Ancak bu avcilar uzun yaşamazlar. Görüş kabiliyetleri azalır, gözlerinde ülser olur, vücutlarında yaralar oluşur ve çoğu zaman deniz dibinde beyin kanaması geçirirler. - Evet, dedim, bu, sırf bir kaprisi tatmin etmek için yapılan çok hazin bir meslek. Fakat söyleyin Kaptan, bir gemi bir gün içinde kaç adet istiridye avlayabilir? - Aşağı yukarı kırk ila elli bin kadar. Hatta anlatılana göre 1814'te İngiliz hükümeti hesabına çalışan avcılar yirmi iş günü içerisinde tam yetmiş altı milyon istiridye çıkarmış - Hiç olmazsa bu avcılara yeterli bir ücret veriliyor mu peki? diye sordum. - Neredeyse hic verilmiyor dense yeridir, Bay Profesör. Panama'da haftada sadece bir dolar kazanıyorlar . Genelde bir inci barındıran istiridye başına bir sol kazanıyorlar. Oysa içinde inci olmayan kim bilir kaç istiridye çıkarıyorlar! -Patronlarını zengin eden bu zavallı insanlara sadece. bir sol mu veriyorlar? Bu berbat bir şey!
158 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
AÇLIK , Knut Hamsun
Açlık
Açlık
(The Hunger -1890) Haddini aşan ‘’
Açlık
Açlık
’’a haddini bildiren adam:
Knut Hamsun
Knut Hamsun
. Açlığın haddini aşması ne demektir?
Açlık
Açlık
onu değil; o açlığı terbiye etmiştir. Peki bu nasıl mümkün olabilir? Açlığın son raddesine erişmiş bir insanda ölüme yaklaşma hissi nasıl bir travmatik his bırakır? Böyle bir travma yaşamış insan için hayatın ne
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Varlık Yayınları · 201728,4bin okunma
Reklam
Kendinle hesaplaş
İngiliz Edebiyatçısı George Bernard Shaw şöyle diyor: "Bilimin ilerlemekte olduğuna dair bütün gevezelikler küstahça palavralardan başka bir şey değildir. Bilim ortadan ölümü kaldırmadıkça hiçbir şey yapmış sayılmaz. Beni bir gün bir taşın altında çürümeye terk edeceklerine göre Londra'dan New York'a altı saatte uçmuşum bana ne?"
Sayfa 64 - İnsanın yeniden doğması yani gerçeğe ulaşması için cesurca geçmişini ve geleceğini sorgulaması, olup biten olaylar üzerine ciddi olarak düşünmesi ve arayışlarını ısrarla sürdürmesi gerekir. Bütün büyük insanlar bunu yapmışlardır.Kitabı okuyor
Bu konu üzerinde epeyce çalıştık. Gardiyan gemilerine rağmen Dünya'ya dönmenin mümkün olduğunu düşünüyoruz. Altı gün sonra da, yani kaçışın gerçekleşmesi gereken gün, öyle olup olmadığını kesin şekilde öğreneceğiz.
Sayfa 114 - İthaki YayınlarıKitabı okuyor
Zerdüşt Dini
Zerdüşt Dinine göre kötülüklerin ve karanlıların tanrısı Ahreman'dır". İyiliklerin ve Aydınlığın tanrısı da Hürmüz'dür.Bu iki tanrınınaskerleri vardır" ve bunlar sürekli savaş halindedirler. Bunların bir de yardımcları vardır. Bu din ateş, aydınlığı ve iyiliğin sembolüdür. Bu yüzden ateş kutsaldır Zerdüşt Dininde.Güneş, ay ve yıldızlqr da aydınlık saçtıkları için kutsal kabul ediliyor. Bu dine göre Ahreman kötülükleri yarattı. Hürmüz de önce ruhları yarattı, sonra da altı devir içinde madde ve insanı yarattı. Bu dine göre ruh ölümsüzdür. Cesetten ayrıldıktann sonra üç gün karışık bir evre geçirir. Sonra bir köprüye ulaşır.Köprünün başında görevliler tarafından ruhun iyilik ve kötülükleri tartılır. Eğer iyilikler ağır gelirse, köprü onun için genişler ve buradan rahatlıkla geçen ruh mutluluğa kavuşur. Şayet ruhun kötülükleri ağır gelirse, köprü daralır ve ruh da köprüden geçmeyerek karanlıkların içerisine düşer. Ruhun kötülük ve iyilikleri eğer eşit gelirse, Heymestikan adı verilen üçüncü bir dünyaya gönderilir. İslamiyete göre de bu dünyaya Araf adı verilir.
Zaten pazar günü diğerlerinin dışında bırakılabilirdi; çünkü Ame­ rika ve Avrupa'da pazar günleri haftanın günlerinden sayılmazdı. Sizde kabul edersiniz ki, şu ya da bu sebeple pazar farklı bir gün­ dür. Pazarları insana haftanın diğer altı gününden başka görünür; farklı hissedersiniz, hatta kokusu bile farklıdır. Pazarın farklı bir rengi (genelde beyaz), farklı bir dokusu (kolalı çamaşır gibi) ve farklı bir tadı (patates püresi gibi) vardır ve (kızıl renkli, sosis ve bira kokan) cumartesiye benzemez. Amerika'da bazı şehirlerde nedense pazar günleri bira satmak yasaktır; ama tabii bu başka bir hikaye.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.