Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.27
Onur Kartal'ın zombi figürünü sadece siyaset felsefesi içinde değil ırkçılıktan toplumsal cinsiyete kadar ele aldığı ve sosyal bilimler ile ilgilenen herkesin inanılmaz bir doyum alabileceği bir kitap Yaşayan Ölüler. Özellikle de bildiğimiz veya bilmediğimiz zombi film ve dizilerinden yaptığı incelemeler ile her defasında yeni bir kapı aralayarak
Kitabı geçen sene okudum. Abimden almıştım okumak için o önermişti okudum ve gerçekten çok beğendim. Huzur Sokağı tarzında bir kitap. İslamla yeni tanışmış ve kavramış insanların çevresinde bu dine karşı dini yanlış algılayan kişilere karşı mücadelesi anlatılıyor. Dili akıcı konusu sürükleyici ve bazı bölümlerde gözyaşlarınızı tutamayabilirsiniz.
128 syf.
·
Puan vermedi
Tam bir Türk filmi tadındaydı. Tek solukta okudum bitirdim. Çok üzüldüm bu kitap sayesinde Taaşuk un anlamını öğrendim. Ah Fitnat, ah Talat ah ah. Tanzimat dönemin de kadını, sade ve akıcı bir dilde anlatmış yazarımız. Yazarımızın statüsü ve bulunduğu konum açısından düşünürsek, beni şaşırtan bir kitap oldu.Güzel bir kitap okumanızı tavsiye ederim.
" Bu roman başta olmak üzere bir grup eseri "TÜRK KLASİKLERİ" olarak anmak ve okumak, sonraki kuşaklara öğretmek çok önemli. Konu sadece Talat ve Fitnat aşkı değil, çünkü bu klasikler bir dönemin sosyolojisini, folklorunu, psikolojisini anlatır ve "sosyal değişme" hakkında bilgi aktarımı da yapar.
Bu klasikler sadece edebiyatçılarımızı değil, sosyologlarımız, halk bilimcilerimizi, tarihçilerimizi de ilgilendirmesi gereken eserlerdir. Özetle ortalama bir Türk entelektüelinin okuması bilmesi gereken eserlerdir.
Komedi filmlerimizde "sevdiğinin" evine "kadın kılığına girmek" teması çok işlenmiştir ve çoğunlukla günümüzde güldürür. Bu tema bu eserde vardır mesela ve komik değil, biraz dram, gözyaşı, çaresizlik olarak işlenmiştir.
Kadını, genç hanımları eve kapatıp, onlar üzerinden "namus-haysiyet" söylemleri yapmak günümüzde de azınlıkta olsa da var. Gerçi eve kapatmak çok azaldı ancak erkek egemen toplumun "kadına" bakışı çok da değişmedi.
Her neyse bu eserleri okuyunuz ve günümüz Türkçesine dönüştürülmüş halini çocuklarınıza öneriniz." Via: Kartal Yolcu
Ahtapotun Rüyası, beni bulunduğum andan alan, algıladığım gerçeklikten uzaklaştıran, fantastik ve mitolojik öğelerle süslenmiş yer yer hüzünlü, ama aynı zamanda büyülü bir yolculuk yaşatan etkileyici bir kitaptı.
Hikaye iki ayrı insanın kendi duygularını kabullenme ve baş etme sürecinde yaşadıkları mücadeleyi büyülü bir atmosfer içinde
Bir dizi araştırmanın gerçeklere dayandığı araya bağlantı kurmak amacıyla kurgularında yer aldığı roman Harald Hardrara (kuzey yıldırımı) viking varangian muhafınızının üzerine kurulmuş.Haliçte başlayan arkeolojik araştırmalar ile vikinglerin tarihi hakkında bir çok bilgiyi içinde barındırıyor.Tarihçiler josephus ve procopius'un kitaplarından da olayın ayrıntılarından yararlanılmış.macera sizi mappa mundi haritasından ,zincirli kütüphaneye,mayalara,tolteklere,alman nazisine ss (ari soy araştırmalarına) katliamlara ,kanlı kartal cezasına ,chitcen ıtza savaş tapınağına grönland'a ve efsanevi ayasofya alfdan imzasından Titus kemerine kadar daha bir çok şifre ve tarihi yerlere götürüyor.Yahudilerin kutsal menorası 'da işin içine karışınca felag gibi gizli örgütlerde devreye giriyor. Her zamanki gibi vatikan 'da yerini alıyor..
Bu tür kitapların en sevdiğim yanı her bir cümleyi okurken yanınızda mutlaka telefon tablet vs olması gerekmesi ..
Dan Brown ve Murat Şenol Kayır gibi yazarların kitapalrı tam bir beyin fırtınası yapmanıza neden oluyor. şifre çözmeyi ve araştırma yapmayı seviyorsanız severek okuyacağınız bir kitap
Benim için çok kapalı çok zor bir kitaptı. Anlayabildiğim kadarıyla bazı şiirlerin adını anmadan geçemeyeceğim.Herkesin bildiği gibi Acz şiiri,Mavi gök Orada mı şiirleri benim de en sevdiklerimden. Berat Hanım’a şiir yazması ve yazdığı şiirin içeriği çok naif. Ama bir şiiri var ki benim için tüm şiirlerinden daha yaralayıcı: Kartal Ölüsü
Hurdacı Lirası on sekiz öyküden oluşuyor.Her biri sanki derin bir yerden sesleniyor.Oysa mekanlar insanlar,durumlar aşina olduklarımız.Fakat yazar bu tanıdıklığı öyle bir derin yerden almış, tanıdıklığa öyle bir farklı bakış açısıyla bakmış ki, tanışık ve aşina olduklarımızla yeniden tanışıyoruz.Bazen cansız bir mankenden koca bir dünya
Evliya Çelebi’ye göre 1632-33 yılında, IV. Murad’ın kızı Kaya Sultan’ın doğumu nedeniyle yapılan şenlikler sırasında 50 okka barut macunundan yedi kollu bir fişek icat etmiş, "Padişahım, seni hudâya ısmarladım, İsa peygamber ile konuşmaya gidiyorum" diyerek Sarayburnu’nda IV. Murad’ın huzurunda fişeğe binmiş, yardımcılarının fişeği ateşlemesiyle havaya yükselmiştir; havada iken yanındaki fişekleri ateşleyince denizin yüzü aydınlanmış, büyük fişeğinin barutu kalmayıp yere doğru düşerken de ellerindeki kartal kanatlarını açıp Sinan Paşa Köşkü önünde denize inmiştir. Oradan da yüzerek padişahın huzuruna gelmiş ve, “Padişahım, İsa peygamber sana selam etti” diyerek şaka yapmıştır. Sultan Murad bu başarısından ötürü onu sipahi yazdırmıştır. Yine Evliya Çelebi’nin belirttiğine göre daha sonra Lagâri, Kırım’a Selâmet Giray Han’ın yanına giderek orada ölmüştür.17. yüzyılda Osmanlı'da yaşamış olduğuna inanılan efsanevi Müslüman Türk bilgini. Çelebi,1632 yılında lodoslu bir havada Galata Kulesi'nden kuş kanatlarına benzer bir araç ile kendini boşluğa bırakması ve İstanbul Boğazı'nda 3358 metre süzülerek Üsküdar'da yer alan Doğancılar Meydanı'na inmesi ile tanınır.
