“Birini güzel olduğu için sevmezsin ki.. Sen sevdiğin için güzel olur o. Sırf sen seviyorsun diye herkesten farklıdır. Herkesten farklı bakar gözleri.. Onu güzel yapan sensin, senin sevgin."
Şu anda size bu asteroidle ilgili bu kadar çok şey anlatabiliyor, numarasını filan söyleyebiliyorsam bu hep büyükler sayesinde oluyor. Büyükler sayılara bayılırlar. Yeni bir arkadaş edindiniz diyelim: onun hakkında hiçbir zaman asıl sormaları gerekenleri sormazlar. "Sesi nasıl?" demezler örneğin, ya da. "Hangi oyunları sever? Kelebek koleksiyonu var mı?" diye sormazlar. Onun yerine. "Kaç yaşında?" derler. "Kaç kardeşi var? Kaç kilo? Babası kaç para kazanıyor?" Ancak bu sayılarla tanıyabileceklerini sanırlar arkadaşınızı.
Bir kitabı okurken geçen iki saatin ömrün bir çok senelerinden daha dolu daha ehemmiyetli olduğunu fark edince insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım.