Güzellik ve Estetik Farkına Dair
Güzellik anlayışının duyusal ve duygusal temas ayrımının göreceliği Türk dilinin anlam köklerinde saklıdır. Örneğin optic, image, observation¹⁹⁵ vb. İngilizce sözlerin Türkçe karşılıkları, her zaman gör- ve göz- köklerine yaslanır. Bu durum başka dillerle Türkçe arasındaki söz varlığının zenginliği veya kısırlığı gibi
Sayfa 136 - Post Kitap, Divan Edebiyatı Vakfı Keyfiyet Mahfili Türkçe Araştırmaları: 1, 1. Baskı, İstanbul 2020, TÜRKÇENİN GÜZELLİĞİ
1. Dünya Savaşı'nın askeri tarih açısından da önemli sonuçları olmuştu. Osmanlı subayları, imkansızlıklara rağmen 1. Dünya Savaşı'nda direnişi uzun süre devam ettirebildiler. Alaylısından mekteplisine, tarladaki çiftçisinden okuldaki talebesine, toplumun her kesiminden ordu oluşturulduğu için mağrur İngiliz devleti Osmanlı ordusunu çok küçümsemişti. Ama İngilizlere çok ağır dersler veren işte bu küçük görülen subay ve erlerden oluşan ordumuz oldu. Özellikle Çanakkale cephesinde düşman dahi Türk ordusunun faziletini ve duruşunu takdir etmiştir. İtilaf Devletleri ordusunda Yüzbaşı David Fallon bakın ne diyor: "Almanlar çok gaddar ve fırsatçıydı. Oysa Türkler bir şeytan gibi savaşmasına rağmen son derece centilmendi. Aciz olana saldırmıyor ve dokunmuyorlardı. Hatta yaralılara su ve yiyecek ikram ederlerdi."
Sayfa 19Kitabı okudu
Osmanlı Devleti olarak 1. Dünya Savaşı'na 29 Ekim 1914'te girdik. Yıllardır anlatılan ve nesillere ezberletilen bir yanlış da Yavuz ve Midilli isimli zırhlı Osmanlı gemilerinin sözde bize haber vermeden, başlarına fes giyerek ve Türk bayrağı takarak Karadeniz'e çıkmış ve Rus limanlarını bombalamış olmasıdır. Biz de mecburen bu yüzden savaşa girmek zorunda kalmışız... Bu yalan, maalesef kendi devletimize ve ordumuza atılmış bir iftiradır. Rus limanlarının bombalanması emri bizatihi Enver Paşa ve Bahriye Nazırı Cemal Paşa tarafından Alman komutan ve askerlere yazılı olarak verilmiştir. Aksi takdirde, bu derece ciddi bir olaydan ordu komutanlarımızın ve devlet erkanının haberinin olmaması son derece küçük düşürücü bir hadise olur.
(İlber Ortaylı, İmparatorluğun Son Nefesi, Timaş Yayınları, s.142)
Sayfa 18Kitabı okudu
Sosyolojinin kaynağını Batı'da felsefe, Osmanlı-Türkiye çizgisinde ise tarih olarak görür. Tarih-i Cevdet'i yazan, İslam hukukunun esaslarını ortaya koyan Mecelle'nin mimarı ve Osmanlı'nın Tanzimat dönemindeki önemli ve büyük devlet adamlarından Ahmed Cevdet Paşa'yı ve dört ciltlik Tarih-i Umumiyi (Genel Dünya Tarihi) yazan Mizancı Murad'ı sosyolojinin bizdeki kurucuları olarak görür. Ziya Gökalp ve Prens Sabahaddin sosyolojilerinin ikisinden de faydalanan Tanyol, 1960'larda dile getireceği "Türkiye sosyolojisi" yaklaşımını bu kaynaklarla geliştirecektir.
Sayfa 78 - Erkan Çav BİN YILLIK BİR TARİHİN YERİNE YÜZ YILLIK BİR GEÇMİŞ KONULAMAZKitabı okudu
-7- "DEVLET KURMA SANATININ ŞÂHİKASINI OSMANLI TEŞKİL ETMİŞTİR."
Talas vuruşmasının ardından Türk boyları Orta Asya'nın doğusundan batısına dalgalar hâlinde hicret edip Müslümanlaşmış, akabinde Dârülislâmda, çoğunlukla, yerleşik düzene geçmişlerdir. Nitekim Kürt sözlükçü ve muhaddis Macideddîn İbn Athîr'in (1149-1210) bildirdiğine göre, sadece 960'da Mâverâünnehr'e ulaşıp yerleşen iki yüz
Sayfa 66 - TEOMAN DURALI'DAN RESMÎ TARİH TEZLERİNİ ALT ÜST EDEN 8 CESUR TESPİTKitabı okudu
Gözlerine mil çekilen Savcı Bey..
"İmparatorluk Sarayı'nın yıllıklarını en sık lekeleyen iki suç olan kardeş katli ve baba katli, sonunda Osmanlı hanedanının politikasının bir parçasını oluşturuyordu. Murad'ın oğullarından biri, Yunan İmparatoru'nun oğlu Andronikos ile babalarını öldürmek için bir entrikaya girişti..."
