Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
150 syf.
8/10 puan verdi
Yazarımız yerinde özgüveni ile yola çıkmış. Kitabını “Edebiyatın tehlikeli çocuğundan…” diyerek imzalı yolladı. Tehlike mi? Hayır hiçte bile, sadece biraz dik başlı. Kitabında zengin kelime dağarcığı kullandığını düşünürken sanki cevaben kitabında bir paragraf ile denk gelmem hoş oldu. Biraz sert cümleleri ile argo kullanması yadırganabilir fakat günlük hayat akışının yüklemi aslında bir çok kelime. Hikaye Ernesto’nun lise yıllarından başlayıp üniversite hayatı süresince başından geçen olaylardan bahsediyor. Önce rutin gibi başlasa da bir süre sonra dram, gizem ve gerilim ile sürüyor. Güzel işleyişi ve konuların içinde hissettiriyor. Bana hitap eden bir kitap oldu. Biraz siyasi göndermeleri gayet yerindeydi. Son sayfalarında sanki bir videoyu X2 modunda izler gibi okudum. Gerilim aktı, hayal dünyamdaki perdeye yansımaları başımı döndürdü. Edebiyatın tehlikeli çocuğundan isabetli yumruklar…. “Tanı: Ağlayamamak, eziyet etmeyen ama rahatlamaya da izin vermeyen bir tür duygu prostatıdır.” “Anarşizm toplumların kampıdır ve ahlaklı anarşist yapı, bir toplumun ulaşabileceği en karakter sahibi noktadır.” “İnsanlar kendilerinde olan ve başkalarına da aşıladıkları komplekslerinde boğuluyor.” “Çektiği acı ülkemin yüzölçümüne sığmıyordu.”
Öldür Gezegeni
Öldür GezegeniUğur Özdemir · Ritim Sanat Yayınları · 2023128 okunma
160 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 saatte okudu
Okuduğum en etkileyici eserlerden biri.
Bu kitap içimde bir yere dokundu hatta içimdeki bir yeri tırmaladı, yüzüme yumruk attı beni ücra bir sokağın en karanlık köşesinde öldüresiye dövdü. Kendime geldiğimde kitabın son kelimelerini yutmuştum. Kitap size ne yapar bilmiyorum ama bana öyle bir şey yaptı ki karmakarışık hissediyorum. Bir kitabın hissettirdiği şeyler yüzünden ağlamak iyidir, ama ağlayamamak… Şu an ağlayamayacak kadar dehşete kapılmış durumdayım. Yazar kelimeleri kullanmakta çok yetenekli ve bu kitap da mükemmel bir baş yapıt. Eser, kolonyalizm hakkında çeşitli perspektiflerden fikir sahibi olmanıza ve kolonyal düzenin etkilediği hayatlara doğrudan bakmanıza yardımcı olacak.
Kuzeye Göç Mevsimi
Kuzeye Göç MevsimiTayyib Sâlih · Ayrıntı Yayınları · 2016379 okunma
Reklam
168 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Kendimden biliyorum, çocuk kalbi bağlandığı bir hayvanı hayvan olarak görmüyor işte. Onun için yanıyor yakılıyor. O iyi olsun diye doysun diye falan, kendi açken salçalı ekmeğini paylaşıyor. Yıkıldım sonunda. Kitap akıcı mı, hayır değil. Ama süreç çok acı. Sonuç çok acı. Bunu kalemi laf yapan bir yazar yazmış olsa, Nazan bekiroglu mesela, ne bileyim Livaneli ya da nermin yıldırım... Arka kapağını kapatıp saatlerce boş duvara boş boş bakardım heralde. Ağlamak ve ağlayamamak arafında kalırdım. Velhasıl iyiki yazmamıslar ucuz yırtmışız. Yeterince acı yükü var, e yeter...
Beyaz Gemi
Beyaz GemiCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201870,4bin okunma
140 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
30 saatte okudu
Yaşlılık, Yalnızlık ve Aşk
“Dünyada sevmekten önemli bir iş olur mu?” (s.9) I. Aziz Nesin mizahi eserleriyle tanınan edebiyatçılarımızdan olup mizahı mevcut siyasetçileri ve siyasi düzeni yermek ve bu düzen içinde siyasetçilerin afyonuyla uyuşan halkı uyandırmak için kullanır. Bu özelliği sebebiyle de sık sık davalık olmuş, sürgüne gönderilmiş ve hapis yatmıştır. “Yetmiş
Yetmiş Yaşım Merhaba
Yetmiş Yaşım MerhabaAziz Nesin · Adam Yayınları · 1995235 okunma
712 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Yeterince ilerlemiş bir teknoloji, büyüden ayırt edilemez.
