Peki ya sizin için kitap nedir?
Kitap bir limandı benim için. Kitaplarda yaşadım. Ve kitaptaki insanları sokaktakilerden daha çok sevdim. Kitap benim has bahçemdi. Hayat yolculuğumun sınır taşları kitaplardı. Bir kanat darbesiyle Olemp, bir kanat darbesiyle Himalaya. Ayrı bir dil konuşuyordum çağdaşlarımla. Gurbetteydim. Benim vatanım Don Kişot'un İspanyası'ydı, Emma Bovari'nin yaşadığı şehir. Sonra Balzac çıktı karşıma, Balzac'ta bütün bir asrı yaşadım, zaman zaman Votren oldum, Rastinyak oldum. Dört bin kahramanda dört bin kere yaşamak.
Sayfa 39 - Mektuplar, 14.10.1966
" Gözlerini kendine çevir kendi kendini tanımaya çalış; varılması en zor olan bilgi budur. "
Reklam
Zamanımızın bu modern Don Kişot'unu iki ateş arasında oturtan mağrur kayalar bile şaşkınlık icindeydi. Bu adam, Solohov'un Don Kazaklarından cok şeyler öğ­renmişe benziyordu. Acıları Lezgi kaması gibi parlayan engin ruhlu insanların mı soyundandı yoksa. Ona Bal­zac'ı, Tolstoy'u, Steinbeck, Rivera'yı, Nazım'ı ve Bostanlı köyünden Süleyman Nakış'ı bu denli sevdiren neydi acaba?
Kötülere iyilik etmek kum üstüne yazı yazmak gibidir.
Ama gerçek aşk insanın içinden gelmeli, zorlamayla olmamalı, sırf beni seviyorsunuz diye neden ben de sizi sevmek zorunda olayım ki? Söyleyin bana: Eğer Tanrı beni güzel değil de çirkin yaratmış olsaydı beni sevmiyorsunuz diye size sitem etme hakkım olacak mıydı?
Ah hafıza, huzurumun can düşmanı.
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.