Süper bi tesbit ...
Yazılarınızı fırsat buldukça okuyorum. Yazılarınızda sık sık “Gençlik nereye gidiyor?” türünden yakınmalarınız oluyor? Gençlik derken herhâlde lise ve üniversite öğrencilerini kastediyorsunuz. Bu durumda ben de nereye gittiğini çok merak ettiğiniz o grubun bir üyesiyim. Madem bu ülkede yaşayan insanları gençler ve yetişkinler olarak ikiye
376 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
*İlk kâğıt fabrikasını kuran âlim: Ibni Fazıl *Kızamık ve çiçek hastalığını keşfeden âlim: Râzi *Mikrobu ilk tanımlayan âlim: Akşemseddin *Cüzzamı bulan âlim: Ibni Cessar *Vebanın bulaşıcı olduğunu bulan âlim: Ibni Hatip *Verem mikrobunu bulan âlim: Kambur Vesim *Retina tabakasını bulan âlim: Ibni Rüşd *Ilk göz ameliyatını yapan âlim: Ammar *Ilk
Işık Doğu'dan Yükselir
Işık Doğu'dan YükselirCuma Vural · Panama Yayınları · 2013193 okunma
Reklam
’Tacı tahtı terk edip tasavvuf deryâsına dalmak isteyen Osmanlı padişahlarından biri de Fâtih Sultan Mehmed Han’dı. İstanbul fâtihi gönülleri fethetmenin veya feth edilmiş gönüllere girmenin, şehirleri fethetmekten daha önemli olduğunu bildiği için, hocası Akşemseddin’den ricada bulunuyordu. O kadar ki bu ricâlar zaman zaman ısrâra dönüşüyordu. Fakat tâbir yerindeyse Ak Şeyh Fâtih’e yüz vermiyordu. Halbuki padişah yine ısrar ediyor, tarîkatın ahkâmı ne ise bana öğret, beni irşâd et diyordu. Şeyh, tarîkate intisap edersen müslümanların işlerini göremezsin. Ümmet-i Muhammed’in üzülmesine vesîle olursun. Senin adâletle hükmetmen gerekir. Hükümdar âdil hareket ederse velâyet ve kerâmet sâhibi kabul edilir, derse de Fâtih yine tatmin olmaz. “Elbette tahsil-i tarikat ve kesb-i mârifet ederim” deyip ısrâr edince, Emir Hüseyin Enîsî’nin menâkıpnâmesinde yer alan bir cümleyle söyleyecek olursak “Şeyh kaçıyor. Gelibolu’ya varıyor. Oradan Anadolu’ya geçiyor. Göynük’e geliyor.” Bu hikâyeden şöyle bir sonuç çıkarabiliriz: Devlet başkanlarının,“ Allah’ın rızasına uygun icrâatta bulunabilmeleri, adâleti uygulama konusunda son derece titiz davranmaları, bir nev’i velâyet veya kerâmettir. Öyle olmasaydı, Akşemseddin hazretleri, Fâtih’in ısrarını geri çevirir miydi? Çevirmezdi!...
167 syf.
4/10 puan verdi
Osmanlı Devlet'i gibi büyük bir devletin tarihimizde yer alması bizim için ilham kaynağıdır. Yaptığı olumlu ve olumsuz şeylerle örnek teşkil etmesi gerekir; devamında kurduğumuz ve halen varlığını sürdüren devletimiz için. Durum böyle iken bu büyük devletin her aşamasında yer alan ve adeta çimentosunu oluşturan sultanların şeyhlerinin
Sultanların Şeyhleri
Sultanların ŞeyhleriHasan Alakese · Okul Yayınları · 20041 okunma
Osmanlı tarihçilerine burun kıvıran bizim anlı şanlı akademisyenlerimizin, Dukas, Babinger, Barthold, Ebül Ferec, Colin İmber, Heywood gibi İslam düşmanı tarihçilerin yazdıklarını haşa Peygamber buyurmuş gibi kabullenişleri bu ezikliğin üniversitelerimize yansımaları değil midir? Yine Batılı düşünürlerin İslamiyet ve Türklerle ilgili hakaret yüklü ifadelerini çıkarırsak onların zihniyetleri bugün tarihselci ve modernist ilahiyat mensuplarınca aynen ve kısmen savunulmakta değil midir? Hatta KURAMER gibi kurumlar Müslüman müfessir ve muhaddisleri bir yana bırakıp Batılı müsteşrikler gözüyle Kur’ân-ı kerimi ve hadis-i şerifleri yorumlamakta bir beis görmemektedir! Keza okullarımıza gidiyorum. Duvarlarda iki Müslüman âliminin yanında on Batılı düşünürün sözü yazılı. Okul kitaplarımıza bakıyorum yine aynı. Günün sözü, ayın sözü, özlü sözler derken Batılı filozof düşünür ve ilim adamlarının insanları cezbeden ifadelerinden geçilmiyor. Yunus’tan Fuzuli’den Baki’den Şeyh Galip’ten, Nabi’den kaç beyit ezberledin, Ahmed Yesevi’nin hikmetlerini okudun mu, Kutadgu Bilig’den ne aldın diyen yok! Bizdeki Batı hayranı bu kitle Fransız, Alman, İngiliz eserlerinde de bizim ilim adamlarımızın sözlerine rastlıyorlar mı acaba? Onlar da Akşemseddin, Kemalpaşazade, Fatih, Yavuz, Kanuni, Aziz Mahmud Hüdayi, Somuncu Baba, Molla Fenari ve Molla Hüsrev’den alıntılar yapıyorlar mı? Bir Türk gencine hemen Batı klasiklerini okudun mu diye aşağılanırcasına yükleniliyor. Okumasa ne olur söyler misin neyi eksilir? Ahmet Şimşirgil
304 syf.
9/10 puan verdi
Muhabbet ortamlarında her zaman dile getirdiğimiz bir gerçek var: Gençlerimiz tarihi sevmiyor. Bu ifadeyi biraz daha genişletebiliriz, okullarımızda tarihi sevdiremiyoruz, tarih öğretemiyoruz, gençlerimiz tarihi kitaplar okumuyor gibi. Bu gerçeğin aslında en büyük nedeni gençlerimize, okullarda savaşlar tarihi öğretmemizdir. Yani medeniyetler
Hayal Denizi
Hayal DeniziAydın Hız · Timaş Yayınları · 2018118 okunma
Reklam
948 öğeden 831 ile 840 arasındakiler gösteriliyor.