Aldatıldığımız fikrini, şüphe halinde, her gün inanılmaz dozlarda yutabiliriz; oysa aynı fikrin ufacık bir miktarı, yürek parçalayıcı bir sözle kanımıza zerk edildiği takdirde ölümcül olabilir. İşte bu yüzdendir ki, aynı kıskanç kişi, korunma içgüdüsünün türevi sayılabilecek bir güdüyle, kendisine sunulan kanıtlar karşısında gerçeği inkâr edebilme şartıyla, masum olaylara ilişkin korkunç şüpheler geliştirmekte hiç tereddüt etmez. Zaten aşk, tedavisi olmayan bir hastalıktır; romatizmanın, ancak yerini sara nöbetini andıran migren nöbetlerine bırakmak üzere hafiflediği kimi kronik hastalık eğilimlerine benzer.
Sayfa 87 - E-kitapKitabı okudu
"Ölümcül bir ağaç duruyor orada, ismi Bilgi Ağacı; Yasakmış ondan tatmaları: Yasak bilgi? Şüphe uyandırıcı, sebepsiz. Tanrıları bunu niçin Onlardan esirgesin? Günah olabilir mi bilmek, Ölüm olabilir mi? Cehalete mi borçlular şu hallerini; Bu mudur itaatlerinin, imanlarının kanıtı olan Mutluluklarının aslı?"
Sayfa 159 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Reklam
kesinlikle hem fikirim…
Aldatıldığımız fikrini, şüphe halinde, her gün inanılmaz dozlarda yutabiliriz; oysa aynı fikrin ufacık bir miktarı, yürek parçalayıcı bir sözle kanımıza zerk edildiği takdirde ölümcül olabilir.
Sayfa 76 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Gök yarıldığı zaman, Yıldızlar saçıldığı zaman, Denizler kaynayıp fışkırdığı zaman, Kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman, Herkes yaptığı ve yapmadığı şeyi bilecek.
Sayfa 104Kitabı okudu
Aldatıldığımız fikrini şüphe halinde, her gün inanılmaz dozlarda yutabiliriz; oysa aynı fikrin ufacık bir miktarı yürek parçalayıcı bir sözle kanımıza zerk edildiği takdirde ölümcül olabilir.
Türk sinemasında…
Akıl ve mantık dışı hikâyelere de çok rastlanırdı. Hatta bunlar Türk sinemasının “hususiyetiydi” bile denebilir. Adam bir başka adamla konuşurken “tesadüfen” gördüğü karısının iffetinden derhal şüphe ederek sorgusuz sualsiz terk edebilir ya da ölümcül bir hastalığa yakalanan kadın, sevdiği adamı üzmemek için kendinden nefret ettirmek isteyebilir, karşısına geçip kahkaha atarak “Seni sevmiyorum işte, seninle gönül eğlendirdim, eğlendim anlıyor musun?” diyebilirdi.
Sayfa 154 - Yapı Kredi Yayınları - 14. BaskıKitabı okuyor
Reklam
133 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.