Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
Uzunçarşılı Hoca, Atatürk'ün çizdiği program çerçevesinde Türklerin Osmanlı Tarihi kısmını yazmakla görevlendirilmiştir. Hocam, hakkını vererek, elinden geldiğince tarafsız bir şekilde Osmanlı Tarihi'nin ilk dönemlerini yansıtmış. Ayrıca bu kitabı, yeni çalışmalara ışık tutacak, lazım olan yeni çalışmaları fark etmeyi sağlayacak bir üslupla yazmış.
İstanbul üzerinden ülkemizde cereyan eden Batılaşma çalışmaları ve yeni nesille eski nesil arasında oluşmaya başlayan uçurum. Batılaşma algısı aynı zamanda devletçe alınan bazı kararlarla birlikte yaşatılmaya çalışılmış ve Osmanlı ile bağlar koparılmıştır. Peyami Safa bu durumu kitaptaki Neriman karakteri üzerinde yüzeyselde olsa işlemiştir. Batılaşma akımı şekilperest kişiliklerle birlikte hayatımıza saçma sapan bir şekilde girmiştir. Bir kültür elinin tersiyle itilerek yerine başka bir kültür getirilebilir mi? Bence bu yapılmak istenmiş ve bugünkü Türkiye olmuştur. Kitap bu sancıların içindeki ülkede yaşananları bir aile üzerinden dediğim gibi yüzeysel bir şekilde anlatmıştır. Peyami Safa'yı okuduğum kitapları itibari ile sevmişimdir. Bu nedenle bu kitabını da öneririm. Bilemediğimiz (yabancı !)kelimeler var elbette, 1930 yılında basılmış bir eserdeki kelimeleri anlayamıyoruz, Batılaşıyoruz işte....
30 yıldır Amerika ve Avrupa'da tartışılan ülkemizde ise daha yeni yeni degerlendirilen gerileme algısı ve bu algının merkezinde Osmanlı tarihinin dönemlendirilmesi.. 1603-1656 dönemi o günün tarihçilerince tagayyür ve fesad devri olarak kaleme alındı, Lütfi Paşa'dan Koçibey'e birçok devlet adamı bunu devletin çözülmesine yordu ve hükümdarlara çözüm önerileri sundular.. Aslında bu dönem günümüz tarihcilerince kriz ve dönüşüm dönemi olarak yeniden adlandırılmakta. Iste bu kitap tamda yaşanan krizi Halil Inalcık' ın arşiv çalışmaları ile bize sunuyor.. III. cildini sabırsızlıkla bekliyorum :)
Devlet-i Aliyye - Tagayyür ve Fesâd (1603-1656)Halil İnalcık · İş Bankası Kültür Yayınları · 20141,160 okunma
Yazardan oldukça güzel bir araştırma eseri. Dünyadaki istihbarat teşkilatları ile ilgili olarak detaylı bilgi veren bu kitabın benzerlerine göre en önemli farklarından biri, en eski casusluk olaylarına yer vermesi (Çin döneminden başlayarak Türklerle ilgili pek çok bilgi veriyor casusluk geçmişi hakkında) ve Osmanlı'nın son dönem istihbarat teşkilatlarından Teşkilat'ı Mahsusa hakkında detaylı bilgi vermesi. Bu bilgiler dışında kitabın neredeyse yarısı CIA'e ayrılmış durumda. Diğer kitaplardan farklı olarak burada CIA'in karıştığı biyolojik ve kimyasal deneyler hakkında da bilgi veriliyor. Ayrıca MOSSAD ve KGB hakkında da bilgi veren kitapta MOSSAD'ın nükleer çalışmaları ve istihbarat dünyasının meşhur isimlerine de yer veriliyor. Bu tarz konulara ilgi duyanların mutlaka okuması gereken kitaplardan biri.
Osmanlı'nın en sancılı yılları. İttihat ve Terakki'nin rejim karşıtı çalışmaları, ülkenin dört bir yanında alevlenen ayrılıkçı ayaklanmalar, Meşrutiyet'in ilanı, 31 Mart Olayı, Trablusgarp Savaşı, Babıâli Baskını, Balkanlarda kaybedilen topraklar ve Garbî Trakya Türk Cumhuriyeti'nin kuruluşu, Teşkilat-ı Mahsusa'nın faaliyetleri ve Arabistan çöllerinde yaşanan amansız mücadeleler. Tüm dünyanın büyük bir savaşa sürüklendiği günlerde "devlet-i ebed müddet" için mücadele eden Kuşçubaşı Eşref ve arkadaşlarının soluk soluğa okunacak öyküsü.
Geçmiş çoğu insan tarafından her ne kadar ötelense de onsuz var olamayacağımız inkâr edilemez bir gerçektir. Aynı şekilde genel bir tabirle geçmişi kapsayan Tarih bilimi yeteri kadar kıymet görmese de, her zaman ihtiyaç duyacağımız bir alan olarak karşımıza çıkacaktır. Hele ki bizler gibi şanlı bir geçmişe sahip milletler için Tarih bilimi
