Çünkü bizim sözde solcu aydınlar(!) hem din düşmanı, hem Osmanlı
Robert Fisk, Osmanlı'nın neden ahşap mimaride ısrar ettiğinin altını çiziyor. Bu bölge deprem hattı üzerinde olduğu için betonarme gibi malzeme kullanımına izin vermeyen Osmanlı'nın bu uygulamasını dikkate almayan anlayışı felaketten sorumlu tutuyor.
Çetin Altan felaketten Osmanlı'yı sorumlu tutarken Robert Fisk, felaketin Osmanlı'nın sözünü dinlememekten kaynaklandığını ileri sürüyor.
Şebbiha'nın tarihçesi
Arapça'da hayalet anlamına gelen "Şebbiha" adıyla anılan bu gruplar, Esad ailesince yönetilen Suriye'deki Baas rejimine destek veren silahlı militan gruplardır. Şebbiha terminolojisi ilk kez 1970'li yıllarda Lazkiye sahil kentinde palazlanan gölge kaçakçı çeteleri için kullanılmış olup bu grubun kanunlardan muafiyetinin ardında, iktidardaki Esad ailesinin kabile ve köy bağlantılarının yattığı düşünülmektedir.
Sayfa 40 - İyidüşün YayınlarıKitabı okudu
Bin Ladin ile görüşmemden iki ay sonra silahlı adamlar Hartum’daki evini bastı ve onu öldürmeye çalıştı. Sudan hükümeti, muhtemel katillerin CIA tarafından kiralandığından kuşku duyuyordu. Batılı güçler tarafından bir zamane Mehdisinin hiç alemi yoktu elbette. Aynı yıl Suudi Arabistan Bin Ladin’i vatandaşlıktan çıkardı. Suudiler ve sonra Ameriklılar, Sudan’dan Bin Ladin’in iadesini talep etti.
Sayfa 30 - İthaki Yayınları
26 Ekim 2011, Robert Fisk
İnsanlar, Humus ve Hama'daki hükümet karşıtı gösterilerin, ne kadar barışçıl olursa olsun zalimlik içerdiğinin farkında ancak bugün Suriye'de çok az insan Suriye ordusunun en büyük hedef haline gelmiş olduğuna inanıyor.
Sayfa 86 - İyidüşün YayınlarıKitabı okudu
Ortadoğuymuş... Kime göre Ortadoğu? →İngilize göre elbet
Bakınız İngiliz 'The Independent' gazetesinin kıdemli Ortadoğu muhabiri ve etkili bir gazeteci olan Robert Fisk bile çok geniş bir alanla ilgili olduğu için kendine ne "Arap dünyası", ne "Ortadoğu", ne de "Kuzey Afrika" muhabiri demiyor. Özgeçmişinde yazdığına göre kendini "Ottoman reporter", yani "Osmanlı muhabiri" olarak adlandırıyor.
Sayfa 110 - MostarKitabı okudu
3 Haziran 2012, Patrick Cockburn
1860'da Şam'ın Hristiyan yerleşimlerine dalan Müslüman ayaktakımları 3.000 ila 10.000 arasındaki insanı katlediyor. (Osmanlı yetkililer, görevlerini ihmal ettikleri gerekçesiyle kendi atadıkları valiyle, valinin emrindeki 56 memuru asmak ve katliama katılan askerinden yüzlercesini vurmak suretiyle düzeni yeniden sağlamayı başarıyor- mezhep odaklı bir katliama resmi makamlarca göz yumulması, müsahama edilmesi söz konusu olduğunda, hükümetlerin nasıl davranması gerektiğine ilişkin ipucu da işte tam burada.
Sayfa 204 - İyidüşün YayınlarıKitabı okudu