Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
319 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İnsan özünde bencil bir mahlûkattır. Bir kez aynı masada oturup bir şeyler paylaşmışsa, kırk yıl boyunca o insanı görmeyecek bile olsa hep bir gün görebileceği konumda olsun isterdi. Onlarca yıl hiç aramıyayım ama aradığımda telefonun öbür ucunda olsun hiç gitmesin, hiç solmasın, hiç ölmesin. Her ölen ahbap, her giden dost, her vedalaşılan akraba; kendi nihai yok oluşuna örülen birer taştı aslında.. Herkese merhaba Bugün sizlere @kentkitap 'tan tarafından yayınlanan @repla6 'nin kaleminden Fotoğraftaki Kadın kitabının yorumu ile geldim. Komiser Tahsini okumaya son kitaptan başladım ama önceki kitaplarıda kesinlikle alacağım. Komiser Tahsin'e ba-yıl-dım.. Zorunlu bir sebepten dolayı Komiser Tahsin Kuşadasına tatile gitmek zorunda kalır. Bir akşam mekânda otururken bir kadının ölümüne şahit olur ve ölümün kaza değil bir cinayet olduğunu anlar. Bu olayın ardından Kuşadası Emniyet Amiri Okan Komiser Tahsin ile iletişime geçer.1994 yılında işlenmiş amma velakin bir türlü çözülememiş bu cinayet davası için kendisinden yardim ister. 94 te yılında öldürülen Ilgaz'ın arkadaşı Leman'a ilgi duymaya başlar Komiser Tahsin ve Ilgaz hakkında yeni birşeyler öğrendikçe olayların dosyada yazıldığı gibi olmadığını anlar ve ve Kuşadası Emniyet Amiri Okan Yılmaz' a yardım etme isteğini kabul ederrr ve olayı araştırmaya başlarlar. Bundan sonrası artık kitapta Kitap ödüllü bir kitap ve ben kitaba bayıldım. Seriyi sırası ile takip etmedim ama yazarın kalemine ve Tahsin karakteri hayranlık uyandırıcı. Tartışmasız muhteşem bir kitaptı bence.
Fotoğraftaki Kadın
Fotoğraftaki KadınAlper Kaya · Kent Kitap · 201810 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
"Vecd içindeyim ve seçilmiş olmanın dehşeti içimde"¹
Osamu Dazai adıyla bilinen Japon yazar Şuuci Tsuşima (1909-1948) Tsugaru Yarımadası'nın bir kasabası olan Kanagi- Mura'da (Goşogavara) on iki çocuklu kalabalık bir ailede dünyaya gelir. Dazai'nin çok da uzun sürmeyen bulantı dolu yaşamının ilk yılları, hasta bir annenin eksikliği ve annenin yerini doldurmaya çalışan yakınlarının onu
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 202333,9bin okunma
Reklam
224 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 saatte okudu
Şarkılar seni söyler, dillerde nâme adın
Gitmek, aklımızdan çık(a)mayacak bir yerden gitmek lazım gelir bazen. Hatta gitmemize müsaade edilmediğinde kaçmak gerekir. Bir yanlarımızın hep eksik kalacağını bilsek de bunu göze almak gerekir, çünkü, güdük kalmasını istemediğimiz yanlarımız vardır ve kaçmazsak belki de kendimizi tamamen gözden çıkarmış olacağızdır. Bazen nefes almak için kaçmak gerekir. Senin yüzünden oluşmayan bir durum gelmiş ve senin boğazına dayanmıştır. Yaşama tutunma isteğini ele geçiremeden kaçmak gerekir. Bazen de insanı kaçırtan şey sadece meraktır, gitme, keşfetme merakı. Her halükarda insan ister ki dönmeye fırsatı olsun. Samimiyetli gülüşler, sıcak yürekler için dönsün geri. Belki kalabalık bir akşam sofrasında buluşulsun (yine eskisi gibi). Giden de kalan da en azından gelecekte bunun olmasına fırsat bıraksın ayrılırken veya ayrılmazken. Gitmek bizim için dönülmeyecek yolculuklar olmasın, bir gün dönülmez yolculuğa zaten gideceğiz...
