaki bütün garsonları adlarıyla tanır. Kundura boyacılarına isimleriyle hitap eder. Kalem tutuşu da kendisine hastır merhaba deyişi de. Tarancı'ya göre "Kâmil İnsan"dır, Sait Faik'e göre "Çelebi."
Sevgili Dost, Horoz geceyi severse, bir daha ötmez. Su bulutu severse, inmez toprağa. Arabayi severse at, yokuştan ürkmez. Akrebi severse yelkovan, vay o zamana! Kafesi severse kuş, gökler boşalır. Uçmayi severse timsah, sürünür gözyasları. Güneşi severse buz, ne hirler cosar. Denizi severse nehir, tırmanır daği. Doktoru severse hasta. atesi düşmez. Külü severse ates. vanmaz bir daha. Kuması severse terzi, makasi kesmez. İğneyi severse iplik, korkar kopmaya. Kuzuyu severse kurt, şaşırır kalır. Ağaci severse yaprak, küfreder sonbahara. Çiçeği severse vazo, çatlar, kirılır. Beyazi severse kömür, saplanır kara. Kolları severse ud, sarkisi bitmez. Yolu severse şoför görmez durağı. Sözü severse dudak, susmayı bilmez. Uykuyu severse hırsız, düşer çuvalı. Topaci severse ip, siki sarilir. Fitili severse bom- ha patlamaz daha. Rüzgâri severse yelken, nefesi san Nefesi severse ney, başlar yanmaya. Köleyi severse efendi, kırbacı düşer. Kirbaci se verse köle, düsman azada. Ormani severse aslan, kafe si dişler. Isigi severse göz, utanır yumulmaya. Defi severse ayı, burnuna kanca takılır. Küfü se verse ekmek, mevleder kararmaya. Pası severse demir an gelir ufalanır. Zili severse saat, can atar kurulmaya. Sevgili Dost, Su günlerde herkes seni sevdiğini söylüyor şu günlerde herkes şımartıyor seni. O halde kulak ver "Efendin seni sevdidi ve şımartıldı zaman daha az mı kölesin? Vay kölenin haline! Efendin seni simartiyor;o halde yakında kamçılayacaktır," diyen Pascal'a.
Reklam
Sevgili Dost, Bir şehrin en güvenilir yerinin hastaneler olduğunu söyledi bir doktor arkadaşım. “Çünkü savaşta bile hastaneler bombalanmaz. İçinde beyaz önlüklü insanlar dolaşır; gözlerin perdelerini çeker, kalplerin tıkanıklığını açarlar. Siz yüzlerinin asıklığına aldırmayın, 'altın gibi' kalpleri vardır," dedi.
Sevgili Dost, Binlerce kişinin ellerinin üstünde bir kayık gibi yüzüyordu tabut. Sevilen sanatçinin üstüne yine çiçek ler atıliyordu. Buraya kadar tamam, ama alkışlaniyordu Sevgili Dost, Tabut mezara indirilirken bile alkışlar kesilmedi. Ölüm ve alkış... Sevgili Dost, Ölüm alkışlanıyordu.
Dokunsalar ağlayacakmışsın; dokunmamışlar ama yine de ağlamışsın.
Reklam
Akıl atını çatlatarak öldürenlere deli, akıl atı çatlamak üzereyken dizginleri aşkın eline verenlere meczup dersem kınar mı beni sözlükler? Kınasınlar. Ben de onları kınıyorum.
Sayfa 42 - Şule YayınlarıKitabı okuyor
Yaşarken cevap ver. Öldüğünde susacak zamanın olacak.
Sayfa 32 - Şule YayınlarıKitabı okuyor
- Bulmamak için arıyoruz sanki. - Sorun nedir o halde? - Sorun kaybettiğimizin bizden bir parça olduğunu unutmakta.
Sayfa 28 - Şule YayınlarıKitabı okuyor
Sevgili Dost, "Kalbimi alıp uzaklara gitmek istiyorum."
Reklam
Herkesin seviyormuş gibi yaptığı, ancak sevginin ne olduğunu pek az kimsenin bildiği bir zamanda yaşıyoruz.
Herkesin seviyormuş gibi yaptığı, ancak sevginin ne olduğunu pek az kimsenin bildiği bir zamanda yaşıyoruz.
Dokunsalar ağlayacakmışsın, dokunmamışlar yine de ağlamışsın
"Bir müminin kalbi serçenin kalbine benzer ; daima bir telaş ve değişim içindedir."
Bir de ölüm var karşımıza çıkan. Her şeyi anlamsızlaştıran ve her şeye anlam veren.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.