Abdullah b. Ömer, "Biz Hz. Peygamber zamanında hakkımızda vahiy iner de azarlanırız korkusuyla kadınlarımıza karşı kötü söz söyleyemez ve istediğimiz gibi davranamazdık. Ne zaman ki, Hz. Peygamber vefat etti, işte o zaman ağır konuşmaya ve rahatça dilediğimizi yapmaya başladık!" der. Bu samimi itirafı dinlediğimizde bugüne kadar hangi bakışın, neden ve nasıl taşınarak zihinlerimizi etkisi altına aldığını bir defa daha düşünmemiz gerekmez mi?