Bunların dışında cumhuriyet tarihi yalanlarına sıkça başvu­ran belli başlı yazarlar şunlardır: • Burhan Bozgeyik, “Çerkez Ethem” ve "Mustafa Kemal'e Karşı Çıkanlar”. • Cemal Kutay, "Çerkez Ethem Hadisesi”, • Ahmet Kabaklı, "Temellerin Duruşması” • Haşan Hüseyin Ceylan, "Din Devlet İlişkileri”, (3 cilt). • Mustafa Müftüoğlu, "Yalan Söyleyen Tarih Utansın” (10 cilt). • Nihal Atsız,"Türk Ülküsü” ve “Dalkavuklar Gecesi” • Vehbi Vakkasoğlu, "Son Bozgun” ve "Bu Vatanı Terk Eden­ler”. • Mustafa Armağan, "Yakın Tarih Küller Altında” (3 cilt) • Sevan Nişanyan, "Yanlış Cumhuriyet” • Emre Aköz, "yazılarında” • Prof. Mümtazer Türköne, "yazılarında” • Ayşe Hür, "yazılarında” • Prof. Murat Belge, "yazılarında” • Engin Ardıç, "yazılarında” Ayrıca, Prof. Mete Tunçay, Dr. İsmail Beşikçi, Prof. Eric Jan Zürcher, Prof. Vamık Volkan, Prof. Şerif Mardin, Prof. Baskın Oran gibi akademisyenler de kitaplarında ve yazılarında ara sıra cumhuriyet tarihi yalanlarına başvurmuşlardır.
Sıkça farzedilenin aksine Türk sekülerizmine karşı Nakşibendî direnci geniş ölçüde pasif kalmış; Şeyh Sa’îd ve müridlerinin 1925’teki isyanları yegâne büyük istisna olmuştur. Hem Türk hem de yabancı Türkiye Cumhuriyeti tarihçilerine göre, Aralık 1930’daki Menemen vakası devlete karşı başarısız bir Nakşibendî başkaldırısı olmuş; hatta Türkiye’deki
Reklam
1940'ların Sonları ve Atsız: 1948 sonlarında Atsız, Yeni Sabah gazetesine yazılar da yazmıştır. 03 Ocak 1949'da İsmail Hakkı Yılanlıoğlu'na yazdığı mektupta şöyle diyor: ( Bu mektup, Hacaloğlu'nun Atsız'ın Mektupları kitabında yoktur.) "Ben 15 aydır Yeni Sabah gazetesine yazı yazıyorum. Haftada bir yazı koyuyor ve
1940'lı yılların ortalarında Türkiye'de çok partili hayata geçilmiş; 1945'te Milli Kalkınma Partisi, 1946 başlarında Demokrat Parti, 1948'de Millet Partisi kurulmuştu. Aynı yıllarda milliyetçi derneklerin de arka arkaya kurulduğu görülür. 1946'da Türk Kültür Ocağı ve Türk Kültür Çalışmaları Derneği, 1947'de Türk
Anlaşıldığına göre Türkçü parti konusu bir süre daha Türkçü çevrelerde konuşulmaya devam etmiştir. 14 Kasım 1947'de 3. sayısı yayımlanan Kızılelma dergisinin kapağında Atsız'ın resmi ve "Atsız'la Konuştum!" manşeti vardır. Mustafa Müftüoğlu'nun yaptığı mülakatta Atsız'ın söyledikleri hayli ilgi çekicidir: "Bugünkü Türkçülük vuzuhsuz bir fikir cereyanı, Türkçüler de başbuğsuz ve disiplinsiz büyük bir başıbozuk ordusudur. Türkçü olduğunu iddia edenlerin bir kısmı Türkçülüğün ne olduğundan habersizdir. Bir kısmı Türkçülüğü yalnız Müslümanlık sanmaktadır. Bir kısmı da Türkçülüğün Kemalizm olduğunu iddia etmektedir... Bugün ise Türkçülüğü başıbozukluktan kurtarmak için onun bir siyasî parti haline gelmesinde mutlak bir zaruret görüyorum." (Deliorman 2013: 81-82).
1940'ların Sonları ve Atsız: 1948 sonlarında Atsız, Yeni Sabah gazetesine yazılar da yazmıştır. 03 Ocak 1949'da İsmail Hakkı Yılanlıoğlu'na yazdığı mektupta şöyle diyor: "Ben 15 aydır Yeni Sabah gazetesine yazı yazıyorum. Haftada bir yazı koyuyor ve makale başına 15 lira veriyorlar. Görüyorsun, kazancım yolunda. 20 lira
Reklam
283 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.