Ahlat ahların ağacıydı,
Yaşlanmaya başlayanların,
İtiraf edilememiş aşkların,
Evde kalmış kızların.
Ahlat ahların ağacıydı,
Cezayir nasıl cezaların ülkesiyse,
Öyleydi işte.
Sayfa 20Kitabı okudu
Ahlat ahlarin ağacıydı.
Yaşlanmaya başlayanların.
Itiraf edilmemiş aşkların,
Evde kalmış kızların.
Ahlat ahların ağacıydı.
Cezayir nasıl cezaların ülkesiyse,
Öyleydi işte.
Ahlat ahların ağacıydı,
Yaşlanmaya başlayanların,
İtiraf edilememiş aşkların,
Evde kalmış kızların.
Ahlat ahların ağacıydı,
Cezayir nasıl cezaların ülkesiyse,
Öyleydi işte.
Ne çok dikeni vardı ahlat ağacının tanrım
Ulaşılamazdı,
Sen sarılmak istesen ona,
O sana sarılmazdı.
Ah lar Ağacı
Böyle ah demeyi beli bükük bir ahlat ağacından öğrendim.
Sayfa 19 - Metis Yayınları, 10. baskıKitabı okudu
Ah lar Ağacı
Ne çok dikeni vardı ahlat ağacının tanrım,
Ulaşılamazdı,
Sen sarılmak istesen ona,
O sana sarılmazdı.
Ne çok dikenin vardı Tanrım!
Ne çok isterdim,
Sana sarılamazdım.
Ve şöyle derdim o zaman:
Ah!
Sayfa 19 - Metis Yayınları, 10. baskıKitabı okudu
Ah lar Ağacı
Ahlat ahların ağacıydı,
Yaşlanmaya başlayanların,
İtiraf edilememiş aşkların,
Evde kalmış kızların.
Ahlat ahların ağacıydı,
Cezayir nasıl cezaların ülkesiyse,
Öyleydi işte.
Sayfa 20 - Metis Yayınları, 10. baskıKitabı okudu
"Böyle ah demeyi beli bükük bir ahlat ağacından öğrendim."
Ne çok dikeni vardı ahlat ağacının Tanrım,
Ulaşılamazdı,
Sen sarılmak istesen ona,
O sana sarılamazdı.
Ne çok dikenin vardı Tanrım!
Ne çok isterdim,
Sana sarılamazdım.
Ve şöyle derdim o zaman:
Ah!
Sayfa 19Kitabı okudu
Ulaşılamazdı...
"Ne çok dikeni vardı ahlat ağacının Tanrım,
Ulaşılamazdı,
Sen sarılmak istesen ona,
O sana sarılamazdı."
Sayfa 19