Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ben ağlarım, ağlamalıyım; çünkü beni ağlatan zâlim göz yaşından müteessir olmayan bir taşyüreklidir. Zavallı bahtsız! Eğer kalemin de sana yâr olmasaydı neyle avunurdun. Gecenin sessizliğini ancak saatin tıkırdısı gideriyor; o da, her vuruşunda, sanki yüreğimi deliyor. Burda yapyalnızım. Halimi soracak, feryadımı işitecek kimsem yok. Niçin bu böyle olsun Yarabbi? Sen bu hâli değiştirebilirsin. Ah yalnızlık, sen beni mahvedeceksin... (Gece yarısından bir saat sonra) "Yalnızlık azabı"ndan: "Efsûs" 1. Kısım, sahife 43
Boru üç kez uzun uzun ötmüştü, üç uzun ötüş Ötekiler anlamına geliyordu. Ormanın ak yürüyenleri, soğuk gölgeler, Sam’i henüz bir çocukken titretip ağlatan hikâyelerin canavarları, devasa buz örümceklerini süren kana susamış yaratıklar...
Epsilon Yayınları, Çeviri: Sibel AlaşKitabı okudu
Reklam
Zeki Durlanık Paşa
...Durlanık Paşa, Devlet Başkanı Haydar Aliyevi sevinçten ve mutluluktan ağlatan bir gösteri düzenlemişti. Tarihinde ilk defa Türk Yıldızları yurt dışında muhteşem bir gösteri düzenlemişti. Haydar Aliyev, Durlanık Paşa'dan Azerbaycan ordusunun da böyle eğitilmesini istedi. Azerbaycan ve Türkiye Cumhuriyeti'ni bütünleştirecek büyük bir proje hazırlandı. Proje hayata geçer geçmez Durlanık Paşa şehit edildi... Arkasından Türkiye üzerinde de ülkeyi bölme operasyonu yapmak için AB ve BOP projeleri hızla siyaset gün demine sokuldu. Dönme devşirmelerin ağzıyla "Türk'üm demeyin... "diyerek salyaları akıtıldı, kudurmuş köpek gibi Türklüğe ve Türk İstiklâl Savaşı önderlerine, Türk Milletine devlet kuran kadrolara, satılmış bir kısım Medya tarafından peş peşe saldırılar yapıldı... Cinsi kırık olanlara kimlik tartışması açtırıldı...
Sayfa 161Kitabı okudu
Her sevilen insanda ,adamı ağlatan bir kısım vardır
"Katran gibi simsiyah.. ..mum kadar kalın kirpikli kocaman gri gözleri vardı ... "
Ağlatan kısım...
...Belki de bir önceki komadan sonra uyumuş olduğunu söyleyenleri kontrol etmek istiyordu. 10 Kasım sabahı yüzü gittikçe renk değiştiriyor, hançere hırıltısı artıyordu. Saat dokuzu beş geçe sert bir asker bakışı ile başucundaki hekime doğru döndü, gözlerini açtı, son nefesi idi.