Her insan bir an geliyor, yaşamında bir tragedyanın ortaya çıktığını görüyordu. Bu bir kentin yıkılması, bir çocuğun ölümü, kanıt gösterilmeden yapılan bir suçlama, onu yaşamı boyunca sakat bırakacak bir hastalık olabiliyordu. İşte o anda Tanrı onu kendisiyle boy ölçüşmeye ve sorduğu soruya cevap vermeye çağırıyordu: Bu kadar kısa ve acılarla dolu bir yaşama neden böylesine asılıp duruyorsun, verdiğin bu savaşın anlamı ne?..
Dionysos'un ölümü, Pentheus mitinde yansıyan gerçek ölümün mitsel bir izdüşümüdür. Dionysos mitinde ölümü bir yeniden diriliş izler; fakat törenin kendisinde, bir insan kurbanın konulmasından sonra bu öğe zorunlu olarak çıkarılmıştır, yalnızca kurbanın ölümü, onun etiyle ve kanıyla temas eden herkese taze hayat veriyordur. Bu da kendi başına, insan kurban etmenin bu tipten törenlerin doğasında var olan bir öğe olmadığının bir göstergesidir.
Sayfa 124Kitabı okudu
Reklam
Beyaz Ölüm Kuşları
" sevgi:tragedyanın kaynağı yaşamın kökeni insanı var kılan umut ah nasıl ayrılır aşk ve dostluk birbirinden can canı sever ötesi yok bunun çocuk ölümü ve ölümün ölümsüzlüğünü çocuğu ve çocuğun ölümsüzlüğünü sevgi ve sevginin ölümsüzlüğünü ah elbette aşktır dostluğu mayalayan ama kim anlatabilir bu parmak çocuğa bir dostla bir sevgili arasındaki ayırımı "
Tragedyanın Ölümü
Erdem bilgidir, ancak bilgisizlikle yitirilir; erdemli olan mutlu olandır" : iyimserliğin bu üç temel biçiminde tragedyanın ölümü yatar. Çünkü şimdi erdemli kahramanın bir diyalektikçi olması gerekmektedir; şimdi erdem ile bilgi, inanç ile ahlak arasında zorunlu, görünür bir bağ olması gerekmekte.
Sayfa 87
Erginlemenin işlevi -çocuğun yetişkin statüsüne kabulü ilkel düşüncede çocuğun öldüğü ve yeniden doğduğu inancıyla dile getirilir. Bu kavramı anlayabilmek için bizim doğumun ve ölümün doğası hakkındaki çağdaş kavramları bir kenara bırakmamız gerekir. İlkel toplumda yeni doğan çocuğa, yeniden yaşama dönen atalardan biri olarak bakılır. Bunun içindir ki, Yunanistan da içinde olmak üzere dünyanın birçok yerinde, çocuğa büyük ana babalarından birinin adını vermek bir töre haline gelmiştir. Çocuk ergenlik çağına erişince, bir çocuk olarak ölür ve bir erkek ya da bir kadın olarak yeniden doğar. Yetişkin de aynı biçimde bir yaşlıya dönüşür, ölümdeyse yaşlı en yüksek mertebeye, yani totem atalar aşamasına girmiş olur, oradan da zamanı gelince bu çevrimin tümünden yeniden geçmek üzere yeniden doğar. Doğum ölümdür, ölümse doğum. Bunlar başsız sonsuz değişim sürecinin birbirini bütünleyen, birbirinden ayrılmaz yüzleridir, bu süreç bizim anladığımız gibi yalnızca doğumu ve ölümü değil, aynı zamanda dölleme ve doğurma gücünün gelişmesini ve çökmesini de içerir.
Tragedya, dünyada istenmeyen misafir olduğunu bilen insanın macerasıdır.
Reklam
50 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.