Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Acı,insanın birlikte ölmesi gereken şeydi.Kollarda, başta en ufak güç bırakmayan, yastıkta kafayı bir yandan öbür yana çevirme cesaretini bile yok eden şeydi.
Asıl acı kalbi baştan aşağı sancıya boğan insana sırrını kimselere anlatamadan ölmeyi arzulatan şeydi.
Reklam
Şimdi acının ne olduğunu gerçekten biliyordum. Ayağını bir cam parçasıyla kesmek ve eczanede dikiş attırmak değildi bu. Acı insanın birlikte ölmesi gereken şeydi. Kollarda başta en ufak güç bırakmayan, yastıkta kafayı bir yandan öbür yana çevirme cesaretini bile yok eden şeydi.
Acı çekmek bayılana dek dayak yemek değildi. Ayaktaki cam kesiğine eczanede dikiş attırmak değildi. Asıl acı, kalbi baştan aşağı sancılara boğan, insana sırrını kimselere anlatmadan ölmeyi arzulayan bir şeydi. Kolları, başı hep dermansız bırakan, yastıkta öbür yana dönme isteğini bile söndüren bir şey.
Sayfa 169Kitabı okudu
Acı
Acı çekmek bayılana dek dayak yemek değildi. Ayaktaki cam kesiğine eczanede dikiş attırmak değildi. Asıl acı, kalbi baştan aşağı sancılara boğan, insana sırrını kimselere anlatmadan ölmeyi arzulatan bir şeydi. Kolları , başı hep dermansız bırakan, yastıkta öbür yana dönmeyi isteğini bile söndüren bir şey.
Acı, insanın birlikte ölmesi gereken şeydi.
Sayfa 169
Reklam
Bütün bu acı şeyleri bilemeyecek kadar küçüksün.
Asıl acı, kalbi baştan aşağıya sancılara boğan, insana sırrını kimselere anlatmadan ölmeyi arzulatan bir şeydi...
“Acı çekmek ne demekmiş asıl şimdi anlıyordum. Acı çekmek bayılana dek dayak yemek değildi. Ayaktaki cam kesiğine eczanede dikiş attırmak değildi. Asıl acı, kalbi baştan aşağı sancılara boğan, insana sırrını kimselere anlatmadan ölmeyi arzulatan bir şeydi.”
Sayfa 169Kitabı okudu
“ Ah, bu hükümdar ne kadar akıllı ve sen ne kadar az anlıyorsun! Hükümdar simgelerle konuşuyor. Un boş miden için; sabun kirli bedenin için; şeker de acı dilini tatlandırman için .”
Reklam
Ev giderek daha fazla sessizliğe gömüldü, herkes ölümün çıt çıkarmadan gelecek adımlarını bekliyordu sanki. Kimse gürültü yapmıyordu. Herkes alçak sesle konuşuyordu. Annem neredeyse bütün gece yanı başımdan ayrılmıyordu. Bense Portuga'yı unutamıyordum. Kahkahalarını. Farklı telaffuzunu. Dışarıdaki cırcırböcekleri bile sakalının hırş, hırş, hırş sesini taklit ediyorlardı. Onu aklımdan çıkaramıyordum. Acı çekmek ne demekmiş asıl şimdi anlıyordum. Acı çekmek bayılana dek dayak yemek değildi. Ayaktaki cam kesiğine eczanede dikiş attırmak değildi. Asıl acı, kalbi baştan aşağı sancılara boğan, insana sırrını kimselere anlatmadan ölmeyi arzulatan bir şeydi. Kolları, başı hep dermansız bırakan, yastıkta öbür yana dönme isteğini bile söndüren bir şey.
Sayfa 169 - ZezeKitabı okudu
"Acı çekmek bayılana dek dayak yemek değildi. Ayaktaki cam kesiğine eczanede dikiş attırmak değildi. Asıl acı, kalbi baştan aşağı sancılara boğan, insana sırrını kimselere anlatmadan ölmeyi arzulatan bir şeydi. Kolları, başı hep dermansız bırakan,yastıkta öbür yana dönme isteğini bile söndüren bir şey."
Sayfa 169
#Gerçek bir acı)))
《"Acı çekmek ne demekmiş asıl şimdi anlıyordum.Acı çekmek bayılana dek dayak yemek değildi.Ayaktaki cam kesiğine eczanede dikiş attırmak değildi.Asıl acı,kalbi baştan aşağı sancılara boğan,insana sırrını kimselere anlatmadan ölmeyi arzulatan bir şeydi. Kolları,başı hep dermansız bırakan,yastıkta öbür yana dönme isteğini bile söndüren bir şey."》
Sayfa 169 - @CAN Sanat Yayınları.Kitabı okudu
Çekeceği ilk nefesi izlemek için biraz geriledim. Derken içim bir tuhaf oldu. Sönük kibriti yere attım. İçimde bir şeylerin kabardığını hissettim. Adeta patlıyordum. Bütün gün yakamdan düşmeyen acı patlayıp yok oluyordu.
Sayfa 58 - Yoksulluğun cılız parmaklarıKitabı okuyor
Yeniden Zeze olmak ister miydin? “ hayatta hiçbir şey geri dönmez. Bir yanım istiyor. Bir yanım istemiyor. Durmadan dayak yemesi, aç kalması var...” Gölgen gibi peşimi bırakmayan o eski acı yeni üzerime çöküyordu. Eskisi gibi Zeze olayım, bir Şeker portakalı fidan edineyim, Portekizli mi bir kez daha kaybedeyim öyle mi? “Haydi itiraf et. Yine de istemez miydin? Ozamanlar hissetmediğin bir şeye sahipsin. Küçücük ve çok güzel bir şey: sevecenlik… Şefkat.”
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.