"Yalnızlık, eski ve güzel bir alışkanlık olsa da ayrılıklar yürek sızlatıyor kimi zaman. Gidenin peşinden öylece bakakalma, kalakalmak orta yerinde telaşlı bir kalabalığın. El sallayamamak sesini duyuramamak. Ve en kötüsü de ağlayamamak. Yakıştıramamak çünkü kendine onca insan içinde damla damla erimeyi..."
Hayat bazen çok yorucu, yıpratıcı, kaos, kötü anılarla doludur. Ben her kes gibi iyi olucak demeyeceğim bunu bilemeyiz, ama şunu söyleyeyim ki ağlayın ne kadar ağlaya biliyorsanız ağlayın. Ama en kötüsü ağlayamamak ki ben onu yaşıyorum o kadar ağladık ki ağlayamıyoruz buna ise... Bir tavsiye veremiyeceğim o yüzden hayatı akışına bırakın gitsin be...
Reklam
Ölmek; artık görememek, sesleri işitememek, düşünememek, hayal kuramamak, sevememek, ağlayamamak, öfkelenememek, sevinememek, heyecanlanamamak, güzel şeylerden keyif alamamak, portakallar çiçek açtığında mutlu olamamak, yıldızlı gecelerde gökyüzüne bakıp Allah'ın kudretine hayret edememek, hatırlayamamak, kitap okuyamamak, şarkı söyleyememek ve şiir yazamamaktı.
Sayfa 39 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Ağlayamamak da insana büyük bir ızdırap verirmiş. Ben onu kaç kere çektim!
Sayfa 74 - Hilmi KitabeviKitabı okudu
“Tam ağlayamamak, tam üzülememek ondan değil miydi, hayat ciddileşilemeyen bir şımarma süresi değil miydi? “
ağlamak gözden yaş gelince mi daha anlamlı geliyor yoksa ağlayamamak mi daha anlamlı kılıyor.
Reklam
820 öğeden 751 ile 760 arasındakiler gösteriliyor.