Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.31
205 syf.
8/10 puan verdi
Malcolm Gladwell in kitap kapağındaki yorumuna inanarak aldığım bir kitaptı, “Yıllardan beri bu kadar etkileyici bir kitap okumamıştım” diyor Gladwell.
Gladwell’ın kitaplarına hayranımdır, ama bu görüşüne maalesef katılmıyorum.
Kitabın ana düşüncesi şu; aldığımız eğitimler, yaşam tecrübelerimiz, ekonomik ve sosyal durumumuz ne olursa olsun bize sorumluluk verilen her alanda bir checklist oluşturmamız gerektiğini farklı iş alanlarından aldığı örneklerle anlatıyor.
Bu listeyi hazırlarken, işler bellek sınırını aşmayacak şekilde 8-9 maddelik OKU-YAP veya YAP-ONAYLA kontrol listeleri oluşturarak yaşanabilecek sorunların bertaraf edebileciğimizi öne sürüyor.
Kendisi bir cerrah olmasına rağmen anlatım dili oldukça iyi hatta kitabın sonlarına doğru kendi hayatından vermiş olduğu örneklerle bence
‘tüm sağlıkçıların (hemşire, anestezist, acil yardım teknisyeni, eczacı, dişçi vs.) herkesin mesleğe başlamadan önce zorunlu okutulması gereken ve bakanlığın hastanedeki her bir müdahale için bir checklist hazırlaması gerekiyor’ diye düşünmedim değil.
Alıntılar bölümünde paylaştıklarımdan bence ne demek istediğimi anlayacaksınız. 🤗
Keyifli okumalar.
Yeşil Mürekkep
Bu yorumu yazmadan önce nasıl hata etmeden anlatabilirim diye çok düşündüm.
Ben Sabahattin Ali’yi çok sevdim. Bana okuma alışkanlığı kazandıran yazarlardandır. Hele bu alışkanlığı otuzunuzdan sonra kazanmışsanız değerini siz düşünün.
Hala roman ve hikâyelerinde günümüz sorunlarını hak, hukuk, adalet ve toplumdaki adil olmayan eşitlik gibi sorunları bariz bir şekilde yansıtmakta ünlü yazar.
Ve Yeşil Mürekkep bu kitap Sabahattin Ali’nin hayatının nasıl bir hikâyesi olduğunu aydınlık kişiliğinin nasıl söndürülmek istendiğinin ve tıpkı hikâyelerinde anlattığı gibi hayatının nasıl adaletsizce elinden alındığını anlatıyor.
O kadar detaylı güzel hazırlanmış bir kitap ki hayatının tüm detayları var.
Mesela neden yeşil mürekkep kitabın adı. Nazım Hikmet ile arasındaki usta çırak hikayesi, daldan dala konan aşkı âşık olmayı seven kalbi.
Umutları büyük yazarın, umutsuzlukları. Çıkmazları Aliye sini ve Filizini düşününce sevgi açan kalbi.
Yazdığı yazılar, roman ve hikayelerin başarısı korkmamdan yönetimi eleştirisi ve hatalarını yazılarında vurgulaması.
Her durumda kendini geliştirip insanları izlemeyi ve gözlemlemeyi hikâyeleştirip kaleme alabilme yeteneği.
Ülkesinin aydınlıklara kavuşabilmesi için taşın altına elini korkmadan sokabilen adam Sabahattin Ali ve bu uğurda uğradığı haksızlıklar.
Ülkemiz neden aydınlığı sevmiyor bu neden hep böyle olmuş dedirten bir kitap.
Sabahattin Ali’yi seven ve merak eden herkese bu kitabı tavsiye ederim. Kuşkusuz ne hissettiğimi o zaman daha iyi anlayacaksınız.
·
Puan vermedi
Dönemim ekonomik şartlarının insan yaşamı üzerindeki olumsuz etkisini hissettirerek dile gelen bir kitap. Slav edebiyatı öncüleri arasında yerini çoktan aldığı kanısına siz de katilirsiniz sanırım. Okunması gereken kitaplardan biri . Minimal yapısıyla zevk vereceğini umuyorum . O soğuğu siz de hissedecek ve bir paltonun verdiği mutluluğu siz de anlayacaksınız. .
Esenlikle
152 syf.
