Kutsal evlilik bağıyla bağlanmış bir cadı ve bir cadı avcısı. Böyle bir hikâye tek bir şekilde sona erebilirdi: Bir kazık ve bir kibrit.
Sayfa 216Kitabı okudu
Kapıya doğru yürüdü ama tereddüt etti, omzunun üzerinden bana baktı. "Umarım birlikte ortak bir yol bulabilirsiniz. O iyi bir insan... sen de öyle."
Nasıl... Nasıl olur da bir cadı ve cadı avcısı ortak bir yolda buluşabilir, diye sormak için yanıp tutuşarak sessizce gitmesini izledim. Beni yakacak bir adama nasıl güvenebilirdim? Nasıl ona âşık olabilirdim?
Sayfa 222Kitabı okudu
Bir de bayıl istersen (sadece el ele tutuştular 216 sayfadır)
Kutsal evlilik bağıyla bağlanmış bir cadı ve bir cadı avcısı. Böyle bir hikâye tek bir şekilde sona erebilirdi: Bir kazık ve bir kibrit. Kendime bu kadar aptal olduğum için küfrettim, bu kadar yakınlaşmama izin verdiğim için.
Sayfa 216Kitabı okudu
Aidan üzerine yattığında bu düşünce aklından gitti. Ten tene.
Göğüs göğüse... Birbirine temas etmeyen tek bir yanlan yoktu.
Dirseklerin in üzerinde kendisini desteklememiş olsaydı, Aidan'ın ağırlığı dayanılmaz olurdu. Aidan tekrar genç kadını öptü ve Fionna'nın arzusunu kontrol altında tutmak için uğraştığını hissetti.
Fionna
Sayfa 243
Egemenlik ve devlet kuramcısı Bodin'in cadı avcısı bir yargıç da olduğu ve cadı olduğu düşünülen zavallı bir kadının yakılma kararına imza attığı düşünülürse, hemen akla tüm yöneticilere sorulabilecek şu makul soru gelir: hukukçu Bodin gerçekten cadıların varlığına inanıyor muydu; yoksa, Makyevelli'nin ifşa ettiği biçimde yönetmeyi kolaylaştıran bir yönetim sanatını mı seçmişti? Cadılara inanmasa bile, inanıyor gözüktüğü şeye, aslında yalnızca yönetilenlerin mi inanması gerektiğini düşünüyordu?
Sayfa 59Kitabı okudu
