Ben bu kitabı kesinlikle sizlerin okumasını istiyorum sevgili büyükler. Büyüdükçe kaybettiğimiz masumiyetimizi yeniden hatırlamak için kendinize armağan etmenizi istiyorum. Bilmiyorum ya ben biraz fazla duygusalım ya da öyle kitaplar alıyorum ki elime ruhumu derinden etkiliyor. Belki de masumiyete olan özlemim beni bu kadar hassas kılıyor. Kitabı okumaya başladım. Başta her şey yolundaydı. Sonra bir sayfa geldi. Derin bir hıçkırık geldi kalbimden. Ve tanıtımı yazarken hala kalbimin derininde bir yer hıçkırıyor.
Nasıl bir sadelik ve nasıl bir derinlik? Ruhun içinde kalanları nasıl bir naif anlatımla çocuğa sunuyor.
Ah Harry, Veronika, Bay Gabrieli, deniz, dondurma, martılar ve en önemlisi çocuk masumiyeti.
Yaşlı bir adam, onu ziyarete giden Liam ve annesi. Eski fotoğraflar, unutulmayan anılar ve geçmişe duyulan özlem. Bir koşu. Geçmişte onu koşan ve o günü ruhuna kazıyan Harry ve bugün onu koşmayı planlayan genç Liam. Yaşlı adamın anılarını dinleyen Liam için katılacağı koşu daha da anlam kazanıyor. Liam bu koşuyu Harry'nin ruhuna kattıklarıyla koşuyor. Tek söyleyebileceğim kendinize ve çocuğunuza lütfen bu kitabı hediye edin. Harry, Veronika ve arkadaşlarının masumiyetlerine ortak olun.
Çizimleri konusunda da şunu eklemek istiyorum. Renkli çizimlerin başladığı an ve en sonunda çizimdeki ayrıntı beni çok etkiledi. Kısacası duygusal bir film izler gibi gelecek olan bir kitap.