Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Sahabe hayatlarının sadece ama sürükleyici bir şekilde anlatıldığı, hayatımıza uygulamamız gerekenlerin anlatıldığı güzel bir eser. Hayatımızı sorgulayıp düzenlememiz gerektiğini anlıyorsunuz.
Bu kitap içerisinde birbirinden farklı dört adet metin bulunuyor; Yunancadan Arapçaya çevrilmiş “Salaman ve Absal”, İbn Sina’nın bu eseri okuyarak aynı isimle yazdığı felsefi öykü, İbn Sina’nın yazdığı “Hay Bin Yakzan” ve İbn Tufeyl’in yazdığı “Hay Bin Yakzan”. İsimlerinin aynı olması dışında, İbn Sina ve İbn Tufeyl’in eserlerinin başka bir ortak
Çilekeş Müslümanlar
Kitap Efendimiz(sav) zamanındaki sahabilerin çektiği sıkıntıları kronolojik bir şekilde vermektedir. Her bir sahabenin islamdan önceki hayatlarından başlayarak hayatları anlatılmıştır. Yazar, sahabilerin İslamiyeti kabullerini, bu uğurda çektikleri sıkıntıları, verdikleri mücadeleleri ve şehadetlerini sahabelerin kendi dillinden okuyucuya aktarmaktadır.
Sahabilerin gerek imanları gerek Efendimiz(sav) e olan bağlılıkları gerçekten çok güzel bir şekilde okuyucuya aktarılmıştır.
Şeyh Bedrettin; bizim padişah olarak kabul etmediğimiz ama babası Yıldırım Bayezıt'la Timur'a esir düşene kadar savaşmış ve daha sonra Timur serbest bırakınca Edirne'ye gelip tahta çıkarak Fetret devrinde 2 yıl boyunca Osmanlı'nın Rumeli kısmını yönetmiş olan Musa Çelebi tarafından Kazaskerliğe getirilmiş bir din alimidir.
Kitapta en çok üzerinde durulan konu Şeyh Bedrettin'in hayatının gayesi haline getirmiş olduğu Teshil isimli kitaptır. Bu kitabın Osmanlı'yı cihan devleti haline getireceğine inanan Şeyh Bedrettin kitabı tamamlayana kadar adeta dünyayla bağlantısını kesmiş gibidir.
Kitap sonunda Şeyh Bedrettin'in masum olduğu, Mehmet Çelebi'nin ve Rumelili paşaların iktidar hırsının kurbanı olduğu gibi bir sonuç çıkıyor.
İki bölümden oluşan kitabın birinci bölümünde Baba İlyas'ın Dede Garkın tarafından Horasan'dan, Hacı Bektaş'ın da Lokman Perende tarafından Nişapur'dan '' Güneşin doğduğu ülke'' olarak tabir ettikleri Anadolu'ya yolcu edilmeleriyle başlıyor.
İkinci bölümdeyse ''Güneş ülkesinden'' yani Atayurt'tan gelenlerin, '' Güneşin doğduğu ülkede'' yani Anadolu'da yerleşmelerini ve Anadolu insanına hizmetlerini anlatıyor.
Kitabın ismi her ne kadar Hacı Bektaş Veli olsa da kitapta Hacı Bektaş Veli'den çok Babai isyanlarının oluşum sürecinden bahsediyor.
İslamın temel taşları olan bu peygamber güllerinin hayatı ve amelleri ne kadar anlatılırsa anlatılsın yine de karşılamaz onların değerini.Çünkü onlar ki Resulün duasına mazhar olmuş onunla yaşayıp onda huzuru bulmuşlardır.Bedenen yaşanan köleliğin ruhen yaşanan kölelikten daha hafif olduğunu ruhları özgür kalınca bedenine yapılan işkencelere dayanmalarından anlayabiliyoruz.
''Ashabım Yıldızlar gibidir hangisine tutunursanız kurtuluşa erersiniz.(Hadis-i Şerif)
Rabbim bizi hakkıyla tutunanlardan eylesin
