Bir tarihsel akım ne denli güçlü olursa olsun, eğer yaratıcı güçlerine aykırıysa insan ona karşı çıkabilir, karşı çıkmak görevidir. Teknolojinin kurbanı olmamızı buyuran ya da sanatın çağdışı olduğu gerekçesiyle rafa kaldırılmasını söyleyen bir kaderden söz edilemez; “kader”, halkın gücünü kırmak ve kendi tarihini yaratmasını engellemek için yönetici sınıf tarafından teknolojinin bilerek yanlış kullanımından ibarettir. Sanatın çağdışı sayılarak terk edilip edilmeyeceğine karar vermek, bir dereceye kadar bireyin, siyasal ve toplumsal hayata katılımı ölçüsünde göstereceği çabaya bağlıdır. Sanatı kavrama yeteneği bu kararın en üst düzeye yükselmesine yardımcı olur. Sanat eseri, koruyup sakladığı yaratıcı güçlerin oluşturduğu bir kap gibi, dünyayla başa çıkma yolundaki arzuları canlı tutar ve güçlendirir.
Devrim Hareketleri İçerisinde Türk/Müslüman Örgütlenmeleri 1905 yılında, Japon-Rus savaşında, Rusya’nın yenilgiye uğraması, bir Asya devleti olan Japonya’nın kazandığı zafer, bütün İmparatorlukta, Çarlık Rusyası’nın yenilebileceğini ortaya koyan büyük bir psikolojik etki yarattı. Bu psikolojik ortam içerisinde, “hakim millet” dışındaki halklar da
Reklam
Sultan Galiyev ve Avrasya’daki Galiyevciler ile ilgili yeni araştırmalar, yeni çalışmalar ortaya çıktıkça, Türk siyasal hayatı tarihinin karanlıkta kalan bazı bölümleri de aydınlanacak örneğin, Mustafa Suphi ve TKP hareketi; Mustafa Suphi’nin öldürülmesi; İttihatçıların ve Enver Paşa’nm Rusya’daki faaliyetleri gibi Türk sosyalizm/siyaset tarihinin bilinmeyenleri veya yanlış bilinenleri daha bir netliğe kavuşabilecektir.
Sultan Galiyev Araştırmaları Sultan Galiyev ve Galiyevci hareketle ilgili bilgiler önceleri çok sınırlı kaynaklardan edinilebiliyordu. Mevcut bilgiler, Galiyev’in yazdığı sınırlı sayıdaki makaleleri, söylev­leri, yazışmaları ve Sovyet resmi yazarlarının Galiyev üzerine yazdıkları karalama yazılarından ibaretti. Bunların dışında, dilden dile
Doğunun Büyük Devrimcileri: Mollanur Vahidov ve Sultan Galiyev Bu kitabın ismi boşuna böyle değil; Tatar/Türk halklarının Ekim devrimi sürecindeki eylem ve etkinlikleri açısından çok önemlidir “Doğunun Büyük Devrim­cisi” ûnvanı. Her babayiğidin harcı değildir, bu ûnvanı almak. Hem teorik hem de pratik olarak sosyalist devrim için tam bir sosyalist
İsmail Bey, Paris'te 1874 yılının sonlarına kadar kalmıştır. Paris'te iken yapmış olduğu "Avrupa Medeniyeti"ne ilişkin tetkiklerini "Avrupa Medeniyetine Bir Nazar-ı Muvazene" adlı eserinde görmekteyiz. 29 sahifelik bir hacimde olmasına rağmen anlam ve fikir yönünden son derece kıymeti haiz olan bu eser İstanbul'da basılmıştır.
Reklam
176 öğeden 111 ile 120 arasındakiler gösteriliyor.