Hâlâ bir şeylere sahibiz, dedi. Ama hâlâ sahip olduğumuz şeylerin ne olduğunu söylemedi. Biz dememesi gerektiğini düşündüm, çünkü ondan bildiğim kadarıyla hiçbir şey alınmamıştı.
Hâlâ birbirimize sahibiz, dedim. Bu doğruydu. O zaman neden sesim, kendime bile, böylesine kayıtsız geliyordu?
Ve beni öptü, sanki şimdi bunu söylediğim için işler normale dönebilecekmiş gibi. Ama bir şey değişmişti, bir denge. Kendimi büzüşmüş hissediyordum, öyle ki beni sararak kollarını doladığında, bir bebek kadar küçüktüm. Aşkın bensiz ilerlediğini hissediyordum.
Bunu önemsemiyor, diye düşündüm. Hiç önemsemiyor, hem de. Belki hoşuna bile gidiyor. Birbirimize ait değiliz artık. Bunun yerine, ben ona aitim. Değersiz, haksız, gerçekdışı. Ama olan biten bu.
''... yalnızken, vücudumla, onun zevkleri ya da acılarıyla ne gibi bir ortaklığım olduğunu düşünmüşümdür, sanki o vücuda ait değilmişim gibi. Ama ben ona aitim.''
''... yalnızken, vücudumla, onun zevkleri ya da acılarıyla ne gibi bir ortaklığım olduğunu düşünmüşümdür, sanki o vücuda ait değilmişim gibi. Ama ben ona aitim.''
- " (…) Yalnızken, vücudumla, onun zevkleri ya da acılarıyla ne gibi bir ortaklığım olduğunu düşünmüşümdür, sanki o vücuda ait değilmişim gibi.
Ama ben ona aitim..."
İç sıkıntımın ikinci bir suretini çıkartan bir aynanın karşısında, yalnızken, vücudumla, onun zevkleri ya da acılarıyla ne gibi bir ortaklığım olduğunu düşünmüşümdür, sanki o vücuda ait değilmişim gibi. Ama ben ona aitim, dostum. Bunca kırılgan görünen bu vücut benim erdemli kararlarımdan daha uzun ömürlü halbuki, hatta belki ruhumdan da, zira ruh çoğu zaman ondan önce ölür. Bu cümle Monique, kuşkusuz sizi itirafımın bütününden daha çok sarsmıştır: siz ölümsüz ruha inanırsınız. Sizin kadar emin olmadığım ya da daha az gururlu olduğum için beni bağışlayın; ruh bana çoğu zaman vücudun aldığı sıradan bir soluk gibi görünüyor.
“Ne kadar tedbirsizdim,” diye düşündü. “Ona üzerimdeki bütün sahip olma haklarını vermişim. Sadece en son zayıflığı göstermedim. Ama hissediyorum, ben ona aitim. Şimdi ondan nasıl kendimi geri alabileceğim.
Size yazıyorum –daha ne denir?
Hem daha ne söyleyebilirim ki?
Şu an, biliyorum, elinizdedir
Hor görüp cezalandırmanız beni.
Bu benim mutsuz kaderimdir,
Bir damla acıyı koruyarak siz,
Elbette beni terketmezsiniz.
Susmayı tercih ettim ben önce;
İnanın: şu rezil yaşamımdan
Haberiniz olmazdı hiçbir zaman,
Bir ümide kapılmış olsam
Merhaba,günaydın >:<
Biraz da sevdiğim insandan bahsetmek istiyorum..Hep ailemi kendimi anlatırdım.Onu da anlatmam gerek diye düşünüyorum...Çünkü o da benim ailem.
Kim olduğunu söylememe gerek yok ancak kalbimin sahibi diyebilirim..
Im biraz ondan bahsedeyim o halde.. Melek gibi biri desem yalan olmaz , tertemiz , çok düşünceli , saf