Alkışlıyorum...
'İnanmanın azı çoğu olmaz;' derler; oluyor. İnsan aslında inanmadığını bilmeden inanıyor bazen. Hele bir kız çocuğuysanız, genç bir kadınsanız, ve sevilmeye açsanız. -Kız çocuklarının ve genç kadınların çoğu, yeterince sevilse de gereğince sevilmemiştir çünkü. Gereğince sevilmiyorsanız eğer, çok sevilseniz bile ne anlamı var sevilmenin, öyle değil mi?-
Sayfa 143Kitabı okudu
Ambalajlar, kurdelalar, boyalar, ilanlar, reklamlar, moda öncüleri... Sevdiginiz yıldızlar diyor ki... Cildimin güzelliğini falana borçluyum... Bu yatak çarşafını alkışlıyorum... Gazeteler, televizyonlar, sinemalar... Şunu ye.... Bunu iç... Falan yere git... Filan yeri seç... Bilmem ne aldın mı? Almadıysan boku yedin... En iyisi ananın dini... Paranı falan bankaya yatır... Götünüzdeki kılları en iyi falan çeker... Ananızı en iyi falan düzer... Duvar afişleri, karılar, kızlar, oğlanlar... İçelimler... sıçalımlar... "Hırsızlar!" Binlerce, yüz binlerce, milyonlarca insan masa başlarında milyonlarca saat harcayarak, halkın cebindeki bir kuruşu kapmak için yarışıyor... En çarpıcı rengi, en aldatıcıyı, en etkiliyi bulan kazanacak... "Hırsızlar!"
Reklam
“Bir şeyi saklamanın en iyi yolu, onu herkesin görebileceği bir yere koymaktır.” “İp çok ama ben uçlarını bulamadım.” “Bir kadının sezgileri, bazen en mantıklı çıkarımlardan bile daha değerli olabilir. Karmaşık beyinleriyle ard arda sıraladıkları senaryoları mutlaka dikkate alın. Bunlar sizi hiç tahmin etmediğiniz sonuçlara
İnsanlar arkamdan konuşadursun, ben evimde sandığımdaki parayı izleyerek kendimi alkışlıyorum.
Sayfa 206Kitabı okudu
'' İnsanlar arkamdan konuşadursun umurumda değil, ben evimde, sandığımdaki parama göz süzerek kendimi alkışlıyorum. ''
Sayfa 253 - Altınpost Yayın
Halk beni yuhalıyor ama ben evimde, kasamdaki serveti düşünüp kendimi alkışlıyorum.
Reklam
353 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.