En Güzel Günlerini Demek Bensiz Yaşadın
En Güzel Günlerini Demek Bensiz YaşadınCan Gürses · Ayrıntı Yayınları · 2020384 okunma
362 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
#niğde Polis Okulun'da tanışan; İstanbullu Soner ve Malatyalı Alper #elazığ da göreve başlarlar. Bir akşam #harput 'ta muhteşem Elazığ manzarası olan #hünkarkonağı Restoranında yemek yerlerken Alper vurulur Gökyüzünü kıskandıracak deniz mavisi gözleri, güneşten parlak altın sarısı saçları, masalların as kızları periler kadar güzel SİNEM, Eros'un okuyla Alper'i kalbinden vurur. İlk görüşte aşk Alper;Tatlı sert ama aşkla sevgi dolu günlerin ardından babasını, İlknur'u herşeyi, mesleğini bile bırakıp Sinem'le evlenir. Sahil kasabasına yerleşirler. Pembe panjurlu ev, çoluk çocuk, şirin bir #cafe mutlu mesut bir #hikaye beklemeyin. Evlatlık hastalık... Aşkın olduğu yerde entrikalar, aldatma Yazar, karakterleri karşılıklı konuşturmuş. Konusu itibariyle günümüzde yaşanan ya da yaşanması muhtemel aile içi sorunlara değinmiş. Yalın bir aşk hikayesi değil, içinde bi dünya konu var. Bu kadar dolu bir içerikten en az 2'li bir seri olurmuş diye düşünürken, hızlı ilerliyor ve böyle olunca da merakla bırakmadan #okudumbi̇tti̇ Her gün insanların başına neler neler geliyor, ne zorluklarla sınanıyorlar. Sevinçleri, üzüntüleri... Sinem, yalnızca bu insanlardan biri. İkili ilişkilerde bakış açımızı değiştirip empati yapabileceğimiz Romanı için Yazar CEM BOSTAN'A teşekkür ediyorum... Kaleminiz daim olsun inşallah Umarım yeni kitabını çok beklemeyiz.
Sinem
SinemCem Bostan · Kitapyurdu Dogrudan Yayincilik · 2020101 okunma
1062 syf.
10/10 puan verdi
Anna karenina Lev Nikolayeviç Tolstoy, bu kitabı yazarken hizmetçisine; "Odama sakın girme, kapıda yemeği bırak git. Çok önemli bir şey olursa kapıyı çalarsın." demiş. Hizmetçi de korkuyor tabi Tolstoy'dan, hiç çalmamış kapısını. Bir gün sabah verdiği yemeği yememiş Tolstoy. Öğle verdiği yemeği, akşam verdiği yemeği de. Hizmetçi bir şey
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939,3bin okunma
204 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Gizliajans||
Çok beğendiğiniz bir yazar keşfettiğinizde içinizde doğan o yazarın diğer tüm kitaplarını da okuma isteğinin sonucu olarak bir diğer kitabını okuduğunuzda aynı tadı alamayıp, "Ben mi çok yüksek bir beklentiyle başladım, hata bende mi yoksa?" şeklinde düşündürmesinin sonucu olarak hissettirdiği o tuhaf duygu vardır ya, işte bu kitabın bana hissettirdiği de tam olarak bu şekilde. Tanıdık mekanlarda geçen bir akşam tulum peyniri bir akşam suşi yiyen Şaban'a, ilk görüşte Sanem'e aşık olup ona tek paragrafta 1.5 sayfa serenat yapan Musa'ya, Şeytan isimli milyarder bir kediye, durmaksızın ağlayan bu yüzden Çeşme ismiyle anılan bir yaratıcı yönetmene ve bunun gibi alışılmadık karakterlere sahip, Nikola Tesla'nın iyonosfer projesinin ve Superman'in aynı sayfa içinde uzaylılara bağlandığı bir kurguyu okuyoruz. Alper Canıgüz'ün okuduğum ikinci kitabı oldu kendisi. Başlarda kendini okutan benim de çok beğendiğim bir kurguya ve karakterlere sahip ama ilerledikçe hikayenin dağıldığı, yalnızca sonlara doğru artık konunun nereye bağlanacağını merak ettirip finalinde ise "Bu muydu yani?" dedirten bir kitap oldu. Özellikle Tatlı Rüyalar ile karşılaştırdığımda beni pek tatmin etmeyen ve eksik, havada kalmış bir olay örgüsüne sahip olduğunu söyleyebilirim. Bu kitabı beni her ne kadar hayal kırıklığına uğratsa da önümüzdeki aylarda yazarın Oğullar ve Rencide Ruhlar kitabını mutlaka okumak istiyorum. Size de şimdiden keyifli okumalar dilerim!
Gizliajans
GizliajansAlper Canıgüz · İletişim Yayınları · 20135bin okunma