9/10 puan verdi
Asıl adı “ Eric Arthur” olan Orwell’in kitabı yazmasına vesile olan olayın, 1937 Mayıs’ında İspanya iç savaşında, Stalinci olmayan solun, Sovyetler Birliği yanlısı “yoldaşlar”ının ihanetine uğraması sonucu Stalinciliğe duyduğu nefretin göstergesi olarak bilinir.
Kitapta bu iki tarafı domuz karakteri ike görüyoruz.
Yoldaşların başı olan Stalin’e ”Napoleon”
İhanete uğramış Stalinci olmayan sol grubu temsil eden domuza da Snowball adı verilmiş.
Kitapta bir sürü hayvan karakteri mevcut bunlar, at, kuzgun, tavuk, inek, ördek, köpek, eşek gibi.
Kendime en yakın hissettiğim ise Benjamin adındadaki eşek oldu. :) Çünkü Benjamin, hayatın değişmez yasaları olarak; açlık, zorluk ve hayal kırıklığı olarak gören huysuz bir eşekten başka birisi değil.
Napoleon’ a en yakın domuzlardan birisi olan Squealer ise tam bir algı yöneticisi,
tam bir günümüz hükümetinin adamı.
Ne demek istediğimi okuyunca çok daha net anlayacaksınız.
Bir nefeste bitecek keyifli okumalar.🤗
Yalnızca son ağaç kesildikten, son ırmak zehirlendikten, son balık yakalandıktan sonra... Ancak ondan sonra paranın yenemeyeceğini anlayacaksınız.
Zweig'ın 1920 li yılların sonunda kaleme aldığı Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu, tek taraflı bir aşkın naif anlatımıdır.
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu...
Şuan ne yazacağımı bilemiyorum. Beni derinden etkiledi. Platonik aşk... Hala düşünüyorum R. nasıl bu kadar kör olabilir diye. Çocukluğundan itibaren bu aşkı nasıl taşımış yüreği nasıl kaldırmış.
Nasipse adaylığa adayız...
Belediye başkanlığına aday adayı olmak ve aday olarak gösterilmeyi hem ümitle hem de karamsarlıkla beklemek...
Karakterimiz hastane sahibi bir doktordur, dostlarının gazı ile siyasete itelenir. Çevresi devamlı ona başkansın diye gaz verirken o da bir yandan bu gaza yanıt verebilmek için çabalıyor. Okurlar net şekilde görecektir ki bu gazın arkasında yağcılık ve yağmacılık var. Ayrıca siyasetin insanı ne hallere düşürdüğü ve çevresini ne tür yalancılarla donattığını okursanız göreceksiniz. Yazar sadece içinde belediye başkanlığı adaylığı geçen bir kitap değil ayrıca siyasetin dalkavukluğunu da anlatmış. Kitabı okuyunca ülkedeki siyasetin neden başarısız olduğunu daha iyi anlayacaksınız. Kitabın diline gelecek olursak, yalın ve akıcı, çabucak bitirilebilecek bir eser. Ayrıca kitapta farklı tarz konuşma çeşitlerine yer verilmesi güzel olmuş. Güzel bir kitap, okunulmalıdır.
Çok sıkı bir araştırmanın nihayeti olduğunu açıkça anlayacaksınız. Fotoğraflarla destekleniyor olması ve oldukça geniş tutulan dipnot kısmı kitabı anlamayı kolaylaştırıyor. Kısaca içeriğinden bahsedecek olursam: Osmanlı’nın 19.yüzyılından başlayarak neredeyse günümüze kadar geçen sürede dini alet ederek ne gibi tavizler verildiğini, hangi yanlışlara gözümüz boyandığı için ses çıkarmadığımızı anlatmış. Örneğin; ilk dış borcun nasıl alındığını, dünya savaşında Almanya’yı nasıl taraf seçtiğimizi, Kıbrıs gibi toprakların hangi olaylar sonucu kaybedildiğini, bazı padişahların kazandığı uluslararası madalyaları hangi olaylar sonucu kazandığını ve daha bir sürü perde arkalarını merak ediyorsanız aynı zamanda öğrenmeye de cesaretiniz varsa tavsiye ederim.
Türkiye'nin Siyasi İntiharı & Yeni Osmanlı TuzağıCengiz Özakıncı · Otopsi Yayınları · 2016300 okunma