Çünkü, insanların büyük bir bölümü, birçok güzelliği göremezdi.
Büyük bölümü, birçok güzelliğe dokunamazdı.
Onlar, birer uyurgezer gibi, geçip giderlerdi güzelliklerin yanından. Ya da, kafalarına taktıkları başka bir güzelliğin peşinden koşarken, onun uğruna, birçok güzelliği de ayaklarının altına alıp hiç farkına varmadan acımasızca ezerlerdi.
(Hasan Ali Toptaş - Ben Bir Gürgen Dalıyım)
Deli oldum yahu! Seneler evvel okuduğum, olay örgüsünü yarım yamalak hatırladığım bir kitap birden aklıma geliverdi. Muhtemelen ağır gelmiş veya sevmemişim, bu sebepten kitabın tamamını da okumamışım. Bundan mütevellit olay örgüsü de zihnimde kopuk kalıvermiş. Bir doktor hatırlıyorum, bir hasta çocuk, bir de hayalle gerçek arası uyurgezer olduğu için kaybolmasın diye annesi tarafından yatağa veya başka bir yere bağlanan bir kız çocuğu (bundan tam emin değilim) ve bir de pansiyonun üst katından gelen tıkırtılar ve sanırım çıplak dolaşan bir kadın. Kitap durduk yerde geldi aklıma ve hatırlayana kadar deli oldum. Satın almadığıma eminim, kütüphanemde olsa muhakkak aklımda kalırdı. Yine de her ihtimale karşı satın aldıklarıma bakıyorum, sonuç değişmiyor, bulamıyorum. Muhtemelen kütüphaneden ödünç aldım düşüncesi ile halk kütüphanesi okuma geçmişime bakıyorum ama ilk etapta orada da bulamıyorum ve bulamadıkça kitabı da aklımdan çıkartamıyorum. Neyse nihayet okuma geçmişimden buldum da rahata erdim. #KOHA iyi ki var! Yoksa ara dur, bulamazdım. Neyse, artık kitabı tekrardan alıp tamamını okumak bana farz oldu. Ve iyi ki #1000Kitap var çünkü kitabı okuduktan sonra bir şekilde buraya alıntı veya inceleme girerek hatırda kalır kılacağım. Hafızamız ne yazık ki bir süre sonra unutuyor. Boşuna ‘Söz uçar, yazı kalır.’ dememişler.
*Dipnot: Kitabın ismi “Matmazel Noraliya'nın Koltuğu/ Peyami SAFA”
Bu da böyle bir anı olsun, cümleten hayırlı sahurlar!
Sen bana yeni yılsın her dakika
Her dakika bir yaşıma daha giriyorum
Sen benim üstüne titrediğim güzel ve yeni
Saatim kadar saadetimin gözbebeği zamansın
Ben bin parçaya bölündüm her parçasında
Her parçasındayım kırkayak sesli boğuk arkadaşlığın
Çalkantısız Üniversitenin yalnızlığın ve ağlamanın
Erkek ağlar mı diyeceksin
Hayberin kapısı ağlar mı
İNCİ DAKİKALARI - SEZAİ KARAKOÇ
Sen bana yeni yılsın her dakika
Her dakika bir yaşıma daha giriyorum
Sen benim üstüne titrediğim güzel ve yeni
Saatim kadar saadetimin gözbebeği zamansın
Ben bin parçaya bölündüm her parçasında
Her parçasındayım kırkayak sesli boğuk arkadaşlığın
Çalkantısız Üniversitenin yalnızlığın ve ağlamanın
Erkek ağlar mı diyeceksin
Hayberin kapısı
Uykuda Gezen -2"
Kar yağışı iyice artmıştı ve kar beyazı
Gecenin zifiri siyahıyla tezat olusturuyordu
Uyurgezer adam ayağında ev terliği
Üzerinde pijamasıyla soğuktan bi haberdi
Yine de beyni uyuduğu için soğuğu hiç hissetmiyordu
Dişleri birbirine vuruyor, vücudu tir tir titriyordu
Ana caddeden ayrılıp ara sokaklara girdi
Bir binanın önüne park etmiş bir otomobil gördü
Bilinçsiz bir dürtüyle aracın yanına gitti
Yerden büyükçe bir taş alıp camlarını kırdı, lastiklerini patlattı
Bu sırada yalpalayarak sarhoş bir adam yanına yaklaştı
Ağzının içinde birşeyler geveliyordu
Fakat ne dediği anlaşılmıyordu
Uyurgezer ani bir hamleyle sarhoşu yumruklamaya başladı
Zaten ayakta zor duran sarhoş yere kapaklandı
Kısa bir zaman geçmisti ki tuhaf bir şey oldu
Adamın bilinci açıldı ve şaşkınlıkla etrafına bakındı
Hurda haş olmuş arabaya,yerde kan revan içinde yatan sarhoşu
Bakışlarıyla taradı ve yaptıklarına üzüldü gözleri doldu
Sonra şefkatle sarhoşun elinden tuttu onu yerden kaldırdı
Yine özür diliyordu “ Ne olur afedin beni uykumda oldu uyuyordum yoksa ben bir karıncayı bile inciitmem afedin beni afedin...."
Hanife Çıta - Ocak
Cahit Koytak - Balçığın Bileşimi
insan ne taştan, ne tahtadan, ne ottan,
ne buluttan yaratılmıştır;
insan kelimelerden yaratılmıştır;
seslerden, susmalardan, imalardan:
konuşmaktan, konuşmaktan, konuşmaktan…insan gülmekten, ağlamaktan,
sabah akşam hem kendine, hem Tanrı’ya
sebepli, sebepsiz yakınmaktan,
mızırdanıp durmaktan