Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.4
Selamlar :)
Uzun zamandır tam anlamıyla kitap okuyamıyordum, çünkü anne oldum ve buralardan birazcık uzaklaştım. Bunun telafisi için hem beni yormayacak bir sey okumak istedim hem de tekrar kitaplara dönmeyi sağlayacak bir kitap olsun dedim. Elim Orhan Kemal'e gitti. Utanarak söylüyorum ki yazarla ilk tanışmam ama kesinlikle son değil.
Küçücük kitabında Erol ile Ayten'in hikayesini okuyoruz. Burada yazar hayatın zorluklarını ele alıyor diyebiliriz. Konu ne kadar güzelse yazarın dili bir o kadar mükemmeldi. Tam bir Anadolu'ydu. Ben bu incecik kitabı bile elimde sürüklememe rağmen o tadı kaldığım yerden hep yakaladım. Yazarla tanışmak için uygun bir kitap. Gönül rahatlığıyla önerilir..
Bir yazarın anılarının hayal perdesiyle bütünleşip, eşyalara hayat verip, sayfalara döküldükten sonra bir müzede sergilendiğini düşünün!!!! Orhan Pamuk'un müthiş eserini kesinlikle tavsiye ediyorum. Hiç var olmadığına hâlâ inanamadığım Kemal ve Füsun'un aşkının, müzeye olan yansımasını en kısa zamanda görmek istiyorum. Yazarımızı rahmetle anıyorum, ruhu şad olsun
Tersine Dünya
Öyle bir dünya düşünün ki toplumsal roller tersine dönmüş. Dünyayı kadınlar yönetiyor, bütün yönetim tamamen kadınların elinde. Bu kitapta kadınlar erkeklerin rolünü almış, erkekler de kadınların rolünü almış.
Tersine Dünya'da Kadınlar erkeklerin namusunu koruyor. Bekçisi, Gardiyanı, Polisi, Fabrikatörü, Bakkalı, Manavı, Meyhane Sahibi, Pavyon Sahibi, Genelev sahibi... yani uzun lafın kısası erkeğe aft edilen işleri kadınlar yapıyor. Erkekler ise, evinde yemek yapıyorlar, çamaşır yıkıyorlar, temizlik yapıyorlar ve çocuklarına bakıyorlar. Erkek erkekliğini bilecek dizini kırıp evinde oturacak. ( Genelev sahibi, kadınlar yazmıştım ya, orada çalışan ise erkekler...)
Orhan Kemal, Tersine Dünya'da bütün dünyayı kadınların yönetmesine izin veriyor.
Kitap benim için çok güze bir şekilde ilerledi, severek okudum. Çok güzel bir kitaptı... Kitabın bazı kısımlarında güldüğümde oldu, düşündüğüm de, sinirlendiğimde yani kitabı okurken bir çok farklı duygulara kapıldım. . Herkese tavsiye edebileceğim bir eser...
~KEYİFLİ OKUMALAR~
Tersine Dünya kitabının, 1993 yılında başrolünde Demet Akbağ, Rasim Öztekin, Olgun Şimşek, Lale Mansur'un oynadığı filmi çekilmiştir. Çok güzel bir film izlemek isteyenlere tavsiye ederim...
~ KEYİFLİ SEYİRLER ~
Bir Gün Tek Başına, Vedat Türkali'nin 1974 yılında çıkan ilk romanı. Konusu 27 Mayıs 1960 darbesi öncesini konu alan roman, 1974 Milliyet Yayınları Roman Ödülü ve 1975 Orhan Kemal Roman Armağanı'na layık görüldü.
Boşuna çekilmedi bunca acılar İstanbul…
Bekle zafer şarkılarıyla caddelerinden geçişimizi
Bekle dinamiti tarihin
Bekle yumruklarımız
Haramilerin saltanatını yıksın
Bekle o günler gelsin İstanbul bekle
Sen bize layıksın...
Yeşilçam filmi tadında kırık dökük bir aşk hikayesi. Orhan Pamuk gibi bir ustanın elinden şahesere dönüşmüş bir kitap. Hikaye örgüsü, kahramanların kişisel özellikleri ve olayların geçtiği mekanlar o kadar ustaca tasvir edilmiş ki insan kendini bir an füsun'un evinde yemek yerken başka bir zamanda ise sosyetenin uğrak yeri olan danslı müzikli bir gece kulübünde gibi hissediyor.
Kemal'e gelecek olursak ; bu nasıl bir aşk bu nasıl bir kara sevdadır. Her şeyini, hayatının her dakikasını ve yüreğinin her hücresini bir kadına adayan kara sevdalı. Adeta her nefes alışta cam kırığı gibi batan ve içini kanatan kara sevda. Kemal içinde yıllarca böyle bir cam kırığı ile yaşamak zorunda kalmış, belki kendi hatası belki de kader dediğimiz şeyin cilvesi, bilemeyiz.
Hani bazı anlar vardır, o an bir insanın ömründe sadece ve sadece bir kere gelir ve bir ömür boyu kalbinde yer eder. İcindeyken o anın kıymetini bilmeyiz ama kaybettiğimiz zaman anlarız. Yazar kitabın ilk sayfalarında bunu çok vurucu bir şekilde anlatmış.
Güzel bir klasik, gümbür gümbür ve doyurucu bir aşk hikayesi. Sevmenin, sevilmenin ne kadar kıymetli bir şey olduğunu, kaybetmemek için verilen her emeğin ne kadar kutsal olduğunu anlatan müthiş bir kitap.
72. Koğuş insan haysiyetinin hikayesidir. İnsanların ne kadar alçalabileceğini, para uğruna neleri yapabileceğinin hikayesi...
72. Koğuş her türlü sefaletin, yoksulluğun, pisliğin ve dramın yaşandığı yerdir. Bu koğuş parası olmayan, iki lokma ekmeğe muhtaç olan hükümlülerin koğuşudur. Ahmet Kaptan, Berbat, Kaya Ali, İzmirli, Tavukçu'da bunlardan bir kaç tanesi. Yazar bize Ahmet Kapta'a gelen 150 lira ile nasıl birden herkesin gözdesi, canı ciğeri, ağası olduğunu; parası biter bitmez de herkesin Ahmet Kaptan'a olan tavrının nasıl değiştini anlatmış bu eserinde. Kısa bir hikaye olmasına rağmen çıkarılacak çok ders var. Mutlaka okunmalı.
