Küçük bir çam ormanı. Vakit sabah. Arı, sinek, kuş sesi. Bir siyah gözlükten görülen yerde ve ağaçlarda güneş parçaları. Sonra uzak, göğün, kendi renginden biraz daha koyu kıyılara giden hudutlu bir deniz... İşte böyle bir yerde köyün insanlarını düşünüyorum. Kitaplar, bir zaman bana, insanları sevmek lazım geldiğini, insanları sevince tabiatın, tabiatı sevince dünyanın sevileceğini, oradan yaşama sevinci duyulacağını öğretmiştiler. Hayır, şimdi insanları, kitapların öğrettiği şekilde sevmiyorum. Şiirler, romanlar, hikayeler, masallar bana bu ilmi tahsil ettirmişlerdir. Beyinin vapurdan iner inmez çantasını kapan uşaktan iğrenmemeyi, sabahleyin altı buçukta tabiatla kavga için sokağa fırlamayan adamın çalışmadığını kendi kendime öğrendim. Ama şu sabahleyin altı buçukta tabiatla kavga için sokağa fırlamayan adam, isterse akşama kadar insanları aldatmak için didinsin. Kaç para eder! Gözümde, milyonu olsa da, kalp para ile metelik etmez.
Küçük bir çam ormanı. Vakit sabah. Arı, sinek, kuş sesi. Bir siyah gözlükten görülen yerde ve ağaçlarda güneş parçaları. Sonra uzak, göğün, kendi renginden biraz daha koyu kıyılara giden hudutlu bir deniz... İşte böyle bir yerde köyün insanlarını düşünüyorum. Kitaplar, bir zaman bana, insanları sevmek lazım geldiğini, insanları sevince tabiatın, tabiatı sevince dünyanın sevileceğini, oradan yaşama sevinci duyulacağını öğretmiştiler. Hayır, şimdi insanları, kitapların öğrettiği şekilde sevmiyorum. Şiirler, romanlar, hikayeler, masallar bana bu ilmi tahsil ettirmişlerdir. Beyinin vapurdan iner inmez çantasını kapan uşaktan iğrenmemeyi, sabahleyin altı buçukta tabiatla kavga için sokağa fırlamayan adamın çalışmadığını kendi kendime öğrendim. Ama şu sabahleyin altı buçukta tabiatla kavga için sokağa fırlamayan adam, isterse akşama kadar insanları aldatmak için didinsin. Kaç para eder! Gözümde, milyonu olsa da, kalp para ile metelik etmez.
Reklam
YA YILDIZLAR DA GECENİN KAPANMAYAN YARALARIYSA? Ve yine gece. Seviyorum bu dinginliği. Yıldızlarla konuşup gökyüzüne bırakabiliyorum kendimi sere serpe. Kimse görmüyor, kimse bilmiyor kayan yıldızların yerine bıraktığım çiçekleri. Gecenin yasına ortak oluyorum. Acıtıyor mu canını onun da yitirdikleri acaba? Herkesin hayatı boyunca bir kez bakarak
Solgun krallar ve prensler
"Seni seviyorum, " derdi kadın ona, her gece, yedi yıl boyunca. Periler yalan söylemezdi ve adam bunu bilirdi. "Seni seviyorum, "derdi adam ona, her gece, yedi yıl boyunca. İnsanlar yalan söyleyebilirdi, böylece kadın onun yalan söylediğine inanmasına ve kardeşiyle çocuklarının da buna inanmasına ses çıkarmadı ve sonsuza dek buna inanmalarını ümit ederek öldü. Bir peri böyle severdi işte:Bir armağanla.
Sayfa 468Kitabı okudu
Muhteşem!
Ben yaşamda çok aradım ve çok bekledim. Ama istediğimi hiçbir zaman bulamadım. Ve her keresinde on kapiği anımsadım. İşte şimdi, artık yaşamımın anlamsız ve bomboş olduğu -çünkü artık hiçbir isteğim kalmamıştır-şu anda, oraya, bir zamanlar yaşamımın tutuşup parladığı, umut ve isteklerimin söndüğü geçmişe baktığım zaman aklıma şu soru gelir: Bana bu on kapiği veren kadın, yaşamın ta kendisine benzemiyor muydu? Yaşam da böyle değil midir? Uzaktan bize çok şeyler vaat eder gibi görünür ama yanımıza yaklaştığı zaman bizi bir dilenci sayarak önümüze birkaç kırıntı atmakla yetinir, Bizi, doğduğumuz gün nasıl bir haldeysek yine öyle, dilenci ve yoksul bırakarak uzaklaşır, gider.
Sayfa 102
Bizim pesimizmimiz: Dünya, sahip olduğunu düşündüğümüz değere sahip değilmiş. İnancımız, bilgiye karşı duyduğumuz isteği o kadar arttırmış ki bugün bunu söylemek zorundayız. Birinci sonuç: Daha az değer görünüyor; edinilen ilk tecrübe budur. Sadece bu açıdan pesimistiz; yani bu tekrar değerlendirmeyi herhangi bir kuşkuya yer bırakmaksızın kendimize itiraf edişimiz ve kendimize eski yöntemle hikayeler -yalanlar- anlatmayı bırakışımızla. Bizi yeni değerler aramaya sevk eden acıma duygusunu işte böyle buluruz. Sonuç: Dünya, inanmak istediğimizden çok daha değerli olabilir; sadece ideallerimizin saflığının ötesine bakmalıyız ve ona en yüce açıklamaları getirdiğimizi düşünürken, kendi insanca varoluşumuza kısmen bile adil olmayan bir değer biçmiş oluyoruz.
Reklam
265 öğeden 231 ile 240 arasındakiler gösteriliyor.