Aisopos, Samos’taki Meclis önünde, ölüm cezası ile yargılanmakta olan sevilen bir önderi savunurken şu öyküyü anlatır: Bir tilki nehri geçerken kayaların arasından bir deliğe sürüklenir, oradan kurtulamadığı için de uzun süre, sırtına yapışmış pire sürüsünden çekmediği kalmaz. Oralarda başıboş dolaşan bir kirpi tilkiyi fark eder; ona acıyarak pireleri sırtından kovup kovamayacağını sorar. Ama tilki bu yardım önerisini kabul etmez. Kirpi nedenini sorduğunda şu yanıtı verir ona: “Bu pireler şu anda bana doymuş durumdalar, fazla da kan emmiyorlar, sen onları kovarsan iştahı yerinde başkaları gelir ve kalan kanımı emer.” Öyleyse Samoslular der Aisopos, “müvekkilim bundan daha fazla zarar veremez size, zaten zengin biri. Ama onu öldürürseniz henüz zengin olmayan başkaları gelir, çalar çırpar ve hazinenizi tamtakır eder.”
-Tabiatında vahşilik ve adilik olmayan ve tabiatıyla iğrenç görülmeyen hayd vanların etleri şartları dairesinde helâldir, yiyilebilir. Tavuk, kaz, ördek, zürafa, deve kuşu, bağırtlan kuşu, güvercin, bıldırcın, koyun, keçi, deve, sığır, manda, n ekin kargası, tavus, kırlangıç, baykuş, tavşan, turna gibi hayvanlar bu gruptandır. Serçe ve sığırcık
Sonuçların sonuçlarının bilinmeyen sonuçları için yasama yapamayız. Marxistler bize, bir kez savaş kazanıp da gerçek tarih başlayınca, ortaya çıkabilecek yeni sorunların kendi çözümlerini türetebileceklerini, bunların uyumlu, sınırsız toplumun birleşik güçleri ile barışçıl olarak gerçekleşebileceğini söylüyorlar..Aynı amaçların herkesçe kabul
Tabiatında vahşilik ve adilik olmayan ve tabiatıyla iğrenç görülmeyen hayvanların etleri şartları dairesinde helâldir, yiyilebilir. Tavuk, kaz, ördek, zürafa, deve kuşu, bağırtlan kuşu, güvercin, bıldırcın, koyun, keçi, deve, sığır, manda, ekin kargası, tavus, kırlangıç, baykuş, tavşan, turna gibi hayvanlar bu gruptandır. Serçe ve sığırcık
Aristotales, Ezop'un yolsuzluktan yargılanan bir siyasetçiyi "tilki ile kirpi" masalını anlatarak savunduğunu anlatır. Ezop, mahkemede şöyle bir savunma yapar. " Tilkinin birinin başı pirelerle derde girmiş. Arkadaşı bir kirpi seni pirelerden kurtarayım mı diye sormuş. Tilki, sakın ha! Bu pireler doydular, artık fazla kan ememiyorlar. Onları kovalarsan, yerlerine daha aç pireler gelir." dedikten sonra, jüriye dönerek sözlerini şöyle tamamlamış. "saygıdeğer jüri üyeleri, eğer müvekkilimi cezalandırırsanız onun yerine onun kadar zengin olmayan birileri gelir ve sizi daha da beter soyar. Benden söylemesi. Ona göre karar verin."
Bizde halk mizahı nümunelerini, az çok, mânilerle, destanlarda, semâî(1)’lerle koşma, kalenderî(2)’lerde görebilmek ihtimâli her zaman için vardır. Nasıl ki şu son zamanlarda elime geçen bir destanda Halk Edebiyatı mizah anlayışını oldukça tesil eden edâlara tesadüfle çokça güldüm. Size, bu destanın bir tânesini yazayım. Bu destanın adı, halk
Bir yüzyılı aşkın bir süre önce, Alman şair Heine, Fransızları, fikirlerin gücünü azımsamamaları konusunda uyardı: Bir profesörün sükuneti içinde beslenen felsefi kavramlar bir medeniyeti yok edebilir.
Bir zaman birileri, eski günlerde çeşitli tanrılara kurban olarak erkek ve kadınların sunulduğunu söylemişti ; çağımızda bunların yerine yeni putlar getirilmiştir: İzm’ler. Can yakmak, öldürmek, işkence yapmak genellikle haklı olarak kötülenir; fakat bunlar benim kişisel çıkarım için değilde, bir izm- sosyalizm, milliyetçilik, Faşizm, Kominizm, bağnazca din ya da ilerleme inanışı yahut tarihin yasalarının yerine getirilişi- uğruna yapılıyorsa, mesele yoktur.
Seçim yapmaya yazgılıyız ve her seçim onarılamayacak bir kayba yol açabilir. Soru sormadan kabul ettikleri bir disiplin altında yaşayan, her sözünün çiğnenemeyecek bir yasa gibi benimsendiği ruhsal ya da dünyevi önderlerinin buyruklarına özgürce itaat eden kişiler mutludur; yahut kendi yöntemleriyle ne yapmak ve ne olmak gerektiği konusunda hiçbir şüpheye yer bırakmadan açık ve sarsılmaz kanılara ulaşanlar. Bütün diyebileceğim, böyle rahat dogma yataklarında dinlenenlerin, kendi kendilerini mahkum ettikleri miyopluğun kurbanları, kendi hallerinde memnunluk duygusu yaratabilecek, ama insanın ne demek olduğunu anlayamayacak at gözlükleri takmış olduklarıdır.