Tranio: Efendim siz kızın yüzüne öyle bir dalmıştınız ki olanı biteni fark etmediniz. Lucentio: Ettim. Yüzünde Agenor'un kızındaki o ince güzelliği gözdüm. Hani Ulu Jupiter onun gönlünü çelebilmek için Girit sahilinde diz çöküp kumsalı öpmüstü ya iste öyle bir şey... Tranio: Peki başka bir şey görmediniz mi? Nasıldı ama ablasının kopardığı yaygara? O kadar gürültüye insan kulağı nasıl dayanır? Lucentio: Ben onun mercan dudaklarının oynadığını, nefesiyle havaya mis kokular yaydığını gördüm. Ben onda ne gördümse mukaddesti, güzeldi.
Beda YayınlarıKitabı okudu
GÜNDE 1 DOZ SHAKESPEARE
Benim gördüğüm sadece, Onun mercan dudaklarının kıpırdaması, Soluğuyla havaya mis kokular yayması. Onda ne gördümse kutsal ve tatlıydı.
Sayfa 22 - iş bankasıKitabı okudu
Reklam
Sitare
Dün oturup hesap ettim Sen doğduğun zaman Ben bir askeri mektepte talebeymişim Sen bilmezsin Sitare Burada gündüzler çekip durduğumuz bir mercan tespih Geceler içinde uyuduğumuz birer siyah buluttu Her akşam dokuzda yat borusu çalardı Yat borusu baştan aşağı hüzün çalardı Bir derin uykuya atardım kendimi Siyah benli bir kız düşlerime kaçardı Bende onu alır anamın düşlerine kaçardım
Sitare
“Ceşmek Be zen Sitâre Ezmen Mekon Kenâre” Nerden çıktın karşıma böyle Sitâre Efsaneler dökülüyor gülüşlerinde Kirpiklerin yüreğime batıyor Telaşlı bir kalabalığın ortasında Ayaküstü konuşuyoruz
Sayfa 61 - 65 (Panama)Kitabı okudu
Nerden çıktın karşıma böyle Sitare Efsaneler dökülüyor gülüşlerinde Kirpiklerin yüreğime batıyor Telaşlı bir kalabalığın ortasında Ayaküstü konuşuyoruz Nedimin nigehban nergisleri gibi Üstümüzde bütün nazarlar Çok utanıyorum Sitare
Ben onun mercan dudaklarının oynadığını, nefesiyle havaya mis kokular yaydığını gördüm: ben onda ne gördümse mukaddesti, güzeldi.
Reklam
74 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.