Pek bilimkurgu okumam ama bu kitaba bayıldım.. 1960'lı yıllarda yazar'ın nasıl böyle bi kurgu yazdığını anlayamıyorum, 21.yy'da benim bile hayretle okuduğum, anlayamadım şeyler var kitapta. Kısacası Frank Herbet'in zekasına aşık oldum sanırım. "Yeterince ilerlemiş bir teknoloji, büyüden ayırt edilemez" gerçekten çok doğru bir söz; teknoloji bazen beni korkutsa da çoğunlukla hayrete düşürür, aynı bu kitap gibi. Kitaba gelirsek; kitapta beni en etkileyen ve üzen şeyler birisi "su". Suyun bu kadar önemli ama kısıtlı olması, vücutlarındaki suyu kaybetmemek için yaptıkları şeyler, üzüldükleri zaman sırf su kaybetmemek için ağlayamamak bunlar bir miktar üzdü benii. Paul'un ise daha o yaşta o kadar zeki ve kurnaz olması, o kadar şeyi başarabilir olması bazen saçma gelse de etkileyiciydi. Kitapta daha anlayamadım bir çok şey var gibi hissediyorum ki bunu da normal karşılıyorum daha okunacak 5 kitap var haliyle. Ama anladığım kadarıyla çok sevdim, o evreni o evrende yaşayan canlıları herşeyiyle benimsedim kitabı :)
Dune
DuneFrank Herbert · İthaki Yayınları · 202111,6bin okunma
336 syf.
10/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
merhaba. nasıl anlatsam bu kitabı hiç bilmiyorum. kalbim kırık. duygularım paramparça. ilk kez üzüntüden ağlayamadım. böyle bir duygu da varmış. üzüntüden ağlayamamak. konusunu anlatmayayım. direkt okuyun bence. o kadar derin bir aşk söz konusu ki gerçek olamayacak kadar etkileyici. iki karakterin birbirine bağlılığı, tutkusu, her şeyleri. kitabın büyük bir kısmında karnımdaki kelebekler sayesinde gülümsememi engelleyemedim. kesinlikle aşka doyacaksınızz. iyi okumalar dilerim. hoş kalın:)
Bin Öpücük
Bin ÖpücükTillie Cole · Yabancı Yayınları · 20171,469 okunma
Reklam
140 syf.
10/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Okuduğum ilk eski dönem Türk kalsiklerinden kendisi. Bilmiyorum ya sanırım bizim insanlarımız, ben de dahil, seviyoruz böyle dramı. Okuduğum dönemde psikolojim çok kötü durumdaydı, ağlamak isteyip de ağlayamamak diye bir şey var, insanın kursağına takılır konuştuğu her kelime, o hissin üzerine bardak bardak su içsen yine gitmez ordaki sertlik, işte öyle bir dönemde okuyup ağlayabildiğim için unutulmayacak kadar değerli bir kitaptı. Eski Edebiyat hocam önermişti, ne deyim Allah razı olsun.. Beğendiğim bir kitap tavsiye ediyorum, okunulası.
Sergüzeşt
SergüzeştSamipaşazade Sezai · Say Yayınları · 201646bin okunma
288 syf.
