Ünlü yazar Ahmed Râsim ise Pazarola Hasan Bey'i konu olan bir başka "Eşkâl-i Zaman" yazısında, "Pazarola!" başlığıyla onu okurlarına tarif ederken, çok daha sevecen, çok daha müşfik bir baba tonundadır: Hasan Bey'i kim tanımaz: Zamânın tek güler simâsı. Tabîatın sahte bir gösterişle iki arşınlık gövdesine takdığı kocaman bir kafanın üzerine âbâni sarıklı, mevsimine göre katmerleri arasına fulya, zerrin, sünbül, gül hatta fesleğen dalı takılı, hattâ yanpiri duran bir fes kondurun. Rengi esmer, geniş bir alın altına kara iki sivri uçlu kaş, hâlinden ve kalinden (söz ve duruşundan) her vakit memnun olduğunu gösterir parlak, uzun kirpikli iki siyah göz, mütenâsib (uyumlu) bir burun, üst bölüğü birbirine denk gaytan (ip) bıyıklarla donatılmış az büyücek bir ağız, yassı bir çene, fakat ince bir boyun çizin. Hattâ giydirip kuşatarak, biraz da çekidüzen verin. Görmeğe, fotoğrafa hacet kalmaz. Ne zaman rastlasam, yüzündeki gülümsemelerini ter ü taze (taptaze) bulurum. Meczupluk hâline vergi bir temiz bakışla çevresine bakınarak her dükkâna, her satıcıya, işine, malına göre: '- Pazarola bakkâlbaşı,' '- Pazarola balıkçıbaşı,' '- Pazarola aşçı baba,' diyerek, yürür gider.
Sayfa 33 - Tarih Vakfı, 1. Baskı 2006 İstanbul, PAZAROLA HASAN BEY
13 AY - 170 KİTAP
Ocak ayını 9 kitapla tamamlamış bulunuyorum. #Tavsiyeniteliğinde okuduğum kitapları bırakmak istiyorum. Herkese keyifli okumalar dilerim😊 (En alta geçen 12 ayın kitaplarını da bırakacağım. Yorum, fikir ve düşüncesini merak ettiğiniz kitapları sorabilirsiniz.) OCAK AYI 1-)Cenab-ı Aşk(Dücane Cündioğlu) 2-)Sis(Miguel de Unamu) 3-)Son Devrin Din
Reklam
Gönlümün bir hâli var ki gam değil kasvet değil Neş'e dersen hiç değil mahzûn-i firkat değil Anlatır belki bu sözler derdimi erbâbına Mey o mey, cânân o cânân, sohbet ol sohbet değil. Ahmed Râsim Bey
Neyzen sokakta çökmüş yere. Yalın ayak... Bir çocuk yaklaşmış yanına: -Boyayalım mı? Neyzen acımış. -İskarpinim yok, yüzümü boya demiş. Cebindeki üç kuruşunu da çocuğa vermiş. Ahmed Rasim geçiyormuş oradan. Neyzen’i görünce, -Bu ne ? Othello’yu mu oynadın? diye sormuş. Neyzen’in cevabı düşündürücü olmuş. -Merhamet bazen insanın yüzünü kara çıkartır üstad! Ahmed Rasim, Neyzen Tevfik'i evine götürmüş, yüzünü yıkayıp, temizlemiş. Neyzen aynada kendine bakmış. "Üstad "demiş. "Allahımıza şükürler olsun ki böyle bir yüz karam oldu. Ya merhametsizlerin yüz karası-çıkmaz boyalılar?"
Sizler Allah şahittir her şeyi yaptınız, hatta imkânsızları dahi yaptınız.
Tek bacağı üzerinde dikilen Ahmed Rasim’in gözlerinden yaş yağmur gibi boşanıyordu. Sarsılmaz iradesiyle kendini tutmasını beceren Eşref Bey, koltuk değneğine dayanarak yanına gitti; onu kucakladı. - Üzülme Ahmed Rasim; Uhud’da da perişan olmuştuk. Sonra onu birbirinden muhteşem zaferler takip etti. Biz canımız da dahil, herhangi bir fedakârlıktan sakınsaydık, üzülmen gerekirdi. Neyi yapabilecekken yapmadık? Allah, Peygamber davasından neyimizi esirgedik? Gözyaşları arasında Ahmed Rasim cevap verdi. - Evlâtlarım sana kurban olsun ya Kuşların Şeyhi! Bizler elimizden geleni yapmakla yükümlüyüz. Ve sizler Allah şahittir ki her şeyi yaptınız, hatta imkânsızları dahi yaptınız. Neylersin ki kader boynumuzu büktü.
Sayfa 314 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
14 AY - 177 KİTAP
Şubat ayını 7 kitapla tamamlamış bulunuyorum. #Tavsiyeniteliğinde okuduğum kitapları bırakmak istiyorum. Herkese keyifli okumalar dilerim😊 (En alta geçen 13 ayın kitaplarını da bırakacağım. Yorum, fikir ve düşüncesini merak ettiğiniz kitapları sorabilirsiniz.) ŞUBAT AYI 1-)Pal Sokağı Çocukları(Ferenc Molhar) 2-)Yusuf ile Züleyha(Nazan
Reklam
190 öğeden 131 ile 140 arasındakiler gösteriliyor.