186 syf.
·
Puan vermedi
kitabın ruhunu anlatıyorum
Etrafa saçılım gösteren renklerin göz kamaştırması mıydı, zihninin bir tasviri mi? Yoksa zihninin tüm çıplaklığının aynada ki yansıma şöleni miydi? Bulantı mı bulanıklık mı düşüncelerin? Duygu emareleri değil mi hoş kılan? Ölümsüzlük öğretisine karşı çıkmaya çalışan sezgisel entropi olabilir mi? Yığılsın işte mütevazi metaforların buraya Ralpy Walsh Emerson. Kitap için salt düşüncem kesinlikle büyüleyici olduğu.
İnsanın Görkemi
İnsanın GörkemiRalph Waldo Emerson · Okuyan Us Yayınları · 2018318 okunma
186 syf.
8/10 puan verdi
Başında ve sonunda Nietzsche’nin “Kendimi Emerson’a o denli yakın buluyorum ki onu övmekten çekiniyorum, çünkü kendimi övmüş gibi olmaktan korkuyorum” sözü yer alıyor. Bu sözü gördüğümde anlamıştım okunması zor kitap dedim kendime. Çünkü Nietzsche de zordur. Severim zor kitapları çünkü anlayabilmek için tekrar tekrar okursunuz ve bu sizin aklınızda yer eder. Düşünme fırsatı verir size. Düşünme yorumlama. Kitabı okurken günümüz dünyasını yaşıyormuş günümüzden bahsediyormuş gibi hissediyorsunuz, buda kitabın evrenselliğini gösterir. Bir tarafı itici geldi belki tam anlayamadım kitabın adından da anlaşılacağı gibi insanın görkemine bu kadar değer katmak erdemli ve etik anlayışla çelişiyor bence. Tavsiye ederim.
İnsanın Görkemi
İnsanın GörkemiRalph Waldo Emerson · Okuyan Us Yayınları · 2018318 okunma
Reklam
80 syf.
·
Puan vermedi
·
36 saatte okudu
(!) Transandantalizm felsefesine dayanıyor ve metafiziksel fikirler içeriyor. Edebiyat madencisi misali alıntılar paylaştım, bu nedenle belirtme ihtiyacı duyuyorum. Öncelikle eser, yazarın doğanın bir tür ilahi varlık olduğunu ima ettiği bir yapıt. Kesinlikle panteizm değil, 'mümkün tek tanrı doğanın kendisidir!' de değil, ilahi bir tanrı olarak kabul ediyor diyebiliriz. Zira peygamberleri ve dinleri kabul ediyor; fakat aynı zamanda doğanın kendisini bir tür ilahi güçle ilişkilendiriyor. Yani bizim erif, rastlantısal süreçler sonucu oluşan fenomenleri ilahileştiriyor. Bu nedenle doğanın güzelliğini ve büyüleyiciliğini anlatırken, aynı zamanda doğanın insanın iç dünyasıyla olan ilişkisine de odaklanıyor. Aynı zamanda toplumsal normlara meydan okuyan bir duruş sergiliyor; bireysel özgürlük, otoriteye karşı çıkma ve kendi iç sesimizi takip etme konuları ön planda. Zengin ve güçlü bir dil kullanıyor yazar, metaforlar ve benzetmelerle dolu cümleler de kurar. Kendine özgü bir şekilde düşüncelerini ifade ederken, diğer tarafta okuyucular içinde doğanın büyüsüne ve kendi içsel yolculuğuna davet eder. Yine de çok insan merkezci olduğunu düşünüyorum, bu insan merkezci bakış açısı rahatsız etti açıkçası. Zira ben, doğanın insanın dışında var olduğunu ve insanın doğayla eşit bir ilişki içinde olması gerektiğini savunuyorum. Sadece insanın hizmetinde olan bir kaynak değil, kendi başına değerli bir varlık olarak kabul edilmeli.
Doğa
DoğaRalph Waldo Emerson · Kafekültür Yayıncılık · 2014117 okunma
136 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabın özetine geçmeden önce şunları söyleyeyim: Çocuklar her zaman sevilmeye, korunmaya, dinlenmeye, sağlıklı iletişime,  birilerine güvenmeye, ilgiye, değer görmeye, ciddiye alındığını bilmeye ihtiyaç duyarlar. Karnının doyması kadar ruhun da doymaya ihtiyacı vardır. Çocuk bunları yaşamalı, hissetmeli.Aksi takdirde çocuk ya aşırı korkak,
Yakıcı Sır
Yakıcı SırStefan Zweig · Venedik Yayınları · 201945 okunma
320 syf.
7/10 puan verdi
Hayatınız ne kadar acımasız olursa olsun, OnuBulunveOnuYaşayın...
Doğa bilimci, deneme yazarı ve erken dönem çevreci
Henry David Thoreau
Henry David Thoreau
için doğa bir din biçimi diyerek, doğal dünyayla iletişim kurarken, "yalnızca hayatın temel gerçeklerini ön plana çıkarmak için kasıtlı olarak yaşamayı ve ... onun ne öğretmesi gerektiğini öğrenmeyi" diledi. Bu amaçla Thoreau, 1845 baharında Concord, Massachusetts'in dışında
Walden
WaldenHenry David Thoreau · Dorlion Yayınevi · 20201,633 okunma
240 syf.
8/10 puan verdi
"Dünyaya gelmek, bir saldırıya uğramaktır" cümlesiyle başlıyor bu güzel kitap. Bence önce kitabın ismini anlamalıyız; nereden geliyor, nedir işin aslı diye. Kısaca açıklamak gerekirse: Henry David Thoreau, ABD'nin, Meksika'ya karşı yürüttüğü savaş sırasında, 'ödediği dolar, bir adam öldürmek üzere tüfek satın almaya yaramasın' gerekçesiyle nüfus başına konan vergiyi vermediğinden bir gece hapiste yattı. Thoreau'nun özgürlükçü arkadaşı Ralph Waldo Emerson, arkadaşını görmek üzere Thoreau'nun hücresine girdiğinde aralarında aşağıdaki konuşmanın geçtiği anlatılır: "- Henry, neden buradasın? - Waldo, sen neden burada değilsin?" İsmet Özel o karmakarışık kafasını, derin his ve birikimlerini yazıya dökmeye çalışıyor elinden geldiğince. Tabii böylesine dolu bir insanın kalemi de şaşırtmayacak ölçüde ağır ve zor anlaşılır gelebiliyor. Kendini anlatıyor şair. Gençliğini, ara sıra çocukluğunu, ilerleyen yaşlarını... Yaşlanmanın neler kattığını, nelerden pişman olup olmadığını... Başta şiirden bahsediyor; şiir nedir ne değildir diye. Sonra komünistlik zamanlarından, İslamiyet'i hayat yolu olarak benimsediği zamanlardan. Sonra da her konudan serpiştirmeye başlıyor. Kocaman, karışık bir dünya oluyor kitap bir anda. Özellikle İsmet Özel'i anlamak isteyen, düşünce yapısını ve bu düşünce yapısının nasıl geliştiğini merak eden herkesin okuması gereken bir kitap.
Waldo Sen Neden Burada Değilsin?
Waldo Sen Neden Burada Değilsin?İsmet Özel · Tiyo Yayınevi · 20192,869 okunma
Reklam
73 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.