·
Puan vermedi
Bir babaya, bu dizeleri yazdıran hayat... bir fazla nefesin umuduyla... “Sabahları Hasta uyanmanı istiyorum. Hastaysan eğer Yaşıyorsun demektir.” Mehmet Çerezcioğlu
Mavi Saçlı Kız
Mavi Saçlı KızBurçak Çerezcioğlu · Yapı Kredi Yayınları · 201611,8bin okunma
528 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
#kırpapatyasındanyorumlar 10/10 Günebakan, seride beni en derinden etkileyen ve en burkan  kitap oldu diyebilirim.  İs, tüm gerçekleri öğrendiğini sandığında kendini toparlayabilmenin yolunu en başta Korhan'dan uzaklaşmayla bulur. Yeni bir şehirde yeni insanlar tanır fakat ne geçmişin gölgesi ne de Korhan onun peşini bırakmaya niyetlidir. Nehir
Günebakan
GünebakanBinnur Nigiz · Dokuz Yayınları · 20201,015 okunma
293 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Son Tanıklar 1941.de başlayıp 1945'e dek ,SSCB'de 20 milyonu aşan insanın hayatını kaybetmesini ,Nazi işgali ve 2. Dünya Savaşı dönemini o zamanlarda çocuk olan yetişkinlerin dilinden can alıcı bir şekilde anlatıyor. Savaşta çocuk olmak :( bir lokma ekmeğe,bir parça ota, patates kabuğuna muhtaç olmak, yiyecek için bir çocuğun oyuncağını vermesi,hangi vicdanlara sığar. Savaş hep acı ancak bunu çocuk olarak yaşamak, gözünün önünde anne,baba,kardeşin katledilmesi,tüm bunları izlemek zorunda bırakılmak ve ağlayamamak :( :( offf yüreğim kaldırmadı bu kez, Allah kimseye yaşatmasın
Son Tanıklar
Son TanıklarSvetlana Aleksiyeviç · Kafka Yayınları · 2019346 okunma
Reklam
240 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
AĞLAMAK MI AĞLAYAMAMAK MI? Geçen sene bu zamanlardı bir haber okumuştum. Ermeni bir kızın gözlerinden kristaller dökülüyordu. Daha önce diş hekimine gittiğini orada gözüne toz kaçtığını düşündü. Doktora gittiğini fakat doktorlarında bir teşhis koyamadıklarını ne ile karşı karşıya olduklarını bilmediklerini söylüyorlardı. Bu olay bana çok enteresan gelmişti. Bu kitabın da benzer konu olduğunu okuyunca alıp başladım okumaya. Hasan Ali Toptaş bu kitapta Güldiyar'ın gözünden dökülen yaşları anlatıyor. Bu yaşların taş olup başına ne işler açtığını. Yeri geliyor ağlayamıyor Güldiyar fakat ağlamak mı daha kötü ağlamamak mı bilemiyorum. Çünkü gözlerinden dökülen yaşları kendi isteğiyle dökmediği gibi ağlayıp ağlamamakta ona bırakılmıyor. Zorbalıkla korkuyla ağlamaya mecbur bırakılıyor. İnsanların bir zorbalık karşısında nasıl merhametsiz ve kayıtsız kaldığını anlatıyor bize yazar. Kitapta ki şu alıntı özetliyor aslında insanların geldiği acınası durumu "Sen diyorsun ki kötüler gelip bize kötülük edinceye kadar iyidirler, başımızın üstünde yerleri vardır" Bu alıntının üstüne daha da yazabiliceğim birşey kalmadı galiba Nasıl seyreden bir toplum olmuşuz. Üzücü başka diyecek kelime bulamıyorum
Beni Kör Kuyularda
Beni Kör KuyulardaHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 202010,2bin okunma
250 syf.
·
Puan vermedi
Cemil Meriç 'in doğduğu dünyayı ve üstadın hayatını ustalıkla anlatmış bir eser! Eminim ki bir çoğunu bir şekilde aktarmalarda, alıntılarda, duyduğumuz Cemil Meriç'in sözlerini hatırlayalım mı ? Nereye gidersen git, bulacağın aydınlık, zihninin aydınlığı kadar olacaktır. Bu çökmeye hazır medeniyet üç sütun üzerinde duruyor; süngü, açlık,
Bu Ülkenin Aydınlık Nöbetçisi Cemil Meriç
Bu Ülkenin Aydınlık Nöbetçisi Cemil MeriçMirza Muhammed Atan · Storyside · 201936 okunma
312 syf.
8/10 puan verdi
ah o aşk..duygularına söz geçiremezsin,kendini kontrol edemezsin,mantığın devre dışı kalır,teslim olursun,kendine ne kadar doğruyu hatırlatsan da yapamazsın,içini yakan o aşkın sevginin ateşinde yanarsın ve gözlerine hücum eden gözyaşlarının içindeki ateşin dışa vurumu olduğunu bilirsin,hatta bazen ağlayamazsın bile,oysaki ağlamak zayıflık değil miydi bize öyle derlerdi.sonra gün gelir ağlayamamak zayıflık olur,içindeki acıya alışırsın eşik yükselmişse duyarsızsındır eşiğin altına.
Çi
ÇiAkilah Azra Kohen · Everest Yayınları · 201815,1bin okunma