Saatlerce oturup ağlayabileceğiniz hissiyatta yazılmış bu hikaye çok akıcı bir dile sahiptir. Onu okurken kendi kulluğunuzu çokça sorguluyorsunuz. Allah için ve En Sevgilisi için nelerden vazgeçebilirdik? O devirde yaşasak Hatice gibi mi Hind gibi mi olurduk? 
Hazreti Hatice
IZDIRAP YEMİŞLERİ...
Şehid Kumandan Salih Mirzabeyoğlu'nun İBDA yayınlarından 44.sıradan neşredilen 1.baskısı Aralık 2003'te yayınlanan eseri. Eser bir Takdim, 16 Levha (Ana başlık) ve 122 arabaşlıktan oluşuyor ve 663 sahife. Levhaları sırasıyla başlıkları şöyle: 1.Levha, İdrakin Aczine dair. 2.Levha, Çocuk. 3.Levha, Fıkıh ve İlm-i Ledün. 4. Levha, Hind ve Çin'e Bakış. 5.Levha, Grek ve Roma felsefesi. 6.Levha, Akıl Davası. 7.Levha, Tarih ve Tefekkür. 8.Levha, Aydınlanma çağı. 9.Levha, Felsefî Roman ve Hikâye. 10.Levha, Estetik-Dil-İfâde. 11.Levha, Üstün İnsan-Kâmil İnsan. 12.Levha, Varlık, Bilgi ve Varoluş. 13.Levha, Hukuk ve İdare Biçimi. 14.Levha, Psikolojik Parantez. 15.Levha, İlim-Sanat-Felsefe. 16.Levha, Yeni fizik...
Eserin Takdimiminden tadımlık bir paragraf:
- "Meseleleri meselelerin istediği seviyede konuşabilmek, evvelâ onları tanıyabilmekle mümkün. Bu olmadığı zaman, herkesin etrafında gevezelikler edebileceği futbol maçı kritikleri seviyesinde siyasî(!) çeneleşmelerle toplum oyalanır durur; oysa büyük anlamda siyasetin mânâ ve yönünü tâyin de, ardındaki kültür hamulesiyle ölçülür. Bu cümleden olarak, çok geniş bir sahada, kendi usûl, esas ve tarzımızla tanıtıcı durumdayız. İnsan soyunu şu veya bu verimle kafileler hâlinde ardına takanların "biyografi-hayat hikâyeleri" değil de, ızdıraplarının yemişlerini mevzu edinen bir eser. Bu soyun bizzat hayatlarının öğretici olması hakikati göz önünde tutulursa, bu hususu da tamamen gözardı etmeyiş sebebimiz anlaşılır..."
Izdırap yemişlerinin sergilendiği bu eseri tatmaya hazır mısınız? Buyurun sofraya... Keyifli okumalar dileğiyle... 
Vakur Tscheisever
Zimmer, bu eserinde Hind uygarlığı'nda dolayısıyla da Hinduizm'de simgeler, metaforlar, mitler ve efsaneler üzerine anlatı ve bilgi paylaşımı yapmıştır. İçerik itibariyle konuya sıfırdan başlanmamış, zaten belli bir birikimi olan okuyucuya hitap edecek şekilde düzenlenmiş bir yapıdadır.
Eser başlangıçta Hind Mistizminin ana kaynağı olan, aynı zamanda tarihsel değeri olan upanishadlar ve Bhavad Gita'dan kısa metinler ve tarihsellikle alakalı açıklamalar yapsaydı sanki daha faydalı olurdu diye düşünüyorum. Çünkü Hind mitinde dinsel öğeler ile kavmin tarihi içiçe geçmiş durumdadır. Hinduizm'i anlamadan Hind kültürünü anlamak pek de mümkün değildir. Hindliler mitsel motiflerini, ziyadesiyle sanatlarına, şarkılarına ve hatta hayat tarzlarına aktardıklarından Hindu inanışını hayatın her alanında görmek mümkündür. Eser Hinduizmi takip etse de orjinal elyezmalarına yeterince yer vermemiştir. Bu durum da okuyucunun konuya tam hakim olamamasına sebebiyet verebilecektir.
Eserle alakalı okuma yapmayı düşünen okurlarına öncelikle 
Kahramanın Sonsuz Yolculuğu isimli eseri okumasını salık verir, keyifli okumalar dilerim.
