Tsinandali'de esir alınan Prensesler ve Madam Drancy, acı ve korku dolu bir diyara doğru yol alıyordu. Başlarındaki dağlılar, esirleri kendi malı gibi görüyorlardı. Onları İmam'a teslim ettik­lerinde büyük bir mükafat alacaklardı. Fakat dağlılar, esirlerinin önemi ve konumunun farkındaydı. Son derece gaddar tavırlar sergileseler de kimse
Tsinandali'de esir alınan Prensesler ve Madam Drancy, acı ve korku dolu bir diyara doğru yol alıyordu. Başlarındaki dağlılar, esirleri kendi malı gibi görüyorlardı. Onları İmam'a teslim ettik­lerinde büyük bir mükafat alacaklardı. Fakat dağlılar, esirlerinin önemi ve konumunun farkındaydı. Son derece gaddar tavırlar sergileseler de kimse
Reklam
Kafkasya'daki savaşın niteliği değişiyordu. Mu­hafız Alayı'ndan çok sayıda parlak genç asker, düzenli Güney Ordusu'na ve dertlerinden kurtulmak ya da vakit geçirmek için onlarla birlikte savaşan sürgünlere ve paralı askerlere katıldı. Yeni gelen askerler, savaşın gidişatını derinden etkileyecekti. Or­dunun tam teçhizatlı olmasına
TARANTA- BABUYA BEŞİNCİ MEKTUP
Görmek işitmek duymak düşünmek ve konuşmak koşmak alabildiğine başı dolu başı boş
Sayfa 196 - YKY, 1.Baskı ~Taranta Babuya Beşinci MektupKitabı okudu
Aura.
Aura, adını fısıldıyorsun Aura'nın kulağına. Sırtı­ na dolanan kollarını duyuyorsun kadının. Yumuşak sesini işitiyorsun: "Hep sevecek misin beni?" "Hep Aura, hep seveceğim seni." "Her zaman mı? Yemin eder misin?" "Yemin ederim." "Yaşlandığım zaman da mı? Güzelliğimi yitirdiğim zaman da mı? Saçlarım ağardığı zaman da mı?" "Her zaman sevgilim, her zaman." "Öldüğüm zaman da mı, Felipe? Öldükten sonra da beni sevmeye devam edecek misin?" "Her zaman, her zaman. Sana yemin ediyorum. Hiçbir şey beni ayıramayacak senden." "Gel, Felipe, gel..." Uyandığında Aura'nın sırtını arıyor ve yalnızca henüz soğumamış olan yastığı buluyorsun, bir de üzerindeki çarşafları. Yeniden adını mırıldanıyorsun. Gözlerini açıyorsun; onu görüyorsun, yatağın ayakucunda, ayakta, gülümseyerek, bakışsız:
Sayfa 47
Uyuyorsun, uykun ağır ve tedirgin. Düşlerinde duyuyordun bu belli belirsiz kederi, bu sıkıntıyı, imgeleminin karşısında gerileyip saklanan bu hüznü. Aura' nın odasında, kendi odandaki gibi, sahip olduğunu sandığın bedenden uzak, yalnız uyuyorsun.
Sayfa 48
Reklam
154 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.