Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Türkiye Tarihinin Utanç Lekesi : MADIMAK OLAYI
Her sene 2 Temmuz tarihinde aklımıza geldikçe tüylerimizin ürpermesine neden olan,1993 yılında yaşanan, aynı zamanda "Sivas Katliamı" olarak bilinen,içinde birçok değerli yazar,aydın bulunan Madımak Otelinin bir grup gerici tarafından yakılması olayını gelin yakından inceleyelim. Her sene, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği tarafından
Seven bir kızın sevdiğine yazdığı son satırlar
Bugün sana veda ediyorum ama bu diğerlerinden çok daha farklı. Sana hoşçakal diyip iki gün sonra tekrardan sana dönmeyeceğim. Bugün sana seni nasıl unuttuğumu anlaticam, nasıl iyileştiğimi hatırlaticam. Ben her gece kalbimin ağrısından uyuyamazken, sen beni umursamıyordun bile bu beni iyilestirdi mesela, her gece seni düşünürken, sen başkasını düşünüyordun bu beni iyilestirdi bak. Senin her yaptığın sey beni iyilestirdi anlıyor musun? Sen bomboş bir insanmışsın, ben sana bir şeyler katıyormuşum ki bi şey olmuşsun, ben bunun farkına vardım... Sen beni sevmedin sen beni düşünmedin, sen beni önemsemedin, sen beni umursamadın, sen bana hiç değer vermedin. Ben sana gerçekten özür dilerim bunları demek istemezdim ama en kötü gününde ben yanındaydım, seni ailen bile adam yerine koymamışken, ben seni adam yerine koyup sevdim. Kimse sana koşmazken ben kaldırımlardan düşerek sana geldim. Hiçbir şey önemsemeden sabah akşam dinlemeden ben sana koşup geldim. Eğer benim sevgim benim canımı bu kadar acıtıyorsa o sevgim de sana verdiğim değer de yerin yedi kat dibine girsin. Ama inan şu an hiç umrumda değil. Ama umarım benim ahım olsun sana bundan sonra beni üzen herkes benden sana ah olarak geçsin. Eğer çünkü sen beni sevseydin beni üzmiceklerdi. O kadar zor durumda kal ki elin telefona gitsin ama beni arayama, için yansın anladin mı, için öyle bir yansın ki sen beni mumla ara ama bulama, ben sana dönmiyim...Umarım bunlar sana bir şeyler ifade etmiştir, ama bundan sonra asla karsima çıkma. Çünkü tek bir bakışım seni öyle bi mahveder ki kendine gelemezsin
Reklam
GECE YARISI YOLCULARI | 2
Berbat geçen bir gecenin ardından, hiç uykusuz durmanın verdiği zorlukla sızdığı koltuktan kaldırdı kafasını. Birkaç saniye sonra hızla geri bıraktı. Ağrıyan sadece kalbi değildi. Uykusuzluk ve alkolün de yardımıyla başını fena hâlde ağrıtmayı başarmıştı. Gökhan ile aralarında geçen tatsız konuşmayı düşündü. Yattığı yerde sağına soluna dönmekle
Tanrılar Kudurmuş Olmalı
Bir eliyle önlüğünün uçlarını toplamış, öbür elindeki alüminyum tasla buğday çuvalından önlüğüne buğday dolduruyordu. Yeteceğine karar verince çuvalın yanındaki eski ilistiri de eline aldı. Oflayıp puflayarak doğruldu. Kapıdan çıkarken dikkatsizce attığı adım çöp tenekesinin dökülmesine sebep olmuş, bütün çöpler yerlere dökülmüştü. Oğul oğul
Her çocuk için...
Akşamüzeri sahadaki antrenman yapan çocukların neşe dolu çığlıkları eşliğinde şu satırları yazmaya başlamadan önce nice hayaller kurarken bir anda geliveren ilhamla yazmaya başladım. Eskişehirspor tesisleri önünde bir ağacın önünde oturup çocukların hocalarına bir an önce maç oynamaya başlama isteklerini ifade eden bağrışlardan sonra tüm keyfimi
Dadal Ugan Sözleri
Dadal Ugan Sözleri Dadal Ugan Her yol niteliğe çıkar, işe yarayan çürüklük de.
Reklam
Eserimiz #65kogus kendi başına her koşulda ayakta kalmayı başaran tum #güçlükadınlar ımız adına #gercekhayat tan kaleme alınmış bir eser Ukranya nın kültür merkezi Lviv e gitmek için,Bodrum dan yola çıkıp İstanbul’a gelen Meryem in başına gelenler pişmiş tavuğun başına gelmemiştir. Oysa ki tek bi amacı vardı Meryem in o da operaya hiç gitmeyen
Kestirme
"Bilimkurgu mu? Hiç anlamam" dedi Kartal. Nerden çıkarmıştı şimdi sevgilisi böyle bir yarışmayı ki. Ara sıra bir şeyler karalıyordu, Sinem'in çok beğendiği, ama bilimkurguya hiç girmemişti. "Yok be kızım " diye devam etti, "Ben kim, bilimkurgu kim, hem öyle yarışmalarda kazanacaklar bellidir şimdiden. Hayatını buna
